Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/14426
Karar No: 2019/7737
Karar Tarihi: 18.06.2019

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/14426 Esas 2019/7737 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacılar, miras bırakanın kredi taksitleri devam ederken vefat etmesi üzerine sigorta şirketi nezdinde hayat sigortası poliçesi tanzim edildiğini ve dava dışı bankaya olan kredi borcunun ödenmesini talep etmişlerdir. Mahkeme, davalı sigorta şirketinin davacılara karşı sorumlu olduğunu tespit ederek belirlenen tutarın ödenmesine karar vermiştir. Ancak, davada yürürlükte olmayan kanun maddesi uygulanmış ve dava ticari dava olarak görülmesi gerektiği belirtilerek mahkeme görevsizlik kararı vermemiş, işin esasına girerek karar vermiştir. Bu nedenle, davalı vekilinin temyiz itirazı kabul edilerek karar bozulmuştur.
6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu'nun 4. maddesi her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davalarının ticari dava sayılacağını belirtmektedir. 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 2. maddesi, kanunun her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsayacağını açıklarken, tanımlar başlıklı 3. maddesi tüketici işlemini mal veya hizmet piyasalarında tüketiciler arasında kurulan her türlü sözleşme ve hukuki işlem olarak tanımlamaktadır. Kanunun 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır ancak davada yürürlükte ol
17. Hukuk Dairesi         2016/14426 E.  ,  2019/7737 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Tüketici Mahkemesi

    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne dair verilen hükmün süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    - K A R A R -

    Davacılar vekili, davacıların miras bırakanı ..."nun dava dışı ... T.A.Ş’den kredi sözleşmesi ile kredi kullandığını, kredi taksitleri devam ederken 21.11.2013 tarihinde vefat ettiğini, bu kredi kapsamında davacıların murisine davalı sigorta şirketi nezdinde hayat sigorta poliçesi tanzim edildiğini, murisin ilk beş taksidini sağlığında ödediğini, altıncı taksidi haciz baskısı ile davacıların ödediğini, davalının kredi borcunu ödemesi poliçe gereği vefat teminatı olarak gösterilen bakiye kısmın da ödenmesi gerektiğini bildirerek haciz baskısı ile davacıların ödediği bir taksidin düşülerek kalan kredi borcu olan 39.568,19 TL’nin faizi ile birlikte dava dışı Bankaya ödenmesini, haciz baskısı ile davacıların ödediği bir taksit bedeli 1.179,54 TL ve vefat teminatının bakiye miktarı 5.452,27 TL’nin faizi ile birlikte miras payları oranında müvekillerine ödenmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece, iddia, savunma ve toplanan kanıtlara göre; davanın kabulü ile 46.200,00 TL bakımından davalı sigorta şirketinin davacılara karşı sorumlu olduğunun tespitine, belirlenen 46.200,00 TL’nin davalı sigorta şirketinden 18/12/2013 tarihinden geçerli yasal faizi ile birlikte alınarak davacı tarafa ödenmesine karar verilmiş; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava, tüketici kredisi nedeni ile hayat sigorta poliçesinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkindir.
    30.01.2014 dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 6102 sayılı Türk Ticaret Kanunu"nun 4. maddesinde, her iki tarafın da ticari işletmesiyle ilgili hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işleri ile tarafların tacir olup olmadıklarına bakılmaksızın, bu kanunda öngörülen hususlardan doğan hukuk davaları ve çekişmesiz yargı işlerinin ticari dava ve ticari nitelikte çekişmesiz yargı işi sayılacağı açıkça düzenlenmiştir.
    28.11.2013 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un (TKHK) 2. maddesinde kanunun kapsamı “bu Kanun, her türlü tüketici işlemi ile tüketiciye yönelik uygulamaları kapsar” şeklinde açıklanmıştır. Kanun"un “tanımlar” başlıklı 3. maddesinde ise tüketici işlemi, “Mal veya hizmet piyasalarında kamu tüzel kişileri de dâhil olmak üzere ticari veya mesleki amaçlarla hareket eden veya onun adına ya da hesabına hareket eden gerçek veya tüzel kişiler ile tüketiciler arasında kurulan, eser, taşıma, simsarlık, sigorta, vekâlet, bankacılık ve benzeri sözleşmeler de dâhil olmak üzere her türlü sözleşme ve hukuki işlemi ifade eder” biçiminde tanımlanmıştır.
    6502 sayılı TKHK"nın 73. maddesi uyarınca tüketici işlemleri ile tüketiciye yönelik uygulamalardan doğacak uyuşmazlıklara ilişkin davalarda tüketici mahkemesi görevli kılınmıştır. Bunun yanında Kanun"un 83. maddesinde de taraflardan birini tüketicinin oluşturduğu işlemler ile ilgili diğer kanunlarda düzenlenme olmasının, bu işlemin tüketici işlemi sayılmasını ve bu Kanunun görev ve yetkiye ilişkin hükümlerinin uygulanmasını engellemeyeceği belirtilmiştir.
    Ancak somut olayda; dava tarihi olan 30/01/2014 tarihinde 28.11.2013 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanan ve 28.05.2014 tarihinde yürürlüğe giren 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun"un ilgili maddeleri yürürlükte değildir. Taraflar arasında sigorta sözleşmesi vardır, sigorta sözlşemeleri de TTK’da düzenlenmiş olup mutlak ticari dava söz konusudur. Davacılar murisinin dava dışı Banka’dan tüketici kredisi kullanması bu davanın konusu değildir.
    O halde dava tarihi itibari ile yürürlükte olmayan kanun maddesinin uygulanmasının söz konusu olamayacağı, davanın mutlak ticari dava olması gözetildiğinde somut olayda davanın görülmesinde ticaret mahkemeleri görevlidir. Mahkemenin işin esasına girerek ihtilafı çözümlemesi Kanunun yürürlük tarihinin 28/05/2014 olduğu gözetildiğinde yerinde değildir. Bu durumda mahkemece işin esasına girmeksizin ticaret mahkemelerinin görevli olduğu belirtilerek görevsizlik kararı verilmesi gerekirken yazılı gerekçeyle esasa girilerek karar verilmiş olması doğru değildir.
    2-Bozma neden ve şekline göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine bu aşamada gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalıya geri verilmesine 18/06/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi