11. Hukuk Dairesi 2017/374 E. , 2018/6389 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
(ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ SIFATIYLA)
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Hukuk Mahkemesi’nce verilen 09/06/2016 tarih ve 2013/495-2016/431 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesinin davalı ... vekili tarafından istenildiği ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacılar vekili, davalı şirketin müdürü olan diğer davalının kötü yönetimi nedeniyle şirketi temsil yetkilerinin kısıtlanmasına ve davacı ... ile birlikte kullanılmasına, kararın ilgili Ticaret Müdürlüğünde tescil ve ilanına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı şahıs vekili, davalı şirketin sermayesinin 1.500,000,00 TL olduğunu, 27/07/2008 tarihinde şirket müdürü olarak atandığını, 24/03/2010 tarihinde davacılardan ... ile şirkete ait otel binasının kiralanması için sözleşme yapıldığını, bu sözleşmeye göre kiranın başlangıcının 01/04/2010 bitiş tarihinin ise 31/03/2025 olduğunu, bu kiralama karşılığında davacı ..."ün kiraya verenin Vergi Dairesi Müdürlüğüne geçmiş dönem borçlarını, SGK"ya olan prim borçlarını, ... Bankasına olan kredi borçlarını, ..."e ait olan borçlarını, ..."na olan borçlarını ödemeyi kabul ve taahhüt ettiğini, ancak bu taahhütlerin bir kısmını ..." ün yerine getirmediğini, bu borçların büyük kısmını kendisinin ödediğini, bu borçları ödemelerinin şirket olarak başarılı olduklarını gösterdiğini, aşırı borçlanmanın söz konusu olmadığını, söz konusu oteli ..." ün işletemediğini, bu nedenle zarar ettiğini açıklayarak davanın reddine karar verilmesini talep etmiştir.
Mahkemece, davalı şirketin ticari faaliyetine devam etmemesi ve taşınmazlarına haciz konulmuş olmasının, davalı müdürün hak ve yükümlülüklerini layıkıyla yerine getiremediğine delalet ettiği, bu nedenle davacıların davalarında haklı olduğu ve ... 630. maddesi uyarınca haklı sebebin varlığı nedeniyle temsil yetkisi bulunan davalı ..." ün temsil yetkisinin sınırlandırılmasına, temsil yetkisinin çift imza ile davacılardan ... ile kullanılmak üzere yönetim kuruluna ait olduğunun tespiti ile davanın kabulüne karar verilmiştir. Kararı, davalı şahıs vekili temyiz etmiştir.
Dava, limited şirket müdürünün yetkisinin sınırlandırılması istemine ilişkin olup hukuksal dayanağı ...’nın 630. maddesidir. Mahkemece, bilirkişi kurulundan ek rapor alınmak suretiyle anılan yasa maddesindeki koşulların oluştuğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de söz konusu bilirkişi kurulu kök raporunda davacı yanın iddialarını somutlaştırması, davalı savunmasının irdelenmesi gerektiği belirtilmiş, ek raporda ise şirketin gayrifaal olması nedeniyle kötü yönetildiğinin karine olarak kabul edilebileceği kanaati ileri sürülmüştür. Şirketin esasen gayrifaal durumda olduğu taraflar arasında uyuşmazlık konusu değildir. Davalı taraf, şirketin eski yönetici ve ortağı bulunan davacının, şirketle yaptığı sözleşme koşullarına uymaması nedeniyle bu durumun oluştuğunu, şirket borçlarının bir kısmının davacı yanca üstlenilmiş olmasına rağmen üstlenmenin gereğini yerine getirmediğini ve şirketi ekonomik açıdan zor duruma soktuğunu savunmuş olup, mahkemece bu savunma ile ilgili olarak herhangi bir araştırma ve değerlendirme cihetine gidilmeksizin hüküm tesisi, eksik inceleme ve değerlendirmeye dayalı olmakla, davalı yanın bu yöne ilişkin temyiz itirazının kabulü ile yerel mahkeme kararının davalı yararına bozulmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı ... vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, ödediği peşin temyiz harcının isteği halinde temyiz eden davalı ..."e iadesine, 17/10/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.