Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/15561
Karar No: 2018/4083
Karar Tarihi: 17.04.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2017/15561 Esas 2018/4083 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2017/15561 E.  ,  2018/4083 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki mendi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanınreddine yönelik olarak verilen hükmün, duruşmalı olarak incelenmesi davacı tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen, 17.04.2018 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine; temyiz eden davacı vekili Av....geldi. Karşı taraf davalı ... ve vekili Av.... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan asil ve vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı; 11.05.1998 tarihinde akdedilen protokol uyarınca borçlusu davacılar olan üç adet bononun düzenlenerek davalıya verildiğini, bonoların lehtar kısmında ...Tur A.Ş. ve ... isimlerinin yer aldığını, iki lehtarı olan söz konusu bonoların lehdarlardan ... tarafından takibe konulduğunu, davalının tek başına takip yapması durumunda bono bedellerinin ½"sinin tahsilini isteyebileceğini o nedenle söz konusu bonolar nedeniyle ½ oranında borçlu olmadıklarının tespitini ayrıca takip tarihinden önce yapılan ödemeler düşülmediği gibi takip tarihinden sonra yapılan ödemelerin de takip dosyasına yansıtılmadığını, 3.kişiler tarafından borçlu lehine yapılan ödemlerin nazara alınmadığını belirterek söz konusu senetler nedeniyle borçlu olmadıklarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı; taraflar arasında 24.11.1996 başlangıç tarihli kira sözleşmesi yapıldığını, kira parasının 800.000 DM"lik kısmının peşin ödendiğini, sözleşmeye konu otelin müvekkiline teslim edilmemesi nedeniyle 11.05.1998 tarihli protokol ile sözleşmenin karşılıklı olarak feshedildiğini, peşin ödenen kira parası ve vade farkı karşılığında davacılar tarafından toplam 1.000.000 DM bedelli üç adet bono düzenlenip verildiğini, bono bedelleri de ödenmeyince icra takibi yapıldığını, yapılan ödemelerin tümünün takip dosyasına yansıtıldığını, eksik ödeme nedeniyle davacıların halen borçlu olduklarını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Anılan karar, Yargıtay 6. Hukuk Dairesinin 28/12/2012 gün ve 2012/14728 E- 2012/17664 K sayılı kararı ile; " .... Hükme esas alınan 30.03.2010 havale tarihli bilirkişi raporunda 01.07.1998 vade tarihli senet borcuna mahsuben 09.07.1998 tarihinde 10.000 TL ve 23.07.1998 tarihinde 19.000 TL ödeme yapıldığı bildirilmiş olup ödemelerin takıp tarihinden önce gerçekleştiği anlaşılmaktadır. Bilirkişi raporu ile saptanan bu ve diğer ödemelerin alacaklı tarafından takip dosyasına yansıtılıp yansıtılmadığı dosya kapsamından anlaşılamamaktadır. Öte yandan dava dışı ...ve Yat.Ltd.Şti. ile davalı alacaklı arasında imzalanan 09.03.2003 tarihli protokol ile dava dışı şirket davaya konu borcu protokol hükümleri çerçevesinde üstlenmiş olup borcu üstlenen kişinin borca mahsuben yaptığı ödeme olup olmadığı ve takip dosyasına yansıtılıp yansıtılmadığı da araştırılmamıştır. Mahkemece belirtilen bu konularda tarafların ve Yargıtay"ın denetimine elverişli olacak şekilde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre karar verilmesi gerekirken eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi hatalı olmuştur." gerekçesi ile bozulmuş, mahkemece bozma ilamına uyma kararı verilerek yapılan yargılama sonrasında yine davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, her ne kadar bozmaya uyma kararı verilmiş ise de; bozma gerekleri tam olarak yerine getirilmemiştir.
    Kural olarak bozma kararına uyan mahkeme, artık bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Çünkü, mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep (kazanılmış) hak doğmuştur. Bu kazanılmış hak yeni bir hükümle ortadan kaldırılamaz.
    Bozulan bir hükmün, bozma sebepleri dışında kalan kısımları kesinleşir. Bozma kararına uyan mahkeme, bozma kararının kapsamı dışında kalmış olması nedeniyle; kesinleşen kısımlar hakkında yeniden inceleme yaparak karar veremez. Zira, kesinleşmiş olan kısımlar, lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep hak teşkil eder.
    Somut olayda; mahkemece uyulan bozma ilamında yapılması gerekenler açıklanmış, bu konuda davalı lehine usuli müktesep hak oluşmuştur. Mahkemece bozmadan sonra alınan bilirkişi raporunda; Vesa şirketi 200.000$, Şentürk Öner 20.000$, 13/05/1999 tarihli resmi haciz tutanağındaki beyana göre 260.000DEM + (1999 yatak ücreti 39.812DEM+2000 yatak ücreti 243.158 DEM) = 282.970 DEM"in 1999/330 icra dosyasında yer almadığı bildirildiği halde davanın reddine karar verilmiştir.
    O halde, mahkemece; bozma ilamında belirtildiği üzere, bozma kararının gereği yerine getirilerek davalı tarafa yapılan tüm ödemeler hesaplanarak tarafların ve Yargıtay"ın denetimine elverişli olacak şekilde bilirkişiden ek rapor alınarak sonucuna göre davalının borçlu olmadığı miktarın tespitine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde davanın reddine karar verilmesi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davacı yararına BOZULMASINA, 1.630 TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacı tarafa verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 17.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi