Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
Alacaklı banka tarafından borçlu aleyhine kredi kartı alacaklarının tahsili için genel haciz yolu ile takibe geçilmiş olup, borçluya ihtar tebliği gerçekleştirilmiştir. Borçlu tarafından hesap özetine itiraz edilmediğine göre, İİK.nun 68-b/3. maddesi gereğince "kredi sözleşmeleri ve bunlarla ilgili süresinde itiraz edilmemiş hesap özetleri ile ihtarnameler ve krediyi kullandıran tarafından usulüne uygun düzenlenmiş diğer belge ve makbuzlar bu kanunun 68. maddesinin 1. fıkrasında belirtilen belgelerden sayılırlar."Bu durumda kredi kartı sözleşmesine dayalı mevcut takipte, takip borçlusu ........................... vekilinin "dosyaya konu borcun tamamına, faize ve ferilerine" itiraz ettiği anlaşılmakla yukarıda belirtilen yasal düzenleme kapsamında itirazın kaldırılması isteminin kabulü yerindedir. Ancak, İİK.nun 68/7. maddesi uyarınca "itirazın kaldırılması talebinin esasa ilişkin nedenlerle kabulü halinde borçlu, talebin aynı nedenlerle reddi halinde ise alacaklı, diğer tarafın talebi üzerine yüzde kırktan aşağı olmamak üzere tazminata mahkum edilir." düzenlemesine rağmen mahkemece alacaklı lehine inkar tazminatına hükmedilmesi gerekirken, mevcut itirazın içeriğine uygun düşmeyen şekilde ve asıl alacağa itiraz edilmediğinden" bahisle bu istemin reddi isabetsizdir.
SONUÇ  : Alacaklı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 17.07.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.