20. Hukuk Dairesi 2019/5298 E. , 2020/1260 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... Bölge Adliye Mahkemesi
Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca duruşmalı olarak incelenmesi davacılar vekili tarafından istenilmekle, tayin olunan 10/03/2020 günü için yapılan tebligat üzerine, temyiz eden ve duruşma talebinde bulunan davacılar ... ve .... vekili Av.... ile karşı taraftan davalı Hazine vekili Av. ... Selçuk, dahili davalı ... Yönetimi vekili Av. ... Tecim geldiler, başka gelen olmadı, açık duruşmaya başlandı. Süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, gelenlerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi. İş karara bırakıldı. Bilahare dosya içindeki tüm belgeler incelenip gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; kök tapu maliki Hakkı oğlu ... ... adına Anadolufener...cilt no 30 sayfa 80, sayı 32"de kayıtlı 1 hektar 900 metre yüzölçümlü taşınmazın kadastro çalışmasında 183 parsele revizyon görmüşken, 24/5/1976 da tapulama sayfasının kapatıldığını, 2010 yılında kadastro işlemleri sırasında yeniden revizyon görerek147 ada 1 ve 2 nolu iki parsele bölündüğünü, 147 ada 1 parselin 2/B maddesi uyarınca Hazine adına tescil edildikten sonra satış yoluyla davacılar adına tescil edildiğini, 147 ada 2 parselin ise ağaçlık niteliğiyle, Hazine adına orman sınırları dışına çıkartıldığını, taşınmazın orman niteliğinde olmadığını, müvekkillerinin 2012 ve 2013 yılında yaptıkları bedelsiz iade başvurularının reddedildiğini, taşınmazın haksız şekilde Hazine adına tescil edildiğini, mülkiyet haklarının ihlal edildiğini, kök tapu kaydı müvekkillere ait olmakla 6292 sayılı Kanun gereğince müvekkile bedelsiz iade edilmesi gerektiğini, bu nedenlerle taşınmazın müvekkilleri adına tespit ve tescili olmadığı takdirde ise, taşınmazı müvekkillerinin 147 ada 1 parselle birlikte kullanmaya devam ettiklerini, kök muris tarafından toprak tevzi komisyonuna bedeli ödenmek suretiye satın alınan taşınmazın bedelinin müvekkillere ödenmesi gerektiğini, 4721 sayılı TMK"nın 1007. maddesi uyarınca Devletin kusursuz sorumluluğunun bulunduğunu da belirterek şimdilik 1000 TL tazminatın dava tarihinden işleyen faiziyle birlikte davalı Hazineden tahsilini talep etmiş, daha sonra davasını ıslah ederek bedeli arttırmıştır.
Davalı ... vekili cevap dilekçesinde özetle; idarelerinin işlem dosyasının tetkikinde; taşınmazın 5831 sayılı Kanunun 8. maddesi ile 3402 sayılı Kanunun eklenen Ek-4. maddesine göre yapılan güncelleme kadastro tespiti sonucunda Hazine adına orman sınırları dışına çıkarılan taşınmaz mallardan olduğu, 147 ada, 1 parsel sayılı taşınmazın 6292 sayılı Kanunun 6. maddesi kapsamında hak sahiplerine karşı yapılmış ve şahıslar adına tescilinin yapıldığını, 147 ada, 2 parsel sayılı taşınmazın ise 06.02.2012 tarih ve 218 sayılı olur ile Orman ve Su İşleri Bakanlığı adına tahsis edildiğinin bildirildiği, husumetin Hazineye yöneltilemeyeceğini, Orman Genel Müdürlüğünün davaya dahil edilmesi gerektiğini belirterek davanın öncelikle husumetten, zamanaşımından ve esastan reddine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Dahili davalı ... Yönetimi vekili cevap dilekçesinde özetle; dava konusu taşınmazın Anadolufeneri köyünde davacılar tarafından hak iddia edilen ve 1971 tarihinde yapılan tapulamada oluşturulan 6 ada, 2 parsel numaralı 10900 m2 büyüklüğündeki tarla vasıflı taşınmaz, daha sonra 2 pafta, 183 parsel sayılı taşınmaza revizyon görmüş ve orman sınırları içinde kaldığı tespiti üzerine açılan davada... Tapulama Hakimliğinin 973/93 Esas - 974/410 Karar sayılı kararı ile orman sınırları içinde kaldığının tespit edilerek 24/05/1976 tarih 1008 yevmiye nosu ile kaydının kapatıldığını,... ilçesi, Anadolufeneri köyünde 2010 yılında 3402 sayılı Kadastro Kanunun 5831 sayılı Kanunla değişik Ek madde 4 kapsamında 2/B alanlarında güncelleme ve kadastro çalışmaları kapsamında dava konusu yerin 147 ada, 2 parsel numarası ile alındığını, tamamının ağaçlık cinsi ile 2013,25 m2 büyüklüğünde Hazine adına tescil görerek 16/07/2010 tarihinde ilan edildiğini, idarelerinin teknik elemanları tarafından bahse konu taşınmazın halen eylemli orman niteliği taşıdığı tespiti üzerine yapılan talep sonucunda 06/02/2012 tarih ve 218 sayılı olur ile ... Bakanlığından kurumlarına orman olarak kullanılmak üzere 23/02/2012 tarihinde teslim alındığını, evveliyatı orman olan yerlerin zilyetliği ve zamanaşımı gibi nedenlerle özel mülkiyete konu olmasının ve iktisap edilmesinin mümkün olmadığını, davanın 10 yıllık zamanaşımı süresi geçtikten sonra açıldığından zamanaşımından reddi gerektiğini belirterek davanın reddine, yargılama giderleri ve vekalet ücretinin davacıya yükletilmesine karar verilmesine talep etmiştir.
İlk derece mahkemesinince yapılan yargılama neticesinde,
1-Davacıların mülkiyete dayalı tapu iptali ve tescil talebinin kesin hüküm dava şartı nedeniyle reddine,
2-Davacıların TMK"nın 1007 maddesi kapsamındaki tazminat taleplerinin zamanaşımı nedeniyle reddine,
3-Davacıların 6292 sayılı Kanunun 7. maddesi kapsamında bedelsiz iade taleplerinin dava konusu yerin orman olarak kullanılmak üzere Orman Yönetimine tahsis ve teslim edilmiş olması nedeniyle şartları mevcut olmadığından reddine,
4-Davacıların 6292 sayılı Kanunun 7. maddesinin 4. fıkrası gereğince tazminat taleplerinin kabulü ile; toplam 805.300,00-TL tazminatın 301.987,49-TL"lik kısmının davacı ..."e, 134.216,66-TL"lik kısmının davacı ..."e, 100.662,49"ar TL"lik kısımlarının davacılar ..., Gülsen Kaya ve Güven Sevinç"e, 67.108,33-TL"lik kısmının davacı Nezahat ..."e dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ... Hazinesinden alınarak verilmesine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ve davalılar vekili tarafından istinaf edilmiştir.
... Bölge Adliye Mahkemesi 37. Hukuk Dairesince ise; davacılar vekilinin istinaf itirazlarının reddine,
Davalı Hazine ve dahili davalı ... Yönetimi vekilinin ise " Mahkemece tapu iptal ve tescil talebinin tapulama hakimliğince verilen tapu iptal kararının kesin hüküm niteliğinde bulunduğu, 1007. madde uyarınca tazminat talebinin ise zamanaşımına uğramış olduğu gerekçesiyle, 6292 sayılı Kanunun 7. maddesi uyarınca bedelsiz iade talebinin ise dava konusu taşınmazın eylemli orman vasfında olduğu ve orman olarak kullanılmak üzere Orman Yönetimine tahsis edildiği gerekçesiyle bu talepler yönünden davanın reddine karar verilmesinde herhangi isabetsizlik bulunmamaktadır. Ancak mahkemece 6292 sayılı Kanunun 7/4 maddesi uyarınca dava konusu 147 ada 2 nolu parselin davacılara iade edilmesi gereken taşınmazlardan olduğu, ancak orman olarak tahsis edilmesi nedeniyle iadesi mümkün olmadığından tazminat taleplerinin kabulüne karar verilmesi usul ve kanuna aykırı bulunmaktadır. Şöyle ki davacıların tutunduğu eski tapu kaydı 1971 yılında yapılan kadastro çalışmaları sırasında 183 nolu parsel olarak davacıların murisi adına tespit edilmiş ise de Orman Yönetimi tarafından açılmış olan dava sonucu tapulama mahkemesince tespit iptal edildiğinden davacıların murisi adına oluşmuş geçerli bir tapu kaydından bahsedilmesi söz konusu değildir. Davacıların murisi adına tapu kaydı oluşmadığından dolayısıyla geçerli bir tapu kaydına da dayalı olarak taşınmazın iadesi veya tazminata hükmedilmesi mümkün değildir. Her ne kadar davacılar 147 ada 2 nolu parselin 147 ada 1 nolu parsel ile birlikte kullandıklarını ve
parselin adlarına tescil edildiğini belirtmişlerse de kullanım kadastro çalışmaları sırasında 147 ada 1 nolu parselin bedelsiz olarak iade edilmediği, 6292 sayılı Kanun uyarınca satış işleminden davacılar adına tescil edildiği, dava konusu 147 ada 2 nolu parselin ise eylemli orman vasfında olması nedeniyle satışının gerçekleşmediği, eski tapu kaydına dayalı olarak herhangi bir taşınmazın iadesinin söz konusu olmadığı, davacıların murisi adına geçerli herhangi bir tapu kaydı oluşmadığından eski zabıt kaydı da hukuki değerini yitirmiş bulunduğundan davacıların 6292 sayılı Kanunun 7/4 maddesi uyarınca tazminat taleplerinin reddine karar verilmesi gerekirken kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir" gerekçesiyle,
HMK’nın 353/1-b.2 maddesi gereğince... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 2016/663 Esas ve 2018/554 Karar sayılı kararının kaldırılmasına,
1-Davacıların mülkiyete dayalı tapu iptali ve tescil talebinin kesin hüküm dava şartı nedeniyle reddine,
2-Davacıların TMK"nın 1007 maddesi kapsamındaki tazminat taleplerinin zamanaşımı nedeniyle reddine,
3-Davacıların 6292 sayılı Kanunun 7. maddesi kapsamında bedelsiz iade ve tazminat taleplerinin ayrı ayrı reddine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
İncelenen dosya kapsamına, bölge adliye mahkemesi kararının dayandığı gerekçeye göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, HMK"nın 302/5. ve 373. maddeleri uyarınca dosyanın ilk derece mahkemesine, kararın bir örneğinin de bölge adliye mahkemesi hukuk dairesine gönderilmesine, temyiz isteminin duruşmalı yapılması nedeni ile Yargıtay"daki duruşma tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesine göre takdir edilen 2.540,00.-TL vekalet ücretinin davacılardan alınarak kendisini vekil ile temsil ettiren davalı Hazine ve dahili davalı ... Yönetimine verilmesine, aşağıda yazılı onama harcının temyiz edenlere yükletilmesine 10/03/2020 günü oy birliğiyle karar verildi.