3. Ceza Dairesi 2019/9333 E. , 2019/17587 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
Yerinde görülmeyen temyiz sebeplerinin reddine, ancak;
1) Suça sürüklenen çocuk hakkında mağdur ...’ya karşı eyleminden kurulan hükme ilişkin olarak Elbistan Devlet Hastanesince tanzim olunan tarihsiz rapor içeriğine göre, suça sürüklenen çocuğun eylemi neticesinde mağdurun “Nazal kemikte 1 cm."lik kesi, sağ göz lateral tarafta 1 cm."lik kesi” meydana gelecek şekilde yaralandığının belirtilmesi karşısında, mağdurun, tüm tedavi evrakları, film ve grafileri, geçici ve kesin raporları ile birlikte en yakın Adli Tıp Kurumu ilgili Şube Müdürlüğüne sevki sağlanarak, yüz bölgesinde meydana gelen yaralanmanın yüzde sabit iz niteliğinde olup olmadığına ilişkin rapor temininden sonra suça sürüklenen çocuğun hukuki durumunun tespit ve tayini gerekirken, eksik inceleme ile yazılı şekilde hüküm kurulması,
Kabule göre de;
2) Suça sürüklenen çocuğun üzerine atılı “Kasten Yaralama” suçlarının 5237 sayılı TCK"nin 86/2, 86/3-e maddeleri kapsamında kaldığı, 02.12.2016 tarihli Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. maddesine göre yargılama konusu suçların uzlaşma kapsamında bulunduğu, her ne kadar 22.03.2015 tarihli uzlaşma teklifleri mağdurlar tarafından kabul edilmemiş ise de söz konusu tekliflerin, uzlaşma kapsamında bulunmayan suçlara ilişkin olmakla usulüne uygun olmadıkları anlaşılmakla; suça sürüklenen çocuk ile mağdurlar arasında 6763 sayılı Kanun ile değişik 5271 sayılı CMK"nin 253. ve 254. maddeleri gereğince uzlaştırma işlemi yapılması için dosyanın uzlaştırma bürosuna gönderilmesi, uzlaştırma girişiminin başarısızlıkla sonuçlanması halinde yargılamaya devamla hüküm kurulması lüzumu,
3) Suça sürüklenen çocuk hakkında, her iki mağdura yönelik eylemlerinden dolayı TCK’nin 86/2. maddesi gereği temel cezanın belirlenmesi sırasında, denetime imkan verecek şekilde herhangi bir gerekçe gösterilmemek suretiyle üst sınırdan ceza tayini,
4) 10/02/1998 doğumlu olan ve suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunan suça sürüklenen çocuk hakkında, TCK’nin 86/2, 86/3-e maddelerine göre belirlenen cezada, aynı Kanunun 31/3. maddesi gereği kanuni indirim sebebi uygulanması zorunluluğunun gözetilmemesi,
5) Suça sürüklenen çocuğun aşamalarda değişmeyen ve aksi ispat olunamayan savunmalarına göre ilk önce mağdur ...’nın kendisine sopa ile saldırdığını beyan etmesi karşısında, olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespitine çalışılması, bunun mümkün olmaması halinde Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 sayılı Kararı ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren içtihatlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği durumlarda, şüpheli kalan bu halin suça sürüklenen çocuk lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari seviyede (1/4) oranında uygulanmasını gerektirip gerektirmeyeceğinin karar yerinde tartışmasız bırakılması,
6) Mahkum olduğu hapis cezaları, TCK’nin 51. maddesine göre ertelenen suça sürüklenen çocuk hakkında, aynı Kanunun 51/8. maddesine göre “denetim süresini yükümlülüklere uygun veya iyi hâlli olarak geçirdiği takdirde, cezanın infaz edilmiş sayılacağına” karar verilmemesi,
7) Suç tarihinde 15-18 yaş grubunda bulunduğu anlaşılan suça sürüklenen çocuk hakkında, 5395 sayılı Çocuk Koruma Kanunu"nun 35/1. maddesi gereğince sosyal inceleme raporu aldırılmadan ve aynı maddenin 3. fıkrasına göre bu yönde inceleme yaptırılmamasının gerekçesi kararda gösterilmeden hüküm kurulması,
Bozmayı gerektirmiş, suça sürüklenen çocuk müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu nedenlerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca istem gibi BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince suça sürüklenen çocuğun kazanılmış hakkının dikkate alınmasına, 02.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.