22. Hukuk Dairesi 2017/17774 E. , 2018/2761 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
AVUKAT ...
DAVA TÜRÜ : ALACAK
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi H. Gürsoy tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı İsteminin Özeti:
Davacı vekili, davacının davalı Belediyede işçi olarak çalıştığı dönemde ikramiye, kömür yardımı yemek yardımı, çocuk yardımı ve ücret alacakları gibi iş sözleşmesi ve toplu iş sözleşmesinden kaynaklı bir kısım alacaklarının ödenmediğini beyanla bu alacakların hakediş tarihinden itibaren en yüksek banka mevduat faizi ve toplu iş sözleşmesi olan dönemde işletme kredisi faiziyle davalıdan tahsilini talep etmiştir.
Davalı Cevabının Özeti:
Davalı vekili; zamanaşımı itirazında bulunarak davacının mali kısıtlılık nedeniyle ödenmeyen ücret alacağı bulunduğunu, kömür alacağına ilişkin toplu iş sözleşmesinde yılda bir ton kömür verileceğine yönelik ayni düzenleme olup nakdi düzenleme bulunmadığını, davacının 6111 sayılı Kanun kapsamında 01.11.2011 tarihinde başka kuruma devredildiğini, bu tarihten sonraki alacaklardan devredilen kurumun sorumlu olduğunu, toplus iş sözleşmesinde yemek yardımı olmadığını, çocuk yardımının da doğumu belgelemek şartıyla bir defaya mahsus olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkeme Kararının Özeti:
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
Temyiz:
Kararı davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bendlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davacı işçi ikramiye alacağının toplu iş sözleşmesinden kaynakladığını ileri sürerek en yüksek işletme kredisi faizi ile birlikte tahsili isteğinde bulunmuş, Mahkemece dava dilekçesinde toplu iş sözleşmesinden kaynaklı ikramiye alacağı talebinin bulunduğu, bilirkişice bu yönde alacağının bulunmadığının tespit edildiği, davacı vekilince verilen 06.04.2015 tarihli ıslah dilekçesi ile ilave tediye(ikramiye) alacağı talebinde bulunulduğu, ilave tediye alacağının 6772 sayılı Devlet ve Ona Bağlı Müesseselerde Çalışan İşçilere İlave Tediye Yapılması Hakkındaki Kanun ile düzenlendiği, ikramiye alacağının ise TİS"den kaynaklandığı, ilave tediye ve ikramiye alacaklarının gerek hukuki dayanakları, gerekse nitelikleri itibariyle eşdeğer kabul edilmesinin mümkün olmadığı, ıslah müessesesinin HMK"nın 176 ve devamı maddelerinde düzenlendiği, devam eden bir yargılama sırasında ıslah ile ikinci bir talepte bulunma olanağının bulunmadığı, ancak peşin harç yanında başvuru harcını da yatırarak yeni talepte bulunulması halinde ek dava niteliğinde olması halinin istisna olduğu, somut olayda da böyle bir durumun söz konusu olmadığı gerekçesiyle ikramiye talebinin reddine karar verilmiştir.
Dosya içinde bulunan toplu iş sözleşmesi hükümlerinde akti ikramiye kararlaştırılmış değildir.Toplu İş Sözleşmesi 33. maddesinde ikramiye başlığı adı altında işçilere 6772 sayılı yasa gereğince verilen ilave tediyelerin mevzuatın öngördüğü zamanlarda ödeneceğine dair yasadaki hükmün tekrarı niteliğinde nötr düzenleme mevcuttur. Davacı açıklama dilekçesinde zaten TİS" de akdi ikramiye ödemesi bulunmadığını, ikramiye talebinin (yasal ilave tediye) kanuni ikramiye olduğunu beyan etmiştir. Davacının ikramiye talebi kanuni ikramiyedir.
Davalı ... işyerinde çalışmakta olan davacı işçiye 6772 sayılı Kanundan doğan ilave tediye ödemelerinin yapılacağı toplu iş sözleşmesinde belirtilmiş olmakla, davaya konu ikramiye yasadan doğmaktadır. Anılan istek için yasal faiz yerine en yüksek işletme kredisi faizine karar verilmesi hatalı olmuştur.
Kanunun 4 üncü maddesine göre, ilave tediye alacağının ödeme zamanını, Bakanlar Kurulu belirler. Bakanlar Kurulunun kararı ile ilave tediye alacağı muaccel hale gelir. İlave tediye hesabı, Bakanlar Kurulunun belirlediği ödeme tarihlerindeki ücrete göre yapılmalıdır (Yargıtay 9. HD. 12.09.2011 gün 2011/36505 E. 2011/29278 K.). Ödeme zamanı taraflarca kararlaştırılmadığında, Borçlar Kanununun 101 inci maddesi uyarınca, temerrüt için alacaklının ihtarına gerek vardır. İlave tediye alacağı yasadan kaynaklandığından, talep halinde temerrüt tarihinden itibaren yasal faiz yürütülmelidir. Toplu iş sözleşmelerinde bulunan, 6772 sayılı Yasa maddesinin tekrarından ibaret hükümler, alacağın dayanağının ilgili Yasa olduğu gerçeğini değiştirmeyeceğinden, bu durumlarda dahi yasal faize karar verilmelidir. Ancak, özelleştirme vb. sebeplerle ödenme koşullarının yitirildiği, ilave tediye alacağının sadece toplu iş sözleşmesine göre ödenmesinin kararlaştırıldığı durumlarda, 2822 sayılı Kanunun 61 inci maddesi uyarınca en yüksek işletme kredisi faizine hükmedilmelidir (Yargıtay 9. HD. 13.09.2011 gün 2011/39204 E. 2011/29535 K.).
Aynı maddede ilave tediye alacağının nasıl hesaplanacağı ve kesinti yapılıp yapılmayacağı belirtilmiştir. Buna göre aylık olarak bu alacağın hesaplanmasında, fazla mesai, evlilik, çocuk zamları veya primleri, ayni yardımlar, hafta ve genel tatil ücretleri gibi esas ücrete dahil olan ödemeler dikkate alınmaz. Bu düzenleme nedeni ile ilave tediye alacağının bir ay için yirmialtı gün üzerinden hesaplanması gerekir.
İlave tediye alacağından sigorta primleri kesilmez. Ancak 01/10/2008 tarihinde yürürlüğe giren 5510 sayılı Kanunun 80/c ve 105 inci maddeleri uyarınca, ücretin eki niteliğindeki bu ödeme, 01/10/2008 tarihinden itibaren sigorta prim kesintisine tabidir.
İlave tediye alacağı, ödeme tarihinde işçinin işinden ayrılmış olup olmadığına bakılmaksızın, hak edilen yıl içinde o yerde veya aynı idare, teşekkül ve müesseseye ait muhtelif yerlerde geçmiş olan hizmetlerinin toplamı oranında ve son çalıştığı yerde ödenir. İşçi tam yıl çalışmamış ise, ilave tediye o yıl için kıstelyevm esasına göre hesaplanıp ödenecektir.
İşçinin ilave tediye alacağına, esas olacak çalışma süresinin hesaplanmasında iş sözleşmesinin devamı müddetine rastlayan yasal ve idari izinler, hastalık izinleri, hafta tatili ile ulusal, bayram ve genel tatil günleri, çalışılmış gibi hesaba katılır.
Somut olayda davacı işçi 01/11/2011 tarihinde başka kuruma devredildiğinden ilave tediye 2011 yılı için kıstelyevm esasına göre hesaplanmalıdır.
3-Öte yandan, davalı, ıslaha karşı süresinde zamanaşımı itirazında bulunmuştur. İlave tediye ücretinin ıslah tarihi itibariyle geriye doğru beş yıl için kıstelyevm esasına göre hesaplanarak 07/04/2010 tarihinden geriye talep edilen ilk kısım dışında zamanaşımına uğradığının kabul edilmesi gerekir. Kömür yardımı alacağı hakkında da ıslaha karşı zamanaşımı itirazı gözetilmelidir. Ücret alacağı konusunda davalının ikrarı zamanaşımını kesmiştir.
Mahkemece bu hususlar gözetilmeksizin yazılı gerekçe ile hüküm kurulması hatalı olmuştur.
SONUÇ: Bu nedenlerle mahkeme kararının BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12/02/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.
N.E.