Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/2746
Karar No: 2018/4279
Karar Tarihi: 19.04.2018

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/2746 Esas 2018/4279 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2018/2746 E.  ,  2018/4279 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :AİLE MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki menfi tespit davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı, 22.03.2012 kesinleşme tarihli boşanma kararına göre, müşterek çocukların velayetinin davalı anneye verildiğini, çocuklar için toplam 500.00 TL aleyhine iştirak nafakasına hükmedildiğini, davalı tarafından iştirak nafakasının tahsili amacıyla hakkında icra takibi başlatıldığını, 22.10.2012 ile 10.04.2015 tarihleri arasında boşanmalarına rağmen davalı ile aynı evde birlikte yaşadıklarını, bu nedenle 14.500 TL lik nafaka borcunun bulunmadığının tespiti ile %20 den aşağı olmamak üzere davalının kötü niyet tazminatına hükmedilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı, icra takibine konu alacağın iştirak nafakası olduğunu, davacı ile 3-5 ay gibi kısa bir süre birlikte yaşadıklarını, bu dönemde kira, elektrik, su giderlerinin 1/4 ünü karşıladığını, mutfak giderleri için de aylık 100 TL verdiğini, çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığı gibi günlük harçlıklarını dahi vermediğini savunarak davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkemece, tarafların 2012 yılı ekim ayından 2015 yılı nisan ayına kadar birlikte yaşadıklarını, bu dönem nafaka borçlusu olan davalının velayet hakkını eylemli olarak kullanmakta olduğunu, bu nedenle davacının nafaka yükümlülüğünden söz edileyeceği gerekçesiyle davanın kabulü ile ... 7. İcra Müdürlüğünün Esas: 2015/6621 sayılı icra takip dosyasından yapılan takipte 14.500 TL borcunun bulunmadığının tespitine ve bu miktar üzerinden %20 icra inkar tazminatının davalıdan alınarak davacıya verilmesine karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Kural olarak; iştirak nafakası velayetin eylemli olarak kullanılmasına bağlı bir alacak olup, velayet hakkını eylemli olarak kullanmayan ana veya baba diğerinden çocuk için iştirak nafakası isteyemez.
    Türk Medeni Kanunu’nun 6.maddesi hükmü uyarınca; kanunda aksine bir hüküm bulunmadıkça, taraflardan her biri hakkını dayandırdığı olguların varlığını kanıtlamakla yükümlüdür. Gerek doktrinde, gerek Yargıtay içtihatlarında kabul edildiği üzere ispat yükü hayatın olağan akışına aykırı durumu iddia eden ya da savunmada bulunan kimseye düşer. Öte yandan, ileri sürdüğü bir olaydan kendi yararına haklar çıkarmak isteyen kimse iddia ettiği olayı kanıtlaması gerekir.
    Davacı koca, boşanma kararının kesinleşmesinden sonra davalı kadın ile aynı evde yaşadıklarını bu nedenle nafaka borcunun bulunmadığını iddia etmiş, davalı kadın ise birlikte kısa bir süre aynı evde kaldıklarını ancak çocukların ihtiyaçlarını karşılamadığı gibi günlük harçlıklarını dahi vermediğini savunmuştur.
    Bu durumda, davacı ile davalının boşanma kararınından sonra bir süre birlikte yaşadıkları sabit ise de, müşterek çocukların ihtiyaçlarını karşıladığı davacı tarafça ispat edilememiştir.
    Tüm bu açıklamalar ışığında davanın reddine karar verilmesi gerekirken yanılgılı değerlendirme ve yukarıdaki gerekçe ile davanın kabulü doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi gereğince karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere,
    19.04.2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi