Taraflar arasındaki “şikayet” isteminden dolayı yapılan yargılama sonunda; Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nce şikayetin kabulüne dair verilen  06.12.2011 gün ve 2011/1034 E.-2011/1209 sayılı kararın incelenmesi alacaklı vekili tarafından istenilmesi üzerine, Yargıtay 12. Hukuk Dairesi’nin 21.06.2012 gün ve 689/21837 sayılı ilamı ile;
(...İİK.nun 170/a maddesi uyarınca takibin müstenidi olan senedin kambiyo senedi vasfına haiz olmadığına yönelik şikayet, aynı kanunun 168/3.maddesine göre ödeme emrinin tebliğinden beş gün içinde ileri sürülmelidir.
Somut olayda borçlulara ödeme emri 22.08.2011 tarihinde tebliğ edildiği halde, şikayetlerin yasal beş günlük süre geçtikten sonra 26.09.2011 tarihinde yapıldığı görülmektedir.
O halde mahkemece borçluların şikayetin süre aşımı nedeniyle reddi gerekirken yazılı şekilde kabulü isabetsizdir...)
gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda, mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

HUKUK GENEL KURULU KARARI

Hukuk Genel Kurulu’nca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:
Şikâyet, takip dayanağı olan senedin kambiyo senedi vasfını taşımadığı iddiasıyla takibin iptali istemine ilişkindir.
Mahkemece, şikâyetin kabulüne dair verilen karar, alacaklı vekilinin temyizi üzerine Özel Dairece yukarıda başlık bölümünde gösterilen nedenlerle bozulmuştur.
Yerel mahkemece, önceki kararda direnilmiş; hükmü temyize alacaklı vekili getirmiştir.
Hukuk Genel Kurulu önüne gelen uyuşmazlık; şikâyetin, İİK 168/3 maddesi uyarınca (beş) günlük yasal süresinde ileri sürülüp sürülmediği noktasında toplanmaktadır.
Bilindiği üzere; 2004 sayılı İcra ve İflas Kanunu’nun (İİK) 168. maddesinin üçüncü fıkrası uyarınca; kambiyo senetlerine özgü icra takibinde takibin müstenidi olan senet, kambiyo senedi vasfını haiz değilse, beş gün içinde mercie şikâyet edilmesi gereklidir.
Somut olayda; Ankara 8. İcra Müdürlüğü’nün 2011/13073 esas sayılı dosyasında başlatılan kambiyo senetlerine özgü haciz yolu ile takibe ilişkin ödeme emri, borçlulara 22.08.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir. Bu ödeme emirlerine karşı borçlular tarafından şikayet yoluna başvurulması üzerine, Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesi’nin 16.09.2011 tarih ve 945/903 E.,K. sayılı ilamı ile takip dayanağı senet suretlerinin tebligat zarfı içerisine konulmaması nedeniyle tebligatların iptaline karar verilmiştir. Bu karar sonrasında ödeme emri tekrar tebliğe çıkartılmış olup, borçlulara 21.09.2011 tarihinde tebliğ edilmiştir.
Ödeme emrinin bu şekilde tebliğinden sonra 26.09.2011 tarihinde (beş) günlük yasal süre içerisinde borçlular tarafından şikâyet dilekçesi verilmiştir.
Hal böyle olunca; şikayetin İİK 168/3 maddesinde öngörülen sürede ileri sürüldüğünden uyuşmazlın esasının görülüp sonuçlandırılması gerektiğine ilişkin Yerel mahkemece verilen direnme kararı yerindedir.
Ne var ki, esasa ilişkin temyiz itirazları Özel Daire’ce incelenmediğinden, bu konuda inceleme yapılmak üzere dosya Özel Daire’ye gönderilmelidir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle direnme uygun  bulunduğundan alacaklı vekilinin işin esasına yönelik diğer temyiz itirazlarının incelenmesi için dosyanın 12. Hukuk Dairesi"ne GÖNDERİLMESİNE, 2004 sayılı İcra İflas Kanunu’na 5311 sayılı Kanun’un 29. maddesi ile eklenen Geçici 7. madde atfıyla aynı Kanun’un 366/III. maddesi uyarınca tebliğden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 14.06.2013 gününde oybirliği ile karar verildi.