Abaküs Yazılım
11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/178
Karar No: 2018/6061
Karar Tarihi: 08.10.2018

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2017/178 Esas 2018/6061 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi         2017/178 E.  ,  2018/6061 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Taraflar arasında görülen davada ... . Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 22/06/2016 tarih ve s2014/1144-2016/513 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davacı vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
    Davacı vekili, davacının sahip olduğu davalı şirkete ait 94 adet A tipi kurucu ve hamiline yazılı hisse senedi bedellerinin tespiti ve ödenmesi konusunda davalı şirkete bildirim yapıldığını, davalı şirketin talebi red ettiğini iddia ederek hisse senetlerinin tüm fer"ileri ile birlikte tespiti ile bedelin davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili, mahkemenin yetkili olmadığını, dava konusu hisse senetlerinin mevzuata uygun bir biçimde iptal edildiğini, davacının pay sahibi olduğunu kanıtlayamadığını savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; 16/01/1993 tarihli noter düzenleme tespit tutanağında belirtildiği ve taraflarca kabul edildiği üzere dava konusu hisse senetlerinin değiştirilmesi nedeni ile noter huzurunda iptal edildiği, hisse senetlerinin tamamının yenileri ile değiştirilerek tedavülden kaldırıldığı, şirketin borsada işlem görmesi nedeni ile bu işlemin yapıldığı, senetlerin hak doğurucu olmayıp açıklayıcı nitelikte bulunduğu, hisse senetlerinin elde bulundurulmasının hak sahipliğine delil teşkil etmeyeceği, noter huzurunda iptal edilen hisse senedi kuponlarına dayanılarak talepte bulunulamayacağı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Kararı davacı vekili temiz etmiştir.
    Dava, davacının, davalı şirketin ortağı olduğu ve elinde davalı şirkete ait hamiline hisse senetlerinin olduğu iddiası ile açılan hisse senet bedellerinin tespiti ve tahsili istemine ilişkin olup, mahkemece dava konusu hisse senetlerinin noter huzurunda yenileri ile değiştirilmek suretiyle imha edildiği, hisse senetlerinin elde bulundurulmasının hak sahipliğine delil teşkil etmeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Dosya münceratında, davalı taraf eski hisse senetlerinin getirtilerek yenileri ile değiştirilmesi için ilan yapıldığını, tüm eski hisse senetlerinin noter huzurunda imha edildiğini ve bu nedenle davacının iddiasının dinlenemeyeceğini savunmuş ve delil olarak da 16.01.1993 tarihli noter imha tutanağını sunmuştur. Davalının ibraz ettiği noter imha tutanağına göre davacının hak iddiasına dayanak aldığı hisse senetlerinin imha edildiği anlaşılmakta ise de davacı tarafından hisse senetlerinin asıllarını ibraz edilmiş ve yetkisiz mahkemece kasaya alınarak daha sonra davacıya iade edilmiştir. Davacı taraf noter imha tutanağının aksine elinde bulunan hisse senetlerinin gerçek hisse senedi olduğunu, noter imha tutanağının gerçeği yansıtmadığını iddia ettiğine göre, işbu davada aynı zamanda 6100 sayılı HMK’nın 208/4. (HUMK 314) maddesi anlamında bir sahtelik iddiasına dayanılmaktadır. Öte yandan, 6100 sayılı HMK’nın 204. ve 1512 sayılı Noterlik Kanunu"nun 82. maddesine göre noterlikçe belgelendirilen işlemlerin resmi işlem sayılacağı ve sahteliği sabit oluncaya kadar geçerli olacağı düzenlenmiştir. Böyle bir belge içeriğinin sahteliği iddiası belgenin diğer tarafına olduğu kadar belgeyi düzenleyen notere karşı da ileri sürülmüş bir iddia olup, sabit görülmesi halinde noterin Noterlik Kanunu"nun 162. maddesi uyarınca hukuki sorumluluğuna da yol açabileceği gibi noterin savunması bu davanın sonucunu da etkileyebilir. Şu halde, belgenin sahteliği iddiasının bu belgeyi düzenleyen noterin taraf olmadığı bir davada incelenip hükme bağlanması usul hukuku ilkelerine uygun düşmemektedir. 6100 sayılı HMK"nın 208/4. maddesi gereğince resmi bir senetteki yazı veya imzayı inkar eden tarafın bu iddiası, ancak ilgili evraka resmiyet kazandıran kişiyi de taraf göstererek açacağı ayrı bir davada incelenip karara bağlanabilir. Bu durumda, mahkemece ilgili hisse senet asıllarının getirtilmesi ve ilgili noter hakkında, bu davayla birleştirme istemli olarak ayrı bir dava açmak üzere davacıya mehil verilmesi ve dava açıldığı takdirde bu dava ile birleştirilerek ilgili hisse senetlerinin sahih olup olmadığı dosya içeriğindeki tüm deliller ile beraber incelenerek ve mülkiyet hakkının da yitirilemeyeceği gözönüne alınarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, eksik inceleme ve araştırma neticesinde verilen kararın bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz edene iadesine, 08/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi