3. Hukuk Dairesi 2019/3330 E. , 2019/8683 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : SAMSUN BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 1. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasındaki vasiyetnamenin hükümsüzlüğünün tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne dair karar verilmiş olup, davalıların istinaf kanun yoluna müracaat etmesi üzerine, bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan inceleme neticesinde davalıların istinaf taleplerinin esastan reddine yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalılar ile ortak murisleri olan ..."ün ... 2.Noterliği"nin 28/11/1997 tarih 10812 yevmiye no"lu işlemiyle Merzifon Sazlıca Köyü"nde tapuya kayıtlı 133 parsel sayılı taşınmazı davalıların babası ve kendisinin de abisi olan ..."e vasiyet ettiğini, söz konusu vasiyetnamenin Merzifon Sulh Hukuk Mahkemesi"nin 2015/845 E.-2016/41 K.sayılı dosyası ile açıldığını, vasiyet alacaklısı olan ..."ün muris ..."den evvel 2000 yılında vefat ettiğini, muris ..."nın ise 25/11/2015 tarihinde vefat ettiğini, vasiyet alacaklısı sağ olmadığından mirasa ehil olmadığını, davalıların da vasiyet alacaklıları olmadıklarını ileri sürerek, vasiyetnamenin TMK.m 581"e göre hükümsüz olduğunu beyan ederek, vasiyetnamenin hükümsüzlüğünün tespitine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalılar, vasiyetnamenin iptaline ilişkin iddiaların yasal dayanağının olmadığını, TMK 557/C maddesine göre ölüme bağlı tasarrufun iptali davasının açılacağının belirlendiğini, davacı tarafın vasiyetnamenin açılmasına ilişkin kararına itiraz etmediğini savunarak, davanın reddini dilemişlerdir.
İlk derece mahkemesince, davanın kabulü ile, ... 2.Noterliği"nin 28/11/1997 tarih ve 10812 yevmiye numaralı vasiyetnamesinin kendiliğinden hükümsüz olduğunun tespitine karar verilmiştir.
İlk derece mahkemesi kararına karşı davalılar vekili istinaf talebinde bulunmuştur.
Bölge Adliye Mahkemesince;dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye ve delillerin taktirinde ve değerlendirilmesinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, ilk derece mahkemesince davanın kabulüne karar verilmesinde ve hükmün fer"ilerinde usul ve esas yönünden yasaya aykırı bir durum bulunmadığından bahisle davalılar vekilinin istinaf başvurularının Hukuk Muhakemeleri Kanununun 353/1-b.1 maddesi gereğince esastan reddine karar verilmiş, bu karar davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dava; vasiyetnamenin hükümsüzlüğünün tespiti istemine ilişkindir.
6100 sayılı HMK’nın 114/1.h bendinde davacının dava açmakta hukuki yararının bulunması dava şartı olarak sayılmıştır. Bilindiği üzere dava şartları yargılamanın her aşamasında taraflarca ileri sürülebileceği gibi mahkeme tarafından da re’sen dikkate alınmalıdır.
TMK"nun 581.maddesi hükmüne göre ise; “Vasiyet alacaklısı olabilmek için mirasbırakanın ölümü anında mirasa ehil olarak sağ olmak şarttır.
Vasiyet alacaklısı mirasbırakandan önce ölmüş ise, tasarruftan aksi anlaşılmadıkça, vasiyeti yerine getirme yükümlülüğü, vasiyet yükümlüsünün yararına ortadan kalkar.”
MK.557. maddesi ise iptal nedenlerini sınırlamıştır. Kural olarak anılan hüküm dışında bir nedenle vasiyetnamenin iptali istenemez ve hakim bu nedenlerle bağlıdır. Bu bakımdan vasiyet alacaklısının miras bırakandan önce ölmesi olgusuna dayanılarak vasiyetnamenin iptali istenemez. Bu husus vasiyetname alacaklısı tarafından açılan vasiyetnamenin tenfizi davasında itiraz olarak ileri sürülebilir.
Bu açıklamalar ışığında somut olaya bakıldığında ise;dosya içerisinde yer alan kayıt ve belgelerden anlaşılacağı üzere, davacının abisi,davalıların da babaları olan vasiyet alacaklısı ... 22.03.2000 tarihinde vefat etmiş iken, muris ... ise, vasiyet alacaklısı ..."den sonra 25.11.2015 tarihinde vefat etmiştir.Her ne kadar ilk derece mahkemesince vasiyet alacaklısının muristen önce ölmüş olması nedeniyle davanın kabulüne karar verilmiş,istinaf incelemesini yapan bölge adliye mahkemesince de davalıların istinaf istemleri ilk derece mahkemesi kararı yerinde görülerek esastan reddedilmiş ise de, bu noktada öncelikle yukarıda da ifade edilen ve dava şartı olup re"sen gözetilmesi gereken davacının eldeki davayı açmakta hukuki yararı olup olmadığı hususunun irdelenmesi suretiyle uyuşmazlığın çözüme kavuşturulması gerektiği kuşkusuzdur. Bu durumda ise, Dairemizin yerleşik içtihatları ile de ifade edildiği üzere,vasiyet alacaklısının mirasbırakandan önce ölmesi hususu açılacak vasiyetnamenin tenfizi davasında itiraz olarak ileri sürülebileceğinden davacının eldeki tespit davasını açmakta hukuki yararı bulunmamaktadır. Bu nedenle ilk derece mahkemesince davanın hukuki yarar yokluğu nedeniyle reddine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiş, bu husus hükmün bozulmasını gerektirmiştir.
İlk derece mahkemesi kararının, yukarıda açıklanan nedenle bozulmasına karar verilmiş olduğundan, HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca, iş bu karara karşı yapılan istinaf başvurusunun esastan reddine ilişkin bölge adliye mahkemesi kararının da kaldırılmasına karar verilmiştir.
SONUÇ : Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle 6100 sayılı HMK"nın 373/1 maddesi uyarınca temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının KALDIRILMASINA, aynı Kanunun 371. maddesi uyarınca İlk Derece Mahkemesi kararının davalılar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, dosyanın İlk Derece Mahkemesine, kararın bir örneğinin de Bölge Adliye Mahkemesine GÖNDERİLMESİNE, 04.11.2019 gününde oybirliği ile karar verildi.