Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/4892
Karar No: 2019/8540
Karar Tarihi: 30.10.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2018/4892 Esas 2019/8540 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2018/4892 E.  ,  2019/8540 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : İSTANBUL BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 35. HUKUK DAİRESİ

    Taraflar arasındaki alacak davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın reddine dair karar verilmiş olup, davacı vekilinin istinaf kanun yoluna müracaat etmesi üzerine, bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan inceleme neticesinde davacı vekilinin istinaf talebinin kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davacı vekilince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I
    Davacı; mülkiyeti kendisine ait taşınmazı 01.02.2013 tarihinde ... Eğitim İşletmeleri Tic. A.Ş."ye kiraya verdiğini, kiracı şirketin 15 Temmuz darbe teşebbüsü sonrası kapatıldığını ve mecurun davalı Maliye Bakanlığı"nın tasarruf ve kontrolüne geçtiğini, Eylül/2016-Mart/2017 dönemine ait yedi aylık kira bedelinin ödenmediğini, davalının mecuru uzunca bir süre kullanmayarak mecurun sahipsiz ve terkedilmiş bir vaziyette bulunduğunu, binanın yavaş yavaş harabeye dönüştüğünü ileri sürerek, Eylül/2016-Mart/2017 dönemine ait yedi aylık kira bedeli olan 136.469.00 TL kira alacağının temerrüt tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile, zarar-ziyan alacağının tespitiyle şimdilik 5.000.00 TL"sinin yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı Hazine; görev ve husumet itirazında bulunarak davanın esastan reddini istemiştir.
    İlk derece mahkemesi tarafından davanın esastan reddine, davalı lehine dava değeri üzerinden hesaplanan 29.727,54 TL nisbi vekalet ücretine hükmedilmesine dair verilen karara karşı, davacı vekili tarafından istinaf kanun yoluna başvurulmuştur.
    Bölge adliye mahkemesi tarafından, ilk derece mahkemesi kararının yerinde olmadığı gerekçesiyle davacının istinaf talebinin kabulü ile kararın kaldırılmasına, davacının kira alacağı ve mecura verilen zararın tahsiline yönelik davasının 675 sayılı KHK"nın 16. maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, ilk derece mahkemesi kararının ve gerekçesinin bu şekilde düzeltilmesine, ilk derece mahkemesinin hüküm bölümünün diğer kısımlarının aynen geçerli olduğuna, sair istinaf taleplerinin reddine dair verilen karar davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillere ve özellikle temyiz olunan bölge adliye mahkemesi kararındaki yazılı gerekçelere göre davacının aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
    2- Davacının vekalet ücretine ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Karar tarihi itibariyle yürürlükte olan AAÜT"nin "Görevsizlik, yetkisizlik, dava ön şartlarının yokluğu veya husumet nedeniyle davanın reddinde, davanın nakli ve açılmamış sayılmasında ücret" başlıklı 7. maddesinin 2. fıkrasında "Davanın dinlenebilmesi için kanunlarda öngörülen ön şartın yerine getirilmemiş olması ve husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesinde, davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısmında yazılı avukatlık ücretine hükmolunur." düzenlemesi yer almaktadır.
    TC. Devletine karşı 15.07.2016 tarihinde yapılan ve bastırılan darbe teşebbüsü sonrasında 20/07/2016 tarihli ve 2016/9064 sayılı Bakanlar Kurulu kararıyla ülke genelinde ilan edilen olağanüstü hal kararı doğrultusunda, darbe teşebbüsü ve terörle mücadele çerçevesinde alınması zaruri olan tedbirler kapsamında çıkarılan 15/8/2016 tarihli 670 ve 03/10/2016 tarihli 675 sayılı Kanun Hükmünde Kararnamelerdeki düzenlemeler nedeniyle yasal olarak davalı konumunda bulunan Hazineden dava konusu mecurun kira bedellerinin tahsilinin talep edildiği somut olayda, “davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine” karar verilmesi de yine yukarıda bahsedilen Kanun Hükmünde Kararnamelerde yer alan düzenlemelerin sonucudur.
    O halde; mahkemece, söz konusu KHK"ler nedeniyle davanın dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmiş olduğu gözetildiğinde davalı yararına AAÜT 7/2 hükmü gereğince davanın görüldüğü mahkemeye göre Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde yazılı miktarları geçmemek üzere üçüncü kısmında yazılı avukatlık ücretine hükmedilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde nispi vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
    3- 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu’nun 353/1-b-2. maddesinde; davanın esasıyla ilgili olarak; yargılamada eksiklik bulunmamakla beraber, kanunun olaya uygulanmasında hata edilip de yeniden yargılama yapılmasına ihtiyaç duyulmadığı takdirde veya kararın gerekçesinde hata edilmiş ise düzelterek yeniden esas hakkında, duruşma yapılmadan karar verileceği hükmü yer almaktadır.
    Eldeki davada, Bölge Adliye Mahkemesince; davanın, dava şartı yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, esastan reddine yönelik karar ve gerekçe yerinde olmadığından kararda yanlışlık yapıldığı, bu yanlışlığın duruşma yapılmaksızın tamamlanacak nitelikte olduğundan HMK 353/1-b/2 maddesi gereğince istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile mahkeme kararının düzeltilmesi gerektiği gerekçesiyle ilk derece mahkemesi kararı kaldırılarak; Davacının kira alacağı ve mecura verilen zararın tahsiline yönelik davasının 675 sayılı KHK 16. maddesi gereğince dava şartı yokluğu nedeniyle reddine, ilk derece mahkemesi kararının ve gerekçesinin bu şekilde düzeltilmesine şeklinde hüküm tesis edilmiş ise de, ilk derece mahkemesinin hükmü kaldırılarak yeniden hüküm tesis edildiği halde, söz konusu hükümde, infazda tereddüt oluşturacak şekilde hüküm
    gerekçesi dışındaki hususlarda ilk derece mahkemesi kararına atıf yapılmakla yetinilerek "ilk derece mahkemesi kararının hüküm bölümünün diğer kısımlarının aynen geçerli olduğu"na şeklinde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı bulunmuştur.
    Ne var ki, bu yanlışlığın giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması 6100 sayılı HMK"nun 370/2. maddesi hükmü gereğidir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci ve üçüncü bentte açıklanan nedenlerle İstanbul Bölge Adliye Mahkemesi 35.Hukuk Dairesinin 2018/867 E.-2018/910 K. sayılı ilamının 4. paragrafındaki “İlk derece mahkemesi kararının hüküm bölümünün diğer kısımlarının aynen geçerli olduğuna” ifadesinin hükümden çıkarılarak yerine sırasıyla 4. paragraf olarak; “İlk derece mahkemesi hükmünün 4. fıkrasında yer alan karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT "ne göre 29.727,54 TL vekalet ücretinin davacı taraftan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine fıkrasının hükümden çıkarılarak yerine karar tarihinde yürürlükte olan AAÜT 7/2. maddesi gereğince 990.00 TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine ifadesinin eklenmesine", beşinci paragraf olarak; "Yargılama giderlerinin davacı üzerinde bırakılmasına", altıncı paragraf olarak "Davacıdan fazla alınan 6.053,54 TL harcın talep halinde davacı tarafa iadesine", yedinci paragraf olarak; "Davacı tarafından yatırılan ve kullanılmayan avansın talep halinde davacı tarafa iadesine" ifadelerinin eklenerek Bölge Adliye Mahkemesi kararının 6100 sayılı HMK"nın 370/2.maddesi uyarınca davacı yararına düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 30/10/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi