(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi 2016/24606 E. , 2020/1890 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı şirkette 27.10.2002 tarihinden 01.07.2013 tarihine kadar önce muhasebe bölümünde sonra iade ve mal kabul bölümlerinde eleman olarak çalıştığını, davalı şirket tarafından depo sayımlarının yapılması sonrasında açık tespit edildiğinde davacı ve iki arkadaşının işyerinden uzaklaştırıldığı, iş akitlerine son verildiği hususunun önce sözlü daha sonra çekilen ihtarda 04.05.2013 – 05.05.2013 tarihlerinde yapılan sayımlarda stokta 265.052,00 TL açık çıktığı, görevinin gerektirdiği dikkat ve özeni göstermemesi nedeni ile iş akdine son verildiğinin bildirildiğini, işveren tarafından aylık kotaların doldurulması amacı ile depoya girmeyen ürünler ile ilgili fatura kesilmesi malların daha sonra depoya girilmesi işlemlerinin yapılması sebebi ile bu açığın çıkmış olabileceği, bu miktardaki malın depodan fiziken çıkarılmasının mümkün olmadığı, ilgili personelin izinde olduğu, davacının vekaleten görev yaptığı dönemde açık çıktığı, bundan davacının sorumlu tutulmasının mümkün olmadığı, fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla TL kıdem ve ihbar tazminatı, fazla çalışma alacağı, yıllık izin ücreti, ikramiye alacaklarının faizleri ile birlikte davalıdan tahsilinin talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili, davanın reddini savunmuştur.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece toplanan deliller ve tüm dosya kapsamıyla birlikte davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davalı vekili temyiz etmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2–Taraflar arasında iş sözleşmesinin feshinin haklı olup olmadığı uyuşmazlık konusudur.
Somut olayda, 21.05.2013 tarihinde davacının yazılı savunmasının alındığı ve 03.06.2013 tarihli disiplin kurulu kararı ile 04.05.2013 – 05.05.2013 tarihlerinde depo stok sayım sonucu stoklarda 265.052,00 TL fark çıktığı gerekçesiyle depo stok görevlisi olarak çalışan davacının işinin gerektirdiği dikkat ve özeni göstermeyerek işvereni zarara uğratması nedeniyle 4857 sayılı İş Kanunu" nun 25/2. maddesi uyarınca davacı ile birlikte 4 işçinin iş akdi feshedilmiştir.
4857 sayılı İş Kanunu" nun 26/1. maddesinde "" 24 ve 25 inci maddelerde gösterilen ahlak ve iyiniyet kurallarına uymayan hallere dayanarak işçi veya işveren için tanınmış olan sözleşmeyi fesih yetkisi, iki taraftan birinin bu çeşit davranışlarda bulunduğunu diğer tarafın öğrendiği günden başlayarak altı iş günü geçtikten ve her halde fiilin gerçekleşmesinden itibaren bir yıl sonra kullanılamaz. Ancak işçinin olayda maddi çıkar sağlaması halinde bir yıllık süre uygulanmaz. "" hükmü yer almaktadır.
Mahkemece depo sayımında açık çıkması nedeniyle işveren tarafından geçerli nedenle iş akdinin feshedildiği çıkan açığın doğrudan davacı ile bağlantısının tespit edilemediği, olaya ilişkin savunmasının 21.05.2013 tarihinde alındığı feshin ise 6 günlük hak düşürücü süre geçtikten sonra 01.07.2013 tarihinde yapıldığı gerekçesiyle kıdem ve ihbar tazminatlarına hak kazandığı kabul edilmiştir.
Dosya içerisinde 03.06.2013 tarihli disiplin kurulu kararı mevcut olmakla birlikte feshe yetkili makamın kim olduğu ve feshe yetkili makamın önüne olayın hangi tarihte intikal edildiği anlaşılamamaktadır. Mahkemece, öncelikle hak düşürücü sürenin (derhal fesih hakkını işverenin kullanma süresinin ) geçip geçmediğinin tespiti yönünden, feshe yetkili makamın kim olduğu ve feshe gerekçe yapılan eylemin feshe yetkili makamın önüne hangi tarihte geldiği tespit edilmelidir. 6 günlük süre feshe yetkili makamın önüne fesihle ilgili eylemin geldiği tarihten itibaren başlar. Feshin hak düşürücü süre içerisinde yapıldığının anlaşılması halinde işverenin fesih konusu yaptığı depo açığına ilişkin olarak sayım tutanağı depoya giriş çıkış kayıtları ile buna ilişkin sevkiyat belgeleri ve ilgili tüm evrakların getirtilmesinden sonra mali müşavir, eczacı ve işletmeciden oluşan 3 kişilik bilirkişi heyeti aracılığıyla depo açığının mevcut olup olmadığı, bu olay sebebiyle işverenin zarara uğrayıp uğramadığı varsa zararın miktarı ve olaya ilişkin davacının, diğer görevli personelin ve işverenin kusur durumları tereddüde yer vermeyecek şekilde açıklığa kavuşturularak sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı şekilde sonuca gidilmiş olması hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ:
Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerden dolayı BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 06.02.2020 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.