11. Hukuk Dairesi 2017/707 E. , 2018/6403 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ . HUKUK DAİRESİ
TÜRK MİLLETİ ADINA
Taraflar arasında görülen davada ... Bölge Adliye Mahkemesi . Hukuk Dairesi’nce verilen 12/12/2016 tarih ve 2016/13-2016/15 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 2014/50288 sayılı 30, 43/1 ve 35/6. sınıf ürün ve hizmetleri içeren "... 1976" ibareli marka tescil başvurusunun vasıf bildirici olması gerekçesiyle bir kısım mal ve hizmetler yönünden 556 sayılı KHK"nın 7/c maddesi uyarınca kısmen reddedildiğini, kararın kaldırılması istemiyle yapmış oldukları itirazın ... tarafından reddedildiğini, söz konusu marka başvurusunun kısmen reddedildiği 30. ve 43. sınıflarda belirtilen hizmetlerdeki kavramlara yakın bir ibare olmadığını, müvekkilinin yurtdışında yerleşik marka sahibi şirketin Türkiye temsilcisi olduğunu, anılan işaretin ikiyüzden fazla ülkede tescilinin bulunduğunu ileri sürerek davalı ... ..."nın 2015/M-4769 sayılı kararının iptali ile markanın yayınlanmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, kurum kararının usul ve yasaya uygun olduğunu savunmuştur.
İlk derece mahkemesince, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamı uyarınca "... " ibarelerinin sunulan hizmetin bulunduğu yeri tanımlayan sözcükler olduğu, "... 1976" ibaresinin de marka sunumunun ilk gerçekleştiği zamanı gösterdiği, bu ibarelerin gıda ürünleri ile ilgili mal ve hizmet sunan işletmelerin markalarında sıklıkla kullanıldığı, ortalama alıcıların anılan ibarelere işletmesel köken atfetmeyeceklerinden herhangi bir ayırt ediciliğinin bulunmadığı buna karşın başvuru kapsamında olup da reddedilen diğer mal ve hizmetler yönünden işaretin tanımlayıcı olmadığı, ayırt ediciliğinin bulunduğu gerekçesi ile davanın kısmen kabulüne, ... ..."nın 2015/M-4769 sayılı kararının; "kahve, kakao, kahve ve kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler, müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için kahve, kakao, kahve ve kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler, mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri, yiyecek ve içecek sağlanması hizmetleri" haricinde kalan mal ve hizmetler bakımından iptaline, sair yönden iptal isteminin reddine karar verilmiştir.
Taraf vekillerinin istinaf taleplerini inceleyen Bölge Adliye Mahkemesince, davacının marka başvurusuna konu işaretin esas unsuru olan "..." kelimesinin bu hizmet türüne yönelik cins, çeşit veya vasıf bildirir nitelikte olmadığı, bir bitkinin adının yiyecek içecek sağlanması hizmeti sunan bir işletmenin markası olması durumunda, ortalama bir tüketicinin o işletmenin bu bitkiden üretilen yiyecek veya içecekleri sunduğunu düşünemeyeceği gerekçesiyle davacı vekilinin bu sınıfa yönelik istinaf başvurunun kabulüne, ... 2. Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi"nin 28/09/2016 tarihli ve 2015/304-2016/292 sayılı kararının kaldırılarak, davanın kısmen kabulüne, ... ..."nın 2015/M-4769 sayılı kararının; "Kahve, kakao, kahve ve kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler, Müşterilerin malları elverişli bir şekilde görmesi ve satın alması için kahve, kakao, kahve ve kakao esaslı içecekler, çikolata esaslı içecekler, mallarının bir araya getirilmesi hizmetleri" haricinde kalan mal ve hizmetler bakımından iptaline, sair yönden iptal isteminin reddine, davalı ... vekilinin tüm istinaf başvurularının esas yönünden reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
İlk Derece Mahkemesince verilen karara yönelik olarak taraf vekillerince yapılan istinaf başvurusu üzerine HMK"nın 355 vd. maddeleri kapsamında yöntemince yapılan inceleme sonucunda Bölge Adliye Mahkemesi"nce esastan verilen nihai kararda, dosya kapsamına göre saptanan somut uyuşmazlık bakımından uygulanması gereken hukuk kurallarına aykırı bir yön olmadığı gibi HMK"nın 369/1. ve 371. maddelerinin uygulanmasını gerektirici nedenlerin de bulunmamasına göre usul ve yasaya uygun Bölge Adliye Mahkemesi kararının onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz istemlerinin reddi ile Bölge Adliye Mahkemesince verilen kararın HMK"nın 370/1. maddesi uyarınca ONANMASINA, HMK"nın 372. maddesi uyarınca işlem yapılmak üzere dava dosyasının Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, aşağıda yazılı bakiye 4,50 TL temyiz ilam harcının temyiz eden taraflardan ayrı ayrı alınmasına, 17/10/2018 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.