Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/8788
Karar No: 2020/1181

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2017/8788 Esas 2020/1181 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2017/8788 E.  ,  2020/1181 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R
    5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde gereğince yapılan kadastro çalışmalarında, ... köyü 109 ada 4 parsel sayılı 6373,77 m² yüzölçümlü taşınmaz, Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılarak, tutanağının beyanlar hanesinde, üzerindeki fındık ağaçlarının dava dışı ..."ya ait olduğu belirtilmiştir.
    Davacı ... Yönetimi, kadastro mahkemesine verdiği 16/07/2010 tarihli dilekçesinde; çekişmeli taşınmazın 1997 yılında kesinleşen orman sınırı içinde kaldığı iddiasıyla, orman niteliği ile Hazine adına tesciline karar verilmesini istemiş, mahkemece, davanın askı ilân süresinden sonra açıldığı gerekçesiyle görevsizlik kararı verilmiş, yargılamaya sulh hukuk mahkemesinde devam olunarak, çekişmeli taşınmazın kısmen eylemli orman olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne ve (4A) ile gösterilen 4125 m² bölümünün orman niteliğiyle Hazine adına tesciline, (4B) ile gösterilen bölümünün tesbit gibi tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmekle, bozulmuştur.
    Hükmüne uyulan 20. Hukuk Dairesinin 19/03/2013 gün ve 2012/14152 E. - 2013/2960 K. sayılı bozma kararında özetle; "Kural olarak kadastro tesbitine itiraz davalarında davalı sıfatı tesbit malikiyle birlikte var ise beyanlar hanesinde yararına şerh yazılan kişi ya da kişilere aittir. Çekişmeli taşınmazın beyanlar hanesinde ... lehine şerh verildiği anlaşılmaktadır. O halde, davanın niteliğine göre, şerh sahibi ... davaya dahil edilerek taraf oluşturulup savunma ve delileri de sorulduktan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekir.
    Kabule göre de, mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verildiği halde, reddolunan bölüm hakkında da tescil hükmü kurularak mükerrer sicil oluşturulmuş olması doğru değildir" denilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyulduktan sonra, davanın kısmen kabulüne, 109 ada 4 sayılı parselin eylemli orman durumunda bulunan (A) harfi ile işaretli 4125 m² bölümünün orman niteliğiyle Hazine adına tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... vekili tarafından temyiz edilmekle Yargıtay 20. Hukuk Dairesinin 10.03.2015 tarih 2014/8794 E. - 2015/1371K. sayılı kararıyla bozulmuştur. Hükmüne uyulan bozma kararında özetle: "Mahkemece, kesinleşen 2/B madde uygulamasına ilişkin harita incelenmek suretiyle, tamamının 2/B sahasında kaldığı, ancak, (A) harfi ile işaretli bölümünün eylemli orman; (B) harfli bölümünün ise fındıklık olduğu gerekçesiyle hüküm kurulmuş ise de; keşif sırasında tutanağa geçirilen mahkeme gözleminde yalnızca fındık ağaçlarından sözedilmiş, eylemli durumu gösteren bir harita, fotoğraf dosyaya konulmamış, taşınmazın mevcut durumunu gösteren yakın tarihli resmi belgelere göre araştırma yapılmamış, ziraat uzmanından da bu konularda rapor alınmamıştır.
    O halde; mahkemece, yöreye ait en yeni tarihli memleket haritası, hava fotoğrafları, ortofoto haritaları getirtilip, önceki bilirkişiler dışında halen Tarım ve Orman Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman mühendisi ve bir fen elemanı marifetiyle yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, çekişmeli taşınmaz ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazın eylemli durumunun bu belgelerde ne şekilde gösterildiği dosyaya yansıtılmalı, toprak yapısı, bitki örtüsü ve çevresi incelenmeli; keşifte, hakim gözetiminde, taşınmazın dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli; yukarıda değinilen diğer belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritası ve hava fotoğraflarının ölçeği kadastro paftası ölçeğine çevrildikten sonra, komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalı, ziraat uzmanına taşınmazın bitki örtüsü, toprak yapısı, üzerindeki orman ağaçlarının ve fındık ağaçlarının sayısı, yaşı, taşınmazdaki dağılımı, kapalılık oranını gösteren bilimsel verilere dayalı rapor hazırlattırılmalı, bundan sonra oluşacak sonuca göre karar verilmelidir." denilmiştir.
    Mahkemece bozma kararına uyularak yapılan yargılama sonunda;
    Davanın kısmen kabulüne,
    13/05/2016 tarihli ziraat bilirkişi ve 24/05/2016 havale tarihli fen ve orman bilirkişi raporlarında (B) harfi ile gösterilen 4282,36 m²"lik kısmın ifraz edilerek, orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş, hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava dilekçesindeki açıklamaya göre dava, 3402 sayılı Kanuna eklenen Ek 4. madde gereğince yapılan kullanım kadastro tesbitine itiraza ilişkindir.
    Mahkemece davanın kabulü ile bilirkişi raporunda (B) harfi ile gösterilen kısmının orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiş ise de kararda, hüküm ile gerekçe bölümü çelişkilidir.
    Adil yargılanma hakkı Anayasamızın 36/1. maddesinde ve Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi"nin 6. maddesinde düzenlenmiştir. Avrupa İnsan Hakları Mahkemesinin bazı kararları ile Anayasa Mahkemesinin bireysel başvuruya ilişkin bazı kararlarında gerekçeli karar hakkının adil yargılanma hakkının somut görünümlerinden olduğu belirtilmiştir. Anayasa"nın 141/3. maddesine göre bütün mahkemelerin her türlü kararları gerekçeli olarak yazılır. Adil yargılanma hakkının sağlanması kapsamında kararların gerekçeli olmasıyla ilgili kamu düzenine ilişkin hükümlere 6100 sayılı HMK"da da yer verilmiştir. HMK"nın 297. maddeye göre hükümde tarafların iddia ve savunmalarının özetini, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususları, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan delilleri, delillerin tartışılması ve değerlendirilmesini, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukukî sebepleri yer almalı ve sonuç kısmında da taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir. HMK"nın 298/2. maddede ise gerekçeli karar, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamaz hükmü mevcuttur.
    HGK"nın 24.02.2010 tarihli 2010/1-86 Esas, ve 2010-108 Karar sayılı kararında da belirtildiği üzere; "yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olmasının gerekliliği kadar; kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir. Zira, tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay"ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usûlüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur."
    Gerekçeli karar ile hüküm fıkrasının çelişkili olması halinde kanuna uygun biçimde, gerekçeyi içeren bir hüküm olduğundan söz edilemez. Kararın gerekçesi ile hüküm fıkrası ve kısa karar arasında çelişki yaratılması; yukarıda açıklanan ve Anayasa ile teminat altına alınan yargılamanın açıklığı, adil yargılanma hakkı prensibine ve kararların gerekçeli olması gerektiğine dair Anayasa ve kanun hükümlerine de açıkça aykırı olacaktır.
    Somut olayda; gerekçe bölümünde (B) harfi ile gösterilen kısmı üzerinde fındık meyvelerinin bulunduğu ve kültür arazi olduğu açıklandıktan sonra bu bölümün orman vasfıyla Hazine adına tesciline karar verilmiştir.
    Açıklanan hususlar gözetilmeksizin yazılı biçimde hüküm kurulması usul ve kanuna aykırıdır.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davalı Hazinenin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına 04/03/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi