11. Hukuk Dairesi 2016/12666 E. , 2018/6233 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... . Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 12/05/2016 tarih ve 2014/57-2016/430 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş olduğu anlaşılmakla, duruşma için belirlenen 09/10/2018 günü hazır bulunan davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının inşaatına başladığı turistik bir otelin yapımı sırasında yatırım ve işletme kredisi için ... A.Ş. ve ... A.Ş. ... Şubelerine kredi başvurusu yaptığını, davalı bankanın 8.000.000,00 Euro yatırım 2.000.000,00 Euro işletme kredisi verebileceğini bildirdiğini, ancak davalı bankanın söz verdiği halde davacının taşınmazının üzerine birinci derecede ipotek teminatı ve şahsi kefalete rağmen işletme kredisini vermediğini, davacının daha sonra ... Bankası ... şubesi ile sözleşme yaparak yatırım ve işletme kredisi aldığını, davalı bankadaki yatırım kredisine ayrıca faiz ödememek için davalı bankaya krediyi erken kapatma konusunda talepte bulunduğunu, davalı bankaca 25/04/2013 tarihli yazısı ile erken kapatma ücretinin %2,2 olduğunun bildirildiğini, bu yazı karşısında müvekkilinin davalı bankaya kredinin kapanması halinde 184.800 Euro"yu ihtirazi kayıt ile ödeyebileceğini bildirdiğini, ancak davalı bankanın daha sonra bundan vazgeçtiğini ve müvekkilinden kredinin erken kapatılması nedeniyle 525.000 Euro talep edildiğini, davalının talep ettiği 525.000,00 Euro erken kapama ücreti ile ... Bankası"na genel kredi sözleşmesi gideri olarak 71.000,00 Euro komisyon ücretinin ödendiğini ileri sürerek, davalı bankanın sebebiyet verdiği muarazanın men"ine, haksız biçimde tahsil edilen 525.000,00 Euro erken kapama ücreti ile 71.000,00 Euro komisyon ücreti alacakları toplamı 596.000,00 Euro"nun 06/05/2013 tarihinden itibaren bankaların kredilere uyguladıkları en yüksek banka faizi ile birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, yapılan işlemlerin sözleşme hükümleri ile hukuka uygun olduğunu, davalının herhangi bir sorumluluğunun bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre; ...’in davalı bankaya verdiği 08/04/2013 tarihli dilekçeyi davacı şirket yetkilisi olarak verdiği, davalı banka tarafından dilekçeye verilen 25/04/2013 tarihli cevapta erken kapama cezası oranının %2,2 olduğunun bildirildiği, verilen bu cevabın ... ’in şahsı değil şirket muhatap alınarak verildiği, davalı bankanın bildirdiği oranın bankayı bağladığı, erken kapama cezasının %2,2 oranından hesaplanmasına ilişkin davacı talebinin haklı olduğu, davacının 71.000,00 Euro"ya ilişkin zararını ispatlayamadığı gerekçesiyle, davanın kısmen kabulüne, 340.200,00 Euronun 06/05/2013 tarihinden itibaren 3095 sayılı Yasa"nın 4/a maddesi uyarınca işleyecek faizi ile birlikte davalıdan tahsiline, fazlaya ilişkin talebin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1- Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bent dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2- Dava, genel kredi sözleşmeleri ve bankacılık işlemine dayalı muarazanın men"i, haksız tahsil edilen erken kapama ücreti ile dava dışı bankadan kullanılmak zorunda kalınan kredi için ödenen komisyon bedelinin tahsili istemlerine ilişkindir. Mahkemece, ... ’in davalı bankaya verdiği 08/04/2013 tarihli dilekçeyi davacı şirket yetkilisi olarak verdiği, davalı banka tarafından dilekçeye verilen 25/04/2013 tarihli cevapta erken kapama cezası oranının %2,2 olduğunun bildirildiği, verilen bu cevabın ... ’in şahsı değil şirket muhatap alınarak verildiği, davalı bankanın bildirdiği oranın bankayı bağladığı, erken kapama cezasının %2,2 oranından hesaplanmasına ilişkin davacı talebinin haklı olduğu, talep edilen diğer zararların ispat edilemediği kabul edilerek davanın kısmen kabulüne, fazla alınan 340.200,00 Euro erken kapama ücretinin faiziyle birlikte tahsiline karar verilmiştir. Davalı banka tarafından ... ’e hitaben yazılan 25/04/2013 tarihli yazı cevabı incelendiğinde bankayla imzalanan ihtiyaç finansmanı kredisi sözleşmesi kapsamında tesis edilen krediye istinaden açıklamalarda bulunulduğu, ilgili kredi sözleşmesindeki erken ödemeye ilişkin hükümlerin değerlendirildiği, sonuçta gerek 4077 sayılı Kanun, gerek imzalanan sözleşme öncesi bilgi formu ve kredi sözleşmesi uyarınca Bankaca talep edilen ve erken ödenen tutarın %2,2"si oranındaki erken kapama ücreti talep etme hakkına haiz bankanın yaptığı işlemde herhangi bir hukuka aykırılık bulunmadığının bildirildiği anlaşılmaktadır. Dolayısıyla erken ödenen tutarın %2,2"si oranında erken kapama ücreti talep hakkının bulunduğuna dair işbu banka cevabının davacı şirkete genel kredi sözleşmeleriyle kullandırılan dava konusu kredilerle ilgili olmadığı, davacı şirket yetkilisi olan Yakup Süzer’e kullandırılan ihtiyaç/tüketici kredisine ilişkin bulunduğu, yapılan bu yanlışlık nedeniyle davalı bankanın verdiği cevaptaki erken kapama ücreti oranı ile bağlı kabul edilmesinin mümkün olmadığı kabul edilmelidir. Bu suretle, mahkemece aksi yöndeki değerlendirme yerinde görülmemiştir.
15/11/2014 tarihli Resmi Gazete’de Merkez Bankası tarafından yayınlanan Mevduat ve Kredi Faiz Oranları ve Katılma Hesapları Kâr ve Zarara Katılma Oranları İle Kredi İşlemlerinde Faiz Dışında Sağlanacak Diğer Menfaatler Hakkında Tebliğ (Sayı: 2006/1)’de Değişiklik Yapılmasına Dair 2014/6 sayılı Tebliğ’in 4. maddesine göre 2006/1 sayılı Tebliğ’in 6. maddesi “Bankalar, Türkiye Cumhuriyeti Merkez Bankasına bildirdikleri azami oranları aşmamak kaydıyla, mevduat ve kredi işlemlerinde uygulayacakları faiz oranlarını ve katılma hesaplarında uygulayacakları kâr ve zarara katılma oranlarını vadelerine göre tüm şubelerinde halkın görebileceği şekilde ilan eder ve bu oranları internet sitelerinde yayımlar” şeklinde değiştirilmiştir. Bu durumda ticari kredilerde bankalar tarafından alınacak olan masrafların hukukilik denetimi yapılırken anılan yasal düzenleme gereğince ilan ve yayım yapılmışsa,
bankaların bu oranlar üzerinden masraf vb. alabileceğinin kabulü ile hüküm kurulması, yapılmamışsa emsal banka uygulamalarının araştırılması, alınan masrafların emsal banka uygulamalarına göre orantılı olup olmadığı değerlendirilerek ve genel kredi sözleşmelerinin tarihleri nazara alınıp yasal mevzuat hükümleri tartışılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirmeyle karar verilmiş olması doğru görülmemiş, kararın taraflar yararına bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle davacı vekilinin sair temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte yazılı nedenlerle taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün taraflar yararına BOZULMASINA, takdir olunan 1.630,00 TL duruşma vekalet ücretinin herbir taraftan alınıp yekdiğerine verilmesine, ödedikleri peşin temyiz harcının istekleri halinde temyiz edenlere iadesine, 11/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.