3. Hukuk Dairesi 2018/2447 E. , 2018/4310 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı; davalının işlettiği benzin istasyonuna ait su borcu nedeniyle başlatılan takibe haksız şekilde itiraz edildiğini ileri sürerek itirazın iptalini ve davalının %40 inkâr tazminatı ile yükümlü tutulmasını talep ve dava etmiştir.
Davalı; benzin istasyonunda su sayacı bulunmadığını davacı ... idarecilerinin kişisel ve siyasal sâiklerle kendisine fazla bedel tahakkuk ettirdiğini, fiyatlandırmanın herhangi bir ölçüsünün olmadığını diğer istasyonlara daha düşük faturalar düzenlendiğini belirterek davanın reddinini dilemiştir.
Mahkemece; hesap raporu doğrultusunda davalının ... İcra Müdürlüğünün 2008/234 sayılı dosyasına yöneltmiş olduğu itirazın 12.277,91 TL asıl alacak yönünden iptaline karar verilmiş, hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairemiz 06.11.2014 tarih 2014/4046 E, 164614 K. sayılı ilamı ile “...Bu durumda, mahkemece; öncelikle uyuşmazlığın kaynağının ne olduğu tespit edilerek (kaçak su mu yoksa kaçak atık su mu); taraflar arasında normal su veya atık su aboneliği olup olmadığı varsa temini sağlanarak, gerekirse mahallinde keşifte yapılarak, dava dosyasının su tüketim hesabı konusunda uzman ve önceki bilirkişiler dışında oluşturulacak üç kişilik uzman bilirkişi kuruluna verilerek, alınan önceki raporlardaki çelişkileri de giderecek biçimde rapor alınarak, varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, birbiriyle çelişen raporlara dayanılarak (04/10/2013 tarihli), raporlar arasındaki çelişkide giderilmeden eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm tesisi, usul ve yasaya aykırı görülmüş ve bozmayı gerektirmiştir.” gerekçeleri ile bozulmuştur.
Mahkemece; bozmaya uyularak yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulü ile, 19.318,55 TL ile bu miktarın içinde yer alan asıl alacak miktarı olan 12.880,00 TL’ye takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz yönünden ... İcra Müdürlüğü"nün 2008/234 sayılı takip dosyasındaki itirazın iptaline ve takibin devamına, bakiye talep ile icra inkar ve kötü niyet tazminatı taleplerinin reddine karar verilmiş, hüküm süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacının tüm, davalının sair temyiz itirazları yerinde değildir.
2-"Taraflardan yalnız birinin temyizi halinde,Yargıtay, hükmü temyiz edenin aleyhine bozamaz. (Aleyhe bozma yasağı). Bundan başka,taraflardan yalnız birinin hükmü temyiz etmesi halinde, Yargıtay"ın (temyiz eden tarafın lehine olarak) verdiği bozma kararına uyan yerel mahkeme de artık,temyiz eden tarafın,önceki (bozulan) karara oranla daha aleyhine olan bir hüküm veremez. Buna da "aleyhe hüküm verme yasağı" denir. Taraflardan yalnız birinin temyizi üzerine verilen bozma kararına uyan mahkemenin temyiz eden tarafın, önceki (bozulan) karara oranla daha aleyhine olan bir hüküm vermemesi ilkesi, usule ilişkin kazanılmış hak müessesesi ile de yakından ilgilidir." (Prof.Dr.Baki Kuru,Hukuk Muhakemeleri Usulü, 6. Baskı, Cilt ;5, 2001, s; 4732 -4737)
Somut olayda, mahkemece verilen ilk kararda itirazın 12.277,91 TL asıl alacak yönünden iptaline karar verilmiş, anılan bu karar sadece davalı vekili tarafından temyiz edilmiş ve yukarıda anılan nedenler ile bozulmuştur. Bozmaya uyulduktan ve bozma gerekleri yerine getirildikten sonra bu defa itirazın 19.318,55 TL ile bu miktarın içinde yer alan asıl alacak miktarı olan 12.880,00 TL’ye takip tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz yönünden iptaline karar verilmiştir. Oysa, önceki karar davacı tarafından temyiz edilmemiş olduğundan o kararda hükmedilen miktar davalı yararına kazanılmış bir hak oluşturmuştur. O halde, mahkemenin davalı yararına kazanılmış hakkı ihlal ederek aleyhe hüküm verme yasağına aykırı olacak şekilde karar vermiş olması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bendde açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalı tarafın sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bendde açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun Geçici Madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440. maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 19.04.2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.