(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2017/26858 E. , 2020/1751 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi taraf vekillerince istenilmekle, temyiz taleplerinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait işyerinde 05/11/1995 tarihinden 25/12/2013 tarihine kadar mali ve idari işler uzmanı olarak aralıksız çalıştığını, iş sözleşmesini fazla çalışma ücretlerinin ödenmemesi üzerine feshettiğini belirterek fazla çalışma, hafta tatili ile ulusal bayram ve genel tatil alacaklarının davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davacının çalıştığı birimin idari birim olduğunu ve bu birimde hiçbir şekilde fazla çalışma yapılmadığını, talebe konu tüm alacakların zamanaşımına uğradığını beyanla davanın reddine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan kanıtlar ve yapılan yargılama neticesinde davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Gerekçe :
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. Ücret bordrolarına ilişkin kurallar burada da geçerlidir. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp kanıtlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
Fazla çalışmanın ispatı konusunda işyeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın yazılı belgelerle kanıtlanamaması durumunda tarafların, tanık beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada göz önüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
Yukarıda fazla çalışmanın ispatı konusunda anlatılan ilkeler ulusal bayram ve genel tatil ile hafta tatili günlerinde yapılan çalışmaların ispatı açısından da geçerlidir.
Somut olayda, davacı işçinin davalı işyerinde 05/12/1995-23/12/2013 tarihleri arasında idari-mali işler uzmanı olarak çalıştığı, mahkemece hükme esas teşkil eden bilirkişi raporunda, tanık beyanları değerlendirilerek davacının dini bayramlar dışındaki diğer tüm ulusal bayram ve genel tatil günleri ile haftanın 3 günü 08.30-18.00 saatleri arası, 3 günü ise 08.30-21.30 saatleri arası ara dinlenme sonrası haftalık 15 saat fazla çalıştığı kabul edilerek hesaplama yapılmıştır. Fazla mesai alacakları konusunda yapılan işin niteliği ve taraf tanık beyanları birlikte değerlendirildiğinde; dosyada fazla çalışma olgusunun ispatına yönelik olarak beyanları esas alınan davacı tanıklarından ... ve ...’ın davalıya karşı açılmış davası bulunduğu ve davacı ile menfaat birliği içinde oldukları, bu nedenle anılan tanıkların beyanlarına itibar edilmesinin isabetli olmadığı açıktır. Ancak dosya kapsamında dinlenen diğer davacı tanığı ... ile davalı tanıklarının beyanlarına göre davacının yalnızca dini bayramlarda çalışmadığı ile hafta içi 3 gün 08.30-18.00 saatleri arası, hafta içi 2 gün 08.30-21.30. saatleri arası, cumartesi günleri ise ayda 2 defa 08.30-18.00 saatleri arası çalıştığı anlaşılmaktadır. Davacının yılda 1 gün ulusal bayram ve genel tatil ile haftalık ortalama 8 saatle sınırlı olarak fazla mesaisini ispatladığı değerlendirilerek söz konusu alacaklar hesaplanmalı ve hüküm altına alınmalıdır. Yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
3-Mahkemece davacının hafta tatili alacağının ispatlanamadığı gerekçesi ile reddine karar verilmiş ise de yapılan işin niteliği ve dosya kapsamında dinlenen davacı tanığı ...’ın beyanlarına göre davacının 45 günde bir hafta tatili gününde çalıştığının ispatlandığı anlaşılmış olup yanılgılı değerlendirme ile hafta tatili talebinin reddine karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebeplerden BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgililere iadesine 06/02/2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.