10. Hukuk Dairesi 2018/3090 E. , 2019/391 K.
"İçtihat Metni"Mahkemesi :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Dava, rücuan tazminat istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
Hükmün, davacı SGK Başkanlığı ve davalılardan ... Seyahat A.Ş. vekilleri tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
1-Dosyadaki yazılara, toplanan delillere ve hükmün dayandığı gerektirici sebeplere göre, sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2-Dava, davalılardan ... Seyahat A.Ş. tarafından işletilen ve ... sevk ve idaresindeki ... plakalı otobüste servis elemanı olarak bulunan sigortalının, 29.10.2001 tarihinde meydana gelen trafik kazası sonucu %36 oranında işgöremez duruma girmesi ile sigortalıya bağlanan gelir ile geçici işgöremezlik ödeneğinden oluşan Kurum zararının, sürücü ..., otobüs işleteni ... Seyahat A.Ş. ile otobüsün zorunlu mali mesuliyet sigortacısı olan ... (...) Sigorta A.Ş."den rücuan tahsili istemine ilişkin olup, davanın yasal dayanağı 506 sayılı Yasa"nın 10 ve 26.maddesidir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Kanun’un 26’ncı maddesinin ikinci fıkrasında üçüncü kişilerin sorumluluğu düzenlenmiş olup, sigortalının yaralanmasına sebebiyet veren sürücü ..., olayın meydana gelmesinde 3. kişi olarak % 100 oranında kusurlu bulunmuştur. ... ve ... Seyahat A.Ş. tarafından zamanaşımı defi ileri sürülmüş, davalı sürücünün %100 kusurlu olmasına karşın zamanaşımı defi nedeniyle bağlanan gelirden sorumlu tutulmaması, zamanaşımı definde bulunmayan sigorta şirketinin sorumluluktan kurtulması sonucunu doğurmadığından, sigorta şirketi yönünden 3.kişi sıfatıyla sorumluluğunun da poliçe limiti kapsamındaki ödeme yükümlülüğüyle orantılı olarak belirlenmesi gerekir.
Öte yandan 506 sayılı Yasanın 26. maddesinde belirtilen ve işveren yönünden belirlenen sorumluluk kusur sorumluluğu olup, aynı Kanunun 10. maddesindeki sorumluluk ise kusursuz sorumluluktur. Davalı işverenin 506 sayılı Kanunun 10. maddesine göre sorumluluğu; kusursuzluk ilkesine dayanır. İş kazasında işverenin hiç kusuru olmasa bile, şayet sigortalının işe girişi süresinde Kuruma bildirilmemişse, Kurumca yapılan sosyal sigorta yardımlarından 10. maddeye göre sorumlu tutulması gerekir. İşverenin, 506 sayılı Yasanın 10. maddesine dayalı tazmin sorumluluğunun sınırlarının belirlenmesi konusuna çözüm getiren, Yargıtay Hukuk Genel Kurulu’nun, 15.03.1995 T., 1994/800 E., 1995/166 K. sayılı ilamında “...Hal böyle olunca mahkemece yapılacak iş, hak sahiplerinin işverenden isteyebileceği tazminat (tavan) miktarını önce kusur durumunu hiç gözetmeksizin belirlemek ve belirlenen tazminat miktarını geçmemek üzere davalının olaydaki kusursuzluğu dikkate alınarak Borçlar Kanununun 43 ve 44. maddeleri uygulanarak varılacak sonuç uyarınca rücu alacağına hükmetme...” gereği öngörülmüş olup; işverenin sorumluluk sınırlarının belirlenmesinde, kendisinin kusurlu olup olmaması etkili bulunmakta, işverenin kusursuz bulunduğu durumlarda, ilk peşin sermaye değerli gelir miktarı olarak ortaya çıkan tazminat tavanından, Borçlar Kanunu"nun 43 ve 44. maddeleri uyarınca, % 50"den aşağı olmamak üzere indirim yapılarak, işverenin sorumlu olduğu tazminat tutarının belirlenmesi gerekmektedir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz ardı edilerek, eksik araştırma ve inceleme sonucu, yazılı şekilde hüküm kurulması, usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O hâlde, davalı ... Seyahat A.Ş. vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalı ... Seyahat A.Ş."ye iadesine, 28.01.2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.