Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/6464
Karar No: 2018/2055
Karar Tarihi: 07.02.2018

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2017/6464 Esas 2018/2055 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davalı işveren, işe iade davasının kabul edilmesi üzerine süresi içinde işe başlatma talebinde bulunulması sonucu işe başlatılmadığı gerekçesiyle dava açan işçiye işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti ödemeleri yapmış, fakat hesaplama sırasında 2011 ve 2012 Mart zamlarının yansıtılmadığını belirtmiştir. Ayrıca, her ay ödenen sigara, hayat sigortası ve özel sağlık sigortası bedellerinin dört aylık bedelleri ile yol ve yemek ücretinin dört aylık kısmının, dört ayda bir ödenen prim alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir. Mahkeme, davanın kısmen kabulüne karar vermiştir. Ancak, hüküm fıkrası ile gerekçe arasındaki çelişki nedeniyle karar temyiz edilmiştir. Yargıtay ise, çelişki giderilerek talep edilen tüm alacaklar yönünden ayrı ayrı hüküm kurulması gerektiğini belirtmiş ve hükmü bozmuştur.
Kanun Maddeleri:
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 297. maddesi: Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur.
- 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 298. maddesi: Hüküm fıkrası ile gerekçe arasındaki çelişki olması bozma sebebidir.
22. Hukuk Dairesi         2017/6464 E.  ,  2018/2055 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili, müvekkilinin açtığı işe iade davasında verilen kabul kararının onanmasından sonra, süresi içerisinde işe başlatılma talebinde bulunulduğunu, işe başlatılmayarak işe başlatmama tazminatı ve boşta geçen süre ücreti ödemesi yapıldığını, ancak hesaplama sırasında belirlenen ücretlere 2011 ve 2012 Mart zamlarının yansıtılmadığını belirterek bu sebeple oluşan fark alacaklarını; her ay ödenen sigara, hayat sigortası ve özel sağlık sigortasının dört aylık bedelleri ile yol ve yemek ücretinin dört aylık kısmının, dört ayda bir ödenen prim alacağının hüküm altına alınmasını talep etmiştir.
    Davalı vekili, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, süresi içerisinde davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 297. maddesi gereğince hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi zorunludur. Bu biçim yargıda açıklık ve netlik prensibinin gereğidir. Aksi hal, hükmün infazında zorluklara ve tereddütlere, yargılamanın ve davaların gereksiz yere uzamasına, davanın tarafı bulunan kişi ve kurumların mağduriyetlerine sebebiyet verecek ve Kamu düzeni ve barışını olumsuz yönde etkileyecektir.
    10.04.1992 gün ve 1991/7 esas 1992/4 karar sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı ve 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 298. maddesi uyarınca hüküm fıkrası ile gerekçe arasındaki çelişki olması bozma sebebidir.
    Mahkeme gerekçesinde önce,davacının boşta geçen dört aylık süreye ilişkin prim alacaklısı olmadığı açıklanmıştır. Bununla birlikte devamında, dava ve ıslah dilekçisinde talep edilen miktarlara göre, yol yardımına hak kazanmadığı açıklanarak hüküm kurulmuştur. Bu şekilde prim alacağı konusunda gerekçenin kendi içinde ve gerekçe ile hüküm fıkrası arasında çelişki oluştuğu anlaşılmaktadır.
    Bu çelişki giderilerek talep edilen tüm alacaklar yönünden her biri için ayrı ayrı hüküm kurulması gerekirken kabul ve ret edilen alacaklar açıklanmaksızın ve hepsi yönünden toplam miktara göre karar verilmesi hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan sebepten BOZULMASINA, bozma sebebine göre sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 07.02.2018 gününde oybirliği ile hüküm kuruldu.




    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi