23. Hukuk Dairesi 2015/9391 E. , 2017/2634 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki tapu iptali ve tescil davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde ... dışındaki davalılar tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
- K A R A R -
Davacı vekili, müvekkili yüklenici şirket ile arsa sahibi davalılar arasındaki 29.07.2010 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereği edimlerini yerine getirerek, 08.02.2013 tarihi itibariyle yapı kullanma izin belgesini aldığını, ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/21 D. İş 2013/20 K. sayılı değişik iş kararıyla binanın sözleşmeye uygun olarak yapıldığının tespit edildiğini, buna rağmen davalıların tapuda devir işlemlerini yapmadıklarını ileri sürerek, müvekkilinin hak ettiği bağımsız bölüm tapularının iptali ile müvekkili adına tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, binanın sözleşmeye uygun yapılmadığını, ayıplı ve eksik olduğunu, sözleşme koşullarına esaslı aykırılıkların bulunduğunu, kat irtifakının kurulmadığını, tüm bağımsız bölümlerin kat irtifaklarının arsa sahipleri adına yapılacağını fakat bunun yerine getirilmediğini savunarak, davanın reddini istemişlerdir.
Davalılardan ..., davayı kabul ettiğini belirtmiştir.
Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamından; ... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2013/21 D.İş sayılı dosyası ile inşaatın eksiksiz olarak tamamlandığı ve kat irtifakının kurulması gerektiğinin belirtildiği, yargılama aşamasındaki bilirkişi raporlarında inşaatta bir takım eksikliklerin belirlendiği ancak bu eksikliklerin arsa sahiplerine isabet eden bağımsız bölümlere ilişkin olmadığı, aynı zamanda bu eksikliklerin ve değişikliklerin esaslı değişiklikler olmadığı, yükleniciden bu eksiklikleri gidermesinin istendiği ancak kat irtifakı kurulmadığından bahisle değişiklik yapamadıklarını beyan ettiği, davalıların bu eksikliklerin giderilmesi hususundaki talebi kabul etmedikleri, bilirkişi raporuna itiraz sonucu alınan ek bilirkişi raporunda inşaatın tamamlanmış olduğu, inşaatta yapılan değişikliklerin arsa sahiplerine isabet eden bölümlere ilişkin olmadığı, kat irtifakı kurulması için bir engel olmadığı, yapı kullanım izin belgesinin alınabilmesi için kat irtifakının kurulmasının şart olmadığının belirtildiği, taraflara kat irtifakının kurulması hususunda anlaşmaları için süre verildiği ancak bu süre zarfında da taraflar arasında anlaşma sağlanamadığı, davalıların alınan beyanlarında ısrarla kat irtifakının kurulması için taraflarına başvurulmadığını belirtmiş ise de dosya içerisinde ... Tapu Sicil Müdürlüğü"ne davalı ... tarafından verilen kat irtifakının kurulmasına muvafakat etmediğini içerir dilekçesinin bulunduğu, bu dilekçeye istinaden de tapuda işlem yapılamadığı, aynı zamanda her ne kadar davalılar, kat irtifakı kurulması için önce taraflarına başvurulması gerektiğini ancak yüklenicinin bunu yapmayarak sözleşme hükümlerini ihlâl ettiğini belirtmiş ise de dosya içerisinde bulunan vekaletname ile arsa sahiplerinin yüklenici davacıya her türlü şekilde kat irtifakı kurmaya, kaldırmaya, değiştirmeye ilişkin geniş yetkiler verdiği, bu şekilde bir vekaletname verilmesine rağmen ısrarla sözleşme hükümlerinin ihlâl edildiğinden bahisle kat irtifakının kurulmasına yanaşmamalarının iyiniyet ile bağdaşmadığı gerekçesiyle, davanın kabulü ile davalılar adına olan tapu kaydının iptali ile 20.04.2015 tarihli bilirkişi raporunda gösterildiği şekilde, davacıya ait bağımsız bölüm hisselerine isabet eden paylar oranında davacı adına tapuya kayıt ve tesciline, davalı arsa sahiplerine ait bağımsız bölümlere isabet eden paylar oranında ise aynen muhafazasına karar verilmiştir.
Kararı, bir kısım davalılar temyiz etmiştir.
1- Taraflar arasındaki 29.07.2010 tarihli sözleşme uyarınca taşınmaz üzerinde kat iritfakı tesisi ve buna ilişkin masraflar yükleniciye ait olup, dava dosyasında mevcut tapu kayıtlarından taşınmazın arsa vasfı ile tescilli olduğu, tapu kütüğünde kat irtifakı tesisinin yapılmadığı görülmektedir. Mahkemece, davalılardan Tevfik"in tapu müdürlüğüne hitaben yazdığı 21.02.2013 tarihli dilekçesi sebebiyle kat irtifakı tesisinin yapılamadığı hüküm gerekçesinde tartışılmış ise de, kat irtifakı tesisi ve masraflarının sözleşme gereği yükleniciye ait olduğu gözetilerek masraflar belirlenerek davacıya kat irtifakı masrafları depo ettirilerek hüküm kurulması gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
2- Mahkemece hüküm fıkrasında 20.04.2015 tarihli bilirkişi raporuna atıf yapılarak tapu iptali ve tescile ilişkin hüküm kurulmuş ise de, bilirkişi raporunda sözleşme ve tasdikli proje gereği olması gerekli bağımsız bölümler, arsa payı ve paylaşım şeması net olarak belirli olmayıp, hüküm bu haliyle infaza elverişli değildir. Mahkemece, kat irtifakı kurulmayan bağımsız bölümlerin arsa payları belirli olamayacağından, kat irtifakının kurulacakmış gibi teknik bilirkişiye bağımsız bölüm listesi hazırlatılması, bu listede binadaki tüm bağımsız bölümler için pay tespiti yaptırılması sonrası talep konusu hakkında hüküm fıkrasında bağımsız bölüm ve arsa oranları yazılarak infazda tereddüt oluşmayacak şekilde tescil kararı verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
SONUÇ: Yukarıdaki (1) ve (2) no"lu bentte açıklanan nedenlerle, hükmü temyiz eden bir kısım davalıların temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün temyiz eden davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan harçların istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12.10.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.