Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/13853
Karar No: 2015/1487
Karar Tarihi: 27.01.2015

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/13853 Esas 2015/1487 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2014/13853 E.  ,  2015/1487 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL 22. ASLİYE TİCARET MAHKEMESİ
    TARİHİ : 30/12/2013
    NUMARASI : 2011/404-2013/332

    Taraflar arasında görülen tazminat davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiştir. Hükmün duruşmalı olarak incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen 27.01.2015 tarihli duruşma günü için yapılan tebligat üzerine temyiz edenlerden davacı vekili Av. S.. K.. ile davalı vekili Av. N.. .. geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı vekili dilekçesinde; müvekkili şirketin, imzaladığı 29.04.2008 tarihli sözleşme uyarınca davalı dağıtım şirketinin elektrik (sanayi) abonesi olduğunu, aboneliğin ait olduğu Silivri"deki fabrikada 17.09.2009 yılından bu yana sıklıkla elektrik kesintilerine ve voltaj dalgalanmalarına maruz kalındığını, bu durumun üretimin sık sık durmasına, verimliliğin azalmasına, iş gücü ve zaman kaybına sebep olduğunu, ayrıca üretimi yapılan bir kısım malların bozulduğu gibi fabrikada yer alan birçok makinenin arızalandığını, elektrik enerjisi ihtiyacını karşılayabilmek için müvekkilinin uzun süre jeneratör çalıştırmak durumunda kaldığını, bunun da yüksek miktarda mazot tüketimine sebep olduğunu, 01.03.2011 tarihinde elektrik kesintileri ve voltaj dalgalanmaları nedeniyle fabrikada büyük bir yangının meydana geldiğini ve bu yangın nedeniyle çok ciddi maddi hasarın oluştuğunu, bu hususlarda davalı dağıtım şirketine ve Enerji Piyasası Düzenleme Kurumuna yapılan başvuruların ise sonuç vermediğini ileri sürerek; fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak üzere, şimdilik 100.000 maddi tazminatın dava tarihinden itibaren işletilecek ticari avans faizi ile davalıdan tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalı vekili cevap dilekçesinde; müvekkili şirketin, “Elektrik Piyasasında Dağıtım Sisteminde Sunulan Elektrik Enerjisinin Tedarik Sürekliliği, Ticari ve Teknik Kalitesi Hakkında Yönetmelik” hükümlerine uygun olarak abonesi olan davacı şirkete enerji verdiğini, davacı şirketçe bildirilen kesintilerin aboneye ait iç tesisata bağlanan enerji analizörü ile belirlendiğini, bu sistemin abonenin iç tesisatında meydana gelen arızaları da elektrik kesintisi olarak kaydettiğini, bir kısım kesintilerin ise önceden ilan edilen programlı kesintiler olduğunu, ayrıca aynı bölgede bir çok fabrika bulunmasına rağmen voltaj dalgalanması ile ilgili şikayet alınmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
    Mahkemece; aldırılan bilirkişi raporları ile yangının davacı şirketin sorumluluğunda olan iç tesisattan kaynaklandığı, davalı dağıtım şirketinin bu alana müdahale edemeyeceği için sorumlu olmadığı, diğer istemler yönünden ise davacının talep edebileceği tazminat miktarının; elektrik kesintilerinden dolayı yönetmeliğe göre TÜFE oranında güncellenerek hesaplanan 9.397,72 TL, jeneratör kullanımından dolayı güncel fiyatlar üzerinden hesaplanan mazot tüketim bedeli 26.628,22 TL, TÜFE oranında güncellenmiş mamüllerdeki fire bedellerinin 17.019,46 TL ve arızalanan parça ve malzeme bedeli 7.832,33 TL olmak üzere toplam 60.877,73 TL olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne, 60.877,73 TL" nin dava tarihinden itibaren işleyecek değişebilir oranda avans faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
    Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacı tarafın tüm, davalı tarafın ise sair temyiz itirazları yerinde değildir.
    Bilindiği üzere zarar, malvarlığında meydana gelen bir azalmayı veya eksilmeyi ifade eder. Bu eksilme, zarar görenin zarar verici eylemden sonra malvarlığının gösterdiği durum ile bu olay meydana gelmeseydi göstereceği durum arasındaki farktan ibarettir. Nitekim, tazminatın amacı da, malvarlığındaki eksilmenin giderilmesi ve onun eski duruma getirilmesinin sağlanmasıdır. Şu halde, zarar kapsamının hesap ve belirlenmesinde zarar verici olayın gerçekleştiği tarih gözönünde tutulmalıdır.
    Hükme esas alınan bilirkişi raporunda ise; mazot tüketim bedeli ile arızalanan parça ve malzeme bedelinin, rapor tarihine yakın tarihlerdeki birim değerler ile döviz kurları esas alınarak hesaplandığı, ürün fire bedelinin ise zarar verici elektrik kesintilerinin gerçekleştiği tarihteki değerlere göre hesaplandıği ve rapor tarihindeki TÜFE endeksi esas alınarak güncellenmek suretiyle belirlendiği, bu haliyle tazminatın kapsamını belirleyen raporun hüküm vermeye yeterli olmadığı anlaşılmıştır.
    Kabule göre de, rapor tarihindeki değerler ile bu tarihteki TÜFE endeksi esas alınarak belirlenen tazminat kalemlerine, dava tarihinden itibaren faiz yürütülmesine karar verilmesi de doğru görülmemiştir.
    Bu durumda, mahkemece; dava dosyasının önceki bilirkişi heyetine verilerek, tazminat kalemleri olan mazot tüketim bedeli, ürün fire bedeli ile arızalanan parça ve malzeme bedelinin, zarar verici elektrik kesintilerinin gerçekleştiği tarihteki değerler esas alınmak suretiyle belirlenmesinin istenilmesi ve sonrasında ulaşılacak sonuç uyarınca hüküm tesis edilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile hazırlanan raporun esas alınması suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA, Yargıtay duruşmasında vekilleri ile temsil edilen her iki taraf için duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi hükümlerine göre takdir edilen 1.100 TL vekalet ücretinin; davacıdan alınıp davalıya, davalıdan alınıp davacıya verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz eden davalı tarafa iadesine, 27.01.2015 gününde oybirliği ile karar verildi.








    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi