4. Hukuk Dairesi 2015/1564 E. , 2016/596 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 17/07/2009 gününde verilen dilekçe ile alacak istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/03/2011 günlü kararın Yargıtay’ca incelenmesi taraflar vekillerince süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı kanıtlarla yasaya uygun gerektirici nedenlere, özellikle delillerin değerlendirilmesinde bir isabetsizlik görülmemesine göre
tarafların aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları reddedilmelidir.
2- Davacının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Dava, rücuen alacak istemine ilişkindir. Yerel mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Davacı, dava dışı .... İşletmesi"nin, mevzuat gereği kendisine indirimli tarife uygulanması gerekirken, uygulanmadığı gerekçesiyle fazladan tahsil edilen elektrik bedelinin geri alınması istemiyle ticaret mahkemesinde dava açtığını, ticaret mahkemesince verilen ve kesinleşen karar gereği bu işletmeye tarife farkı kadar bedel ödediğini, Başbakanlık Hazine Müsteşarlığı"nın talimatı üzerine indirimli tarife uygulamasından vazgeçilmesi nedeniyle böyle bir ödeme yapmak zorunda kaldığını iddia ederek, ödediği bedelin davalıdan rücuen tahsilini istemiştir.
Davalı, davanın zamanaşımına uğradığını belirterek esastan da reddini savunmuştur.
Mahkemece, davacının davalıdan ancak ticaret mahkemesince hüküm altına alınan asıl alacak ve ticaret mahkemesi kararının kesinleştiği tarihe kadarki islemiş avans faizini isteyebileceği gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir
Davacı, müteselsil sorumlu sıfatıyla üçüncü kişiye ödediği paranın halefiyet esasınca rücuen tahsilini istediğine ve davalı önceki davada davalı olarak yer almadığına göre iadenin kapsamı, kural olarak davacının mahkum olup ödediği para, bu paranın kendisi hakkındaki davada verilen hükmün kesinleşmesine kadar işleyecek faizi, önceki davada hükmedilen avukatlık ücreti ve yargılama giderleri toplamından davalının payına düşen kısmıdır. Kendi kusurlu davranışı ile işin icraya düşmesine yol açan davacı, bu ihmali nedeniyle yapılmış olan icra giderlerini ve hükmün kesinleşmesinden sonra geçen sürede işleyecek faizi isteyemez.
Ancak üçüncü kişi, davacı aleyhine aldığı tazminat kararının kesinleşmesini beklemeden tahsili için onu icraya koymuştur. Karar kesinleşmeden önce alacaklının icra yoluna başvurması yasanın ona sağladığı bir hak olduğuna göre davacının bunu önlemediğinden söz etmek olanaksızdır. Öte yandan aleyhine verilen karardan ötürü davacının temyiz yoluna başvurması da bir hakkın kullanılması niteliğinde bulunduğundan bu başvurmanın sonucunu bekleyerek hükmün kesinleşmesi üzerine alacaklıya ödeme yapabileceğini düşünmesi de olağandır. O halde hükmün kesinleşmesine kadar davacının borcunu ödememesi şeklinde beliren davranışında kusurlu bulunduğu kabul edilemez. Bu bakımdan davacı, ticaret mahkemesindeki mahkeme masrafları ile hükmün kesinleşmesine kadar yapılan icra giderleri, avukatlık ücreti ve sonraki süreye ilişkin faizi de davalıdan isteyebilir. Mahkemece bu giderlere ve faize hükmedilmemiş olması doğru görülmemiş kararın bu nedenle bozulması gerekmiştir.
3- Davalının diğer temyiz itirazlarına gelince;
Davalı tacir olmadığı gibi uyuşmazlık da ticari işlemden kaynaklanmadığından davada uygulanacak olan faiz ölçüsü avans faizi olmayıp yasal faizdir. Mahkemece açıklanan yön gözetilmeyerek, davalının yasal faiz yerine avans faizi ile sorumlu tutulmuş olması usul ve yasaya uygun düşmediğinden kararın bu nedenle de bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda (2) no"lu bentte gösterilen nedenlerle davacı yararına (3) no"lu bentte gösterilen nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, tarafların diğer temyiz itirazlarının ilk bentte gösterilen nedenlerle reddine ve davacıdan peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 19/01/2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.