Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/8340
Karar No: 2019/3567
Karar Tarihi: 09.05.2019

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2016/8340 Esas 2019/3567 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davanın konusu tapu iptali ve tescili istemi üzerinedir. Çekişmeli taşınmazın bir bölümünün tapu kaydı iptal edilerek davacı adına tescili kararlaştırılmıştır. Ancak, mahkemece yeterli araştırma ve inceleme yapılmadığı belirtilmiştir. Ham toprak vasfıyla Hazine adına tescil edilen taşınmaz ile ilgili tarihlerde çekilmiş hava fotoğrafları, tutanak örnekleri ve dayanaklar incelenerek taşınmazın kime ait olduğu, zilyetliğin başlangıcı ve sürdürülüş biçimi, kullanım durumu ve toprak yapısı gibi konular açıklığa kavuşturulmalıdır. Kadastro Kanunu'nun 20. maddesi gereğince tapu kaydının haritası uygulamaya konulmalı veya yerel bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmelidir. Bu şekilde deliller birlikte değerlendirilerek yeni bir karar verilmelidir. Mahkeme kararı bozulmuştur.
Kanun Maddeleri: 3402 sayılı Kadastro Kanunu'nun 20. maddesi.
16. Hukuk Dairesi         2016/8340 E.  ,  2019/3567 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
    DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sonucu ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 136 ada 45 parsel sayılı 10.515,28 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu belirtilerek ham toprak vasfıyla Hazine adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., irsen intikal, taksim, tapu kaydı ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazın fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 5.994,63 metrekare yüzölçümündeki bölümün tapu kaydının iptali ile davacı ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacı lehine zilyetlikle mülk edinme koşullarının oluştuğu kabul edilmek suretiyle davanın kabulüne dair yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de; yapılan araştırma, inceleme ve uygulama karar için yeterli bulunmamaktadır. Davacı ..., tescil ilamı ile oluşan tapu kaydına ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak dava açmıştır. Tescil ilamının oluşumuna esas dava dosyası getirtilip krokisi mahalline yeterli şekilde uygulanıp kapsamı belirlenmemiş, uygulamada komşu parsel tutanak ve dayanaklarından yararlanılmamış, zilyetlik araştırması yapılırken taşınmazların niteliğinin belirlenmesinde esaslı unsur olan hava fotoğraflarından yararlanılmamış, soyut nitelikteki yerel bilirkişi ve tanık anlatımları ile taşınmazların kullanım durumlarını ve toprak yapılarını açıklama bakımından yetersiz, denetime elverişli olmayan zirai bilirkişi raporuna dayanarak karar verilmiştir. Hal böyle olunca; doğru sonuca ulaşılabilmesi için öncelikle, tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesi en az üç ayrı zaman dilimine ait stereoskopik hava fotoğrafları Harita Genel Komutanlığından tarihleri açıkça yazılmak suretiyle istenmeli, davacının tutunduğu tapu kaydı tesisinden itibaren tüm tedavülleri, revizyon gördüğü taşınmazların tutanak örnekleri, haritaları ve dayanağı olan belgeler ile tapu kaydının tesisine esas alınan ilamın dava dosyasının mahkemesinden getirtilmeli, dava konusu taşınmaza komşu taşınmazların tutanak örnekleri oluşumundan itibaren dayanakları olan kayıtlar getirtilerek dosya tamamlandıktan sonra; yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, davada yararı bulunmayan şahıslar arasından seçilecek yerel bilirkişilerle; taraf tanıkları, üç kişilik ziraat mühendisi bilirkişi kurulu, fen bilirkişisi, jeodezi ve fotogrametri mühendisinden oluşacak bilirkişi heyeti aracılığıyla yapılacak keşifte; davacının dayandığı tapu kaydı ve haritası uygulanıp kapsamı 3402 sayılı Kadastro Kanunu"nun 20. maddesi gereğince haritasına göre belirlenmeli, tapu kaydının haritasının uygulama kabiliyetinin bulunmaması durumunda ise sınırlarının yerel bilirkişilerce zeminde tek tek gösterilmesi istenilmeli, bilirkişilerin gösteremediği hudutların tespiti için davacı tarafa tanık dinletme imkanı sağlanmalı, tapu kaydı dava dışı taşınmazlara revizyon görmüş ise, kaydın, revizyon gördüğü taşınmazları bir arada kapsayıp kapsamadığı hususu yöntemince açıklığa kavuşturulmalı, tapu kaydı kapsamı dışında kaldığının tespiti halinde ise usulünce zilyetlik araştırması yapılmalı, bu kapsamda, belirtilen tarihlerde çekilmiş stereoskopik çift hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle jeodezi ve fotogrametri mühendisine inceleme yaptırılarak; çekişme konusu taşınmazlar hava fotoğraflarında gösterilmeli, bu yerlerin önceki ve şimdiki niteliğinin, arazinin ekonomik amacına uygun olarak tarım arazisi niteliğiyle kullanılıp kullanılmadığı, imar-ihyaya muhtaç olup olmadığı ve zilyetliğine ne zaman başlanıldığının belirlenmesine çalışılmalı, yerel bilirkişi ve tanıklardan taşınmazların kime ait olduğu, öncesinde kim tarafından kullanıldığı, kimden kime ne şekilde intikal ettiği, öncesinin ne olduğu, taşınmazlar üzerindeki zilyetliğin başlangıcı, sürdürülüş biçimi, öncesinde tarla olarak kullanılıp kullanılmadığı etraflıca sorulup maddi olaylara dayalı olarak açıklattırılmalı, ziraat bilirkişi kurulundan da, taşınmazın toprak yapısı, bitki örtüsü, kullanım durumu ile ilgili komşu taşınmazlarla mukayeseli olarak ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, teknik bilirkişiye uygulanan tapu kaydının kapsadığı alanı gösterir ve keşfi takibe imkan verir ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmelidir. Mahkemece açıklanan hususlar göz önüne alınmaksızın eksik inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09.05.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi