Kasten yaralama suçundan sanık ...’in, 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu’nun 86/1 ve 86/3-e maddeleri uyarınca 1 yıl 9 ay hapis cezası ile cezalandırılmasına, cezasının aynı Kanun"nun 58. maddesi gereğince mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine dair .... Asliye Ceza Mahkemesinin 14.10.2016 tarihli ve 2015/42 Esas, 2016/470 sayılı kararına karşı Adalet Bakanlığının 26.02.2018 tarih ve 2017/5044 sayılı yazısıyla kanun yararına bozma isteminde bulunulduğundan bu işe ait dava dosyası Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 01.03.2018 tarih ve 2018/16886 sayılı tebliğnamesi ile Dairemize gönderilmekle incelendi.
Mezkur ihbarnamede;
Dosya kapsamına göre,
1) Sanığın eyleminin katılanın vücudunda kemik kırığına sebebiyet verdiğinden bahisle kanun maddesi belirtilmeksizin artırım yapılmış ise de; sanığın katılana karşı gerçekleştirdiği kabul edilen ve 19.12.2014 tarihli Adli Tıp Kurumu raporunda teyit edilen basit tıbbi müdahale ile iyileşebilecek şeklindeki yaralama eyleminden dolayı 5237 sayılı Kanun"un 86/2. maddesi gereğince cezalandırılması istemiyle kamu davası açıldığı halde, yaralamanın niteliği hakkında raporlar arasındaki çelişkinin tereddüte mahal verilmeyecek şekilde giderilmeden ve 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun 226. maddesi uyarınca sanığa ek savunma hakkı tanınmadan, 5237 sayılı Kanun"un 86/1. maddesi gereğince mahkumiyetine karar verilmesinde,
2) Sanık hakkında tekerrüre esas alınan ....Asliye Ceza Mahkemesinin 11.09.2008 tarihli ve 2008/24 Esas, 2008/92 sayılı mahkûmiyet ilâmı hakkında, aynı Mahkemenin 13.02.2013 tarihli ve 2008/24 Esas, 2008/92 sayılı ek kararıyla dava zaman aşımı gerçekleştiğinden bahisle kamu davasının düşürülmesine ilişkin verilen kararın 13.03.2013 tarihinde kesinleştiği nazara alındığında, sanık hakkında bahse konu ilam esas alınarak 5237 sayılı Kanun"un 58. maddesi uyarınca tekerrür hükümlerinin uygulanamayacağı gözetilmeden, yazılı şekilde karar verilmesinde,
Kabule göre de;
Sanık hakkında 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu"nun 58. maddesi uyarınca mükerrirlere özgü infaz rejimi uygulanmasına karar verilirken infazdan sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına karar verilmemesinde, isabet görülmediğinden bahisle, 5271 sayılı CMK"nin 309. maddesi gereğince anılan kararın bozulması lüzumunun ihbar olunduğu anlaşıldı.
-1-




Gereği görüşülüp düşünüldü:
Adalet Bakanlığının kanun yararına bozma isteyen yazısına dayanan tebliğnamede ileri sürülen düşünce yerinde görüldüğünden; .... Asliye Ceza Mahkemesinin 14.10.2016 tarihli ve 2015/42 Esas, 2016/470 sayılı kararının 5271 sayılı CMK"nin 309/4. maddesi gereğince kanun yararına BOZULMASINA, müteakip işlemlerin mahallinde yerine getirilmesine, dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 12.12.2018 gününde oy birliğiyle karar verildi.











































-2-