Abaküs Yazılım
23. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/1930
Karar No: 2017/3120
Karar Tarihi: 08.11.2017

Yargıtay 23. Hukuk Dairesi 2017/1930 Esas 2017/3120 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı şirket ile davalı şirket arasında imzalanan sözleşme uyarınca davacı tarafın yaptığı ödemelerin davalı tarafından, dava dışı bir şirkete aktarılmadığı ve davacının 410.000,00 TL tutarında alacağının bulunduğu sonucuna varılmıştır. İhtarname ile sözleşmenin feshedildiği ve anapara alacağının iadesi için icra takibi yapıldığı ancak davalının itirazı ile takibin durdurulduğu ileri sürülmüştür. Mahkeme, takibi durduran davalının itirazının 410.000,00 TL için iptal edilmesine karar vermiştir. Takibin bu tutar üzerinden devam etmesi ve faiz oranının belirlenmesi hükmedilmiştir. Davalı, %20 oranında inkar tazminatı ile sorumlu tutulmuştur. Kararda belirtilen kanun maddeleri: HUMK’nun 438/7. maddesi.
23. Hukuk Dairesi         2017/1930 E.  ,  2017/3120 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Ticaret Mahkemesi
    Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün davacı vekili ve davalı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili Av. ... ile davalı vekili Av. ..."in gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
    - KARAR -
    Davacı vekili, müvekkili ile davalı şirket arasında 21.02.2011 tarihinde .... Sözleşmesi imzalandığını, davalı borçlunun sözleşme imzalanması sonrasında müvekkilinden borç para istediğini, müvekkilinin de muhtelif tarihlerde 1.085.000,00 TL ve 75.000,00 USD tutarında para gönderdiğini, davalıdan 1.234.914,00 TL tutarında alacaklarının bulunduğunu, davalının sözleşme ile ilgili edimlerini yerine getirmediğinden 22.03.2013 tarihli ihtarname ile sözleşmenin feshedildiğini ve anapara alacağının iadesi için icra takibine geçildiğini, davalının itirazı ile takibi durdurduğunu ileri sürerek, itirazın iptali ile takibin devamına, %20"den aşağı olmamak üzere icra inkâr tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı vekili, sözleşmenin taraflar arasında imzalanmayıp dava ..... Şirketinin de taraf olduğunu, dava dışı şirketi ile müvekkili arasında 14.07.2010 tarihinde sözleşme imzalandığını ve davacı şirketin finansör olacağı üçlü bir ilişki kurulduğunu, davacının proje kapsamında gönderdiği bedellerin müvekkili tarafından dava dışı şirkete iletildiğini, borcun da adı geçen şirkete ait olduğunu savunarak, davanın reddine ve kötüniyet tazminatı ile sorumlu tutulmasını istemiştir.
    Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve tüm dosya kapsamına göre, 21.02.2011 tarihli sözleşme, davanın tarafları ve dava dışı şirket arasında imzalandığı, davacının sözleşme kapsamında yapacağı ödemelerin de belirtildiği, davalı şirketinde davacı tarafından yapılan ödemeleri takiben dava dışı şirkete 700.000,00 TL ve 75.000,00 USD tutarında ödemede bulunduğu, davacı şirket tarafından yapılan ödemeler dikkate alındığında davalı şirket nezdinde dava dışı şirkete aktarılmayan 410.000,00 TL tutarında davacı alacağının bulunduğu, davacı vekili taraflar arasındaki uyuşmazlığın sözleşmeden kaynaklanmayıp ödünç ilişkisine dayalı olduğunu kanıtlayamadığı, takip dosyasında alacak nedeni "cari hesap alacağı " olarak belirtildiği, ödemelerin sözleşme ilişkisi çerçevesinde olduğu ayrıca sözleşme kapsamında davalı şirkete yapılan 410.000,00 TL ödemenin sözleşmenin feshedilmiş olması ve davacıya iadesi gerektiği gerekçesiyle, davanın kısmen .../...
    S.2

    kabulüne, İstanbul 32. İcra Müdürlüğü"nün 2013/5719 esas sayılı dosyasından davalının itirazının 410.000,00 TL için iptaline, takibin bu miktar üzerinden ve takip tarihinden itibaren tahsile kadar değişen oranlarda yasal faiz yürütülmek suretiyle takip talebindeki diğer koşullarla devamına, davalının %20 oranında 82.000,00 TL inkâr tazminatı ile sorumlu tutulmasına, davacının kötüniyetli olduğu kanıtlanamadığından, davalının kötüniyet tazminatının reddine karar verilmiştir.
    Kararı, davacı vekili ve davalı vekili temyiz etmiştir.
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
    2-Mahkemece karar kısmında asıl alacağın tahsili tarihine kadar % 13,75 ticari faiz hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamış, hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiş ise de, anılan yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün HUMK’nun 438/7. maddesi uyarınca aşağıdaki şekilde düzeltilerek onanmasına karar vermek gerekmiştir.
    SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekili ve davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, diğer temyiz itirazının kabulü ile kararın “HÜKÜM” bölümünde yer alan ""değişen oranlarda yasal"" ibaresinin hüküm fıkrasından çıkarılarak, yerine ""%13,75 oranını geçmemek üzere ticari"" ibaresinin hüküm fıkrasına yazılmasına, kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harçların istek halinde iadesine, 1.480,00 TL duruşma vekalet ücretinin karşılıklı alınarak birbirlerine verilmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 08.11.2017 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi