MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

Y A R G I T A Y K A R A R I

Davacı; ... ili, ... İlçesi, ...Bahçelievler Mahallesi Kardeşler Sokakta bulunan ... Sitesi Bloklarından C ve D Bloklar ile Alibaba apartmanı arasında bulunan ve bu apartman sakinlerinin kullandığı bahçenin sulamasında kullanılan suyun kaçak olarak kullanıldığının görevlilerce tespit edildiğini, kaçak tüketim nedeniyle düzenlenen fatura bedelinin tahsili amacıyla takip başlatıldığını ancak apartman yönetim kurullarına karşı başlatılan takibin, icra mahkemesince tüzel kişiliği bulunmayan apartman yönetimine karşı takip yapılamayacağı gerekçesiyle iptaline karar verildiği bu nedenle apartman sakini kimselere karşı eldeki davanın açıldığını ileri sürerek, ... 2.İcra Müdürlüğü" nün 2008/10976 esas sayılı dosyası ile mükerrer ödemeye sebep olmamak kaydı ile 13.260,00 TL nin tutanak tarihi olan 02/08/2008 den itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Bir kısım davalılar; davanın reddini savunmuşlardır.
Mahkemece; davacının kaçak su kullanan kişilerle ilgili yeterli tahkikat yapmaksızın tutanak tuttuğu, yargılama safhasında her ne kadar pasif dava ehliyeti bulunan kişilerin tesbitine çalışılmış ise de; başarılı olunamadığı bu nedenle kaçak su tüketiminin davalılar tarafından gerçekleştirildiğinin tespit edilemediği bir kısım davalıların tutanakta bahsi geçen yerde ikamet etmedikleri gibi bağımsız bölüm maliki de olmadıkları gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Dava ; kaçak su bedelinin tahsili istemine ilişkindir.
Taraflar arasındaki uyuşmazlık; sitede yer alan dava konusu bahçeden hangi apartmanların yararlandığı, ortak kullanımda olan bahçenin sulamasında kaçak su kullanılıp kullanılmadığı, kullanılmış ise kullanım nedeniyle kimlerin sorumlu tutulabileceği ve kaçak kullanım nedeniyle ödenmesi gereken meblağın ne kadar olduğu noktalarında toplanmaktadır.
Davalı idare görevlilerince düzenlenen 02.08.2008 tarihli tutanak incelendiğinde, bahçede bulunan bir adet çeşmenin sayaçlardan geçmediğinin tespit edildiği, kullanım şeklinin “şebeke borusuna müdahale ederek bahçede su kullanmak” şeklinde ifade edildiği tutanağın ... Sitesi ( C D ve ...Apartman Yönetimleri ) adına düzenlendiği görülmüş, tutanağa dayalı olarak ceza tahakkuku yapıldığı anlaşılmıştır.
Somut uyuşmazlıkta; dava konusu tutanağa dayalı olarak tahakkuk ettirilen cezai bedelin tahsili amacıyla ... Sitesi C, D Blok ile ...Apartmanı sakinlerine karşı dava açıldığı anlaşılmıştır.
Kural olarak abone sözleşmelerinde kullanılan su tüketiminden abone ile birlikte fiili kullanıcı da sorumludur.
Bu noktadan hareketle; öncelikle dava konusu siteye ilişkin son tapu kayıtları, yönetim planı ve onaylı mimari proje getirtildikten sonra bahçenin hangi apartmanların ( sakinlerinin) kullanımında olup olmadığının tespiti amacıyla, mahallinde keşif yapılıp, mimari proje, yönetim planı ve tapu kaydı yerinde uygulanarak, tarafların iddia ve delilleri doğrultusunda araştırma yapılıp konusunda uzman bilirkişilerden rapor alınması bu suretle iddiaya konu kaçak kullanım dönemi itibariyle ilgili bağımsız bölüm abone ve fiili kullanıcılarının belirlenerek kaçak su kullanımının olup, olmadığı, kullanılmış ise tahakkuka esas miktarın ve kaçak kullanımında bulunanların sorumluluk oranlarının ( pay oranına göre) belirlenmesi amacıyla gerekçeli rapor alındıktan sonra, sonucuna göre hüküm kurulması gerektiği halde; mahkemece, aksi düşüncelerle davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırıdır.
Bu nedenle eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davacıya iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 11.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.