14. Ceza Dairesi 2018/4943 E. , 2018/5395 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı, kişiyi hürriyetinden yoksun kılma, tehdit (mağdur ..."na karşı), basit cinsel saldırı, şantaj (mağdure ..."e karşı)
HÜKÜM : Mahkumiyet
İlk derece mahkemesince verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelendi.
Dosyada mevcut adli sicil kayıtlarına göre, sanık hakkında koşulları oluştuğu halde 5237 sayılı TCK"nın 58. maddesinin uygulanmaması aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır.
Sanığın duruşmalı inceleme talebinin temyiz süresinden sonra olduğu anlaşılmakla, 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 318. maddesi uyarınca reddiyle, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü:
Sanık hakkında mağdure ...’ e yönelik basit cinsel saldırı ve şantaj, mağdure ...’ na yönelik kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve tehdit suçlarından kurulan hükümlerinin temyiz incelemesinde;
Delillerle iddia ve savunma; duruşma göz önünde tutularak tahlil ve takdir edilmiş, sübutu kabul olunan fiillerin unsurlarına uygun şekilde tavsif ve tatbikatları yapılmış bulunduğundan, sanık müdafiin yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddiyle hükümlerin oyçokluğu ile ONANMASINA,
Sanık hakkında mağdure ...’na yönelik beden veya ruh sağlığını bozacak şekilde nitelikli cinsel saldırı suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesine gelince;
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma ve kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine,
Ancak;
Sanık hakkında, TCK"nın 102/2., TCK 102/3-d maddesi uyarınca belirlenen 10 yıl 6 ay hapis cezası verilmesinin ardından, olay nedeniyle mağdurenin ruh sağlığının bozulmasından dolayı aynı Kanunun 102/5. maddesi ile cezası belirlenip, teselsül nedeniyle 102/3-d. maddesine göre tayin edilen temel ceza üzerinden 43/1. madde ile 1/4 oranında yapılan arttırım sonucunda
bulunan 2 yıl 7 ay 15 günün 102/5. maddesi ile belirlenen cezaya ilavesiyle sanığa verilecek ceza miktarının belirlenmesi gerekirken yazılı şekilde uygulama yapılarak fazla ceza tayini,
Bozmayı gerektirmiş, sanık müdafiin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 24.09.2018 tarihinde sübut yönünden üyeler ... ve ...’in karşı oyları ve oyçokluğuyla, sair hususlarda oybirliğiyle karar verildi.
KARŞI OY
Sanığın mağdure ..."ye yönelik tehdit, nitelikli cinsel saldırı ve kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve mağdure Yeşim"e yönelik basit cinsel saldırı ve şantaj suçlarından mahkumiyetlerine yönelik dosyanın incelenmesinde;
Sanığın mağdureler ile arkadaş olduğu, mağdure ... ile intikalden evvel rızaen cinsel ilişkide bulundukları, mağdurenin sanıktan iş bulmasını istediği, ayrıca borç para istediği, sanığın para vermeyi kabul etmemesi üzerine telefonda ayrıldıkları, 10 gün sonra mağdurenin yeniden sanığı arayarak borç istediği, sanığın buluşma teklif ettiği, birlikte sanığın evine gittikleri ve burada ve birkaç kez cinsel ilişkiye girdikleri, mağdurenin bu son ilişkilerin bıçak zoruyla ve kendisini bağlayarak gerçekleştiğini iddia ettiği; mağdure Yeşim"inde sanığın zorla cinsel saldırıda bulunduğunu ve tehdit ettiğini iddia etmişse de;
Sanığın, aksi kanıtlanmayan savunması ve tüm dosya kapsamına göre; mağdure ... ile sanık arasında bir süredir devam eden arkadaşlık ve cinsel ilişki bulunması, sanığın şikayete konu olayda evin kapısını kilitlememesi, mağdurenin istediği zaman evden ayrılma imkanı var iken en azından sanığın uyuduğu sırada kaçma imkanı var iken böyle bir girişiminin bulunmaması, sabahleyin başının ağrıdığını söylemesi üzerine sanığın kapıyı kilitlemeden ilaç almak üzere eczaneye gitmiş olması, bu hususların bizzat mağdurenin beyanları ile de doğrulanması, mağdurenin boyun, gögüs ve vücudundaki küçük yaralanmaların sert cinsel ilişki ile de meydana gelmiş olabileceği, kaldı ki mağdurenin olay akşamı eve geldikten sonra para
istemesi üzerine sanığın vermeyeceğini beyan ettiği ve bunun üzerine mağdurenin kendisini etrafa çarparak zarar vermesi üzerine sanığın zarar vermeyi engelleyici şekilde mağdureyi bir süre bağladığını ve sakinleşince çözdüğünü kabul etmesi, çözdükten sonra mağdurenin saatlerce kaçma imkanı bulunmasına rağmen bu yönde herhangi bir girişiminin olmaması, mağdurenin iddiasının aksine kesilen kıyafetlerinin ele geçirilememesi;
Mağdure ..."in sanıkla arkadaşlığını kabul etmesi, cinsel saldırı iddiasının arkasından herhangi bir şikayetinin ve başvurusunun bulunmaması, sanığın..."e çektiği mesajları..."in kendisinden telefon istemesi üzerine gönderdiği yönündeki savunması bu ve diğer savunmaları doğrular şekildeki mağdure ... beyanları;
Birlikte değerlendirildiğinde sanığın her iki mağdure ile arkadaş olduğu ve rıza en cinsel ilişkiye girdikleri, mağdurelerin iddialarını destekleyen sanığın cezalandırılmasını gerektirir güç ve nitelikli delil bulunmadığı ve sanığın savunmasına itibar edilmesi gerektiği kanaatinde olduğumuzdan, sanık hakkında verilen mahkumiyet hükümlerinin esastan bozulmasına karar verilmesi gerekirken, bir kısım mahkumiyetlerin onanması, subut kabul edilerek mağdure ..."ye yönelik nitelikli cinsel saldırı suçundan hüküm kurulurken kanun maddelerinin yanlış sırayla tatbik edilmiş olması gerekçesiyle bozulması yönündeki sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyoruz.