10. Hukuk Dairesi 2020/1079 E. , 2020/7520 K.
"İçtihat Metni"
Mahkemesi :İş Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtilen gerekçelerle davanın ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum vekili, davalı ... Sigorta A.Ş. ve davalı ...Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Mahkemece, davalı şirket yönünden açılan “davanın ve birleşen davanın kısmen kabulü ile,
1-Dosyadaki temyiz kapsam ve nedenlerine göre, davacı Kurum vekili, davalı ... A.Ş. vekili ve davalı ...Ş. vekili tarafından aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
2-Sigortalı ... 25/09/2009 tarihinde geçirdiği trafik iş kazası sonucunda vefat etmesi nedeni ile hak sahiplerine bağlanan 90.436,86 TL peşin sermaye değerli gelirin 5510 sayılı Yasanın 21. maddesinin 4. fıkrası uyarınca 3. kişilerden ancak yarısının talep edilebileceği hükmü uyarınca 45.218,43 TL ilk peşin sigorta Değerinin onay tarihi olan 14/10/2010 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalı ... ve birleşen davalı ... şirketlerinden müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacı kuruma verilmesine, birlişen davalı ... şirketlerinin sorumluluğunun sigorta poliçe miktarı ile sınırlandırılmasına,
2-Davacının fazlaya ilişkin taleplerinin reddine,” karar verilmiştir.
Rücu davalarında faiz başlangıcı, gelir ve aylıklar yönünden, gelir veya aylığın kurumun yetkili organınca onaylandığı, diğer ödemeler yönünden ise ödeme tarihidir. Bu nedenle bağlanan aylıklar yönünden onay tarihi esas alınarak faize hükmetmek gerekir, ancak sigorta şirketleri yönünden, 2918 sayılı Kanun"un 99. maddesinde, sigortacıların, hak sahibinin kaza veya zarara ilişkin tespit tutanağını veya bilirkişi raporunu, sigortacının merkez veya kuruluşlarından birine ilettiği tarihten itibaren 8 iş günü içinde zorunlu mali sorumluluk sigortası sınırları içinde kalan tutarları hak sahibine ödemek zorunda oldukları belirtilmiş olup, bu tür rücu davalarında sigorta şirketleri yönünden faiz başlangıcına karşılık gelen temerrüt tarihinin belirlenmesi gerekmektedir. Kurumca şirkete başvurulmasına karşın 8 iş günü içerisinde ödeme yapılmadığı takdirde, anılan sürenin sonunda temerrüt olgusu gerçekleşeceğinden faiz başlangıcı 9. güne karşılık gelen tarih olarak kabul edilmeli, başvuru yapılmaması veya gerekli belgeler eklenmeksizin başvurulması durumunda ise şirketin temerrüdünden söz edilemeyeceğinden, faiz başlangıcı olarak icra takip günü, takip yapılmaksızın dava açılması durumunda dava tarihi ve ıslah yapılmış ise ıslah ile talep edilen kısım yönünden ıslah tarihi esas alınmalıdır.
Yukarıda belirtilen açıklamalar ışığında; mahkemece, hükmü temyiz eden sigorta şirketi yönünden faiz başlangıcı olarak dava tarihinin esas alınması gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
Ne var ki, bu konuların düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hüküm bozulmamalı, 01.10.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunu"nun 438. maddesi gereğince düzeltilerek onanmalıdır.
SONUÇ: Hükmün 1. fıkrasında yazılan “...davalı ... ve birleşen davalı ... şirketlerinden...” ibaresinin yerine “ ...davalı ...’dan ve dava tarihi olan 19.06.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiz ile birlikte birleşen davalı ...Ş. ile birleşen davalı ... Sigorta AŞ.’den...” yazılmasına ve kararın bu şekliyle DÜZELTİLEREK ONANMASINA,temyiz harcının istek halinde ... ve Groupama Sigorta A.Ş."ne iadesine, 23.12.2020 gününde oybirliğiyle karar verildi.