
Esas No: 2016/19845
Karar No: 2017/2680
Karar Tarihi: 03.04.2017
Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2016/19845 Esas 2017/2680 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, yetim aylığının kesilmesine ilişkin Kurum işleminin iptaliyle, kesilen yetim aylığının yeniden bağlanmasına, biriken aylıkların faiziyle tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, 5510 sayılı Kanunun 56/2 fıkrası uyarınca kesilen ölüm aylığının kesilme tarihi itibarıyla yeniden bağlanması gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 14.05.2003 kesinleşme tarihli karar ile eşinden boşandığı, 10.05.1997 tarihinde yaşamını yitiren sigortalı babası üzerinden hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla 06.06.2003 tarihinde ölüm aylığı bağlanması için Kuruma başvurduğu, Kurum kontrol memurunun 03.03.2011 tarihinde düzenlediği raporda, davacının boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığının belirlendiği gerekçesiyle 01.10.2008 tarihi itibariyle aylığın kesilerek, 01.10.2008- 16.05.2011 tarihleri arasında yersiz ödendiği ileri sürülen aylıklar yönünden borç tahakkuk işleminin tesis edildiği, anlaşılmıştır.
Davanın yasal dayanağı 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunun 56. maddesidir. 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanununun 59/2. maddesinde “Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarının görevleri sırasında tespit ettikleri Kurum alacağını doğuran olay ve bu olaya ilişkin işlemler, yemin hariç her türlü delile dayandırılabilir. Bunlar tarafından düzenlenen tutanaklar aksi sabit oluncaya kadar geçerlidir.” hükmü yer almaktadır.
Somut olayda, 03.03.2011 tarihli SGK Kontrol Memuru Raporunda emniyet müdürlüğünce yapılan araştırmada birlikte ikamet ettikleri,davacının boşandığı eşi İhsan Uğur"un çalışmak için Kuzey Irak"a gidip geldiği ve gün itibariyle adreste bulunduğunun tespit edildiğinin belirtildiği, İlçe Seçim Kurulu ve İlçe Nüfus Müdürlüğünden gelen yazılardan davacı ile eşinin boşandıktan sonra aynı sokakta 30 ve 34 numaralı adreste yan yana ikamet etmeye devam ediyor olduklarının anlaşıldığı ,kolluk araştırması ve tanık beyanları ile de bu hususun sabit olduğu göz önüne alındığında denetim raporunun aksinin somut ve kesin delillerle ispat edilemediği görülmektedir.
Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulduğunda; davanın reddi gerekirken mahkemece davanın kabulüne karar verilmesi; usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 03.04.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.