1. Hukuk Dairesi 2015/13715 E. , 2018/2034 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ...ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında birleştirilerek görülen ecrimisil davası sonunda, yerel mahkemece asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne ilişkin olarak verilen karar asıl ve birleştirilen davalarda davalılar ve bir kısım ihbar olunanlar tarafından yasal süre içerisinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 01.03.2018 ... günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı ihbar edilenler....... Başkanlığı vd. vekili Avukat ..., davalı ... vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacılar ... vd. vekili Avukat ...... Üner, davacı ... geldiler, davetiye tebliğine rağmen temyiz edilen davacılar ... vd. vekili Avukat, ihbar olunan; ..., ihbar olunan; ...... Karataş, ihbar olunan ..., ihbar olunan; ... gelmediler, yokluklarında duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin ve asilin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:
-KARAR-
Asıl ve birleştirilen davalar ecrimisil isteğine ilişkindir.
Asıl davada davacılar, paydaşı oldukları 938 ada 2 parsel (yeni 2162 ada 1 parsel) sayılı taşınmazda davalı .........in arsa sahiplerinin rıza ve bilgisi dışında, kaçak ve ruhsatsız olarak bina inşaa ettiğini,açılan el atmanın önlenmesi davasında davalı .........in haksız işgalci olduğunun sübuta erdiğini, açılan bir başka davada menfi zararın tazminine karar verildiğini, davalı ...’ın ise .........ler Kanunu 59. maddesi gereğince ......... başkanı ve yönetim kurulu üyesi sıfatıyla şahsen sorumlu olduğunu, davalılar aleyhine önceki dönemlere ilişkin olarak açılan ecrimisil istekli davaların kabulle sonuçlanıp kararların kesinleştiğini ileri sürerek fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere davacı ...... Dünger mirasçıları için 08/06/2007-08/02/2011 arası toplam 100.000-TL, davacılar ... ve ... için 08/06/2007-08/02/2011 arası toplam 13.625-Tl ecrimisilin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemişlerdir.
Birleştirilen davada davacı ..., 07/11/2008-07/02/2011 tarihleri arasındaki dönem için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 10.000-TL, davacı ... 07/11/2008-07/02/2011 tarihleri arasındaki dönem için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 40.000-Tl ecrimisilin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini birleştirilen davada davacı ...; 2007-2008-2009-2010 yılları için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 10.000-Tl ecrimisilin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini, birleştirilen davada davacı ...;11/04/2008-07/02/2011 tarihleri arasındaki dönem için fazlaya ilişkin haklar saklı kalmak üzere 10.000-Tl ecrimisilin faiziyle birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilini istemişlerdir.
Asıl ve birleştirilen davalarda davalı ..., zamanaşımı definde bulunmuş, 1998-2007 yılları arasındaki dönemde ......... başkanlığı yaptığını, davalı alt yüklenici .........in arsa sahipleriyle arasında akti ilişki olmadığı gibi olayda .........in haksız fiilinden de söz edilemeyeceğini, dava dışı asıl yükleniciler ile ......... arasında 18/06/1998 tarihinde devir sözleşmesi yapılıp 14/01/1999 tarihinde feshedildiğini, kendisinin ise 19/09/1998 tarihinde yönetime seçildiğini,......lara ilişkin tespit yaptırdığını, arsa sahipleriyle yeni bir sözleşme imzalamak istemesine rağmen muvaffak olamadığını, kötüniyetli zilyet olmadığını, davacı arsa sahiplerinin de......ı yapanın diğer yükleniciler olduğunu 29/01/1999 tarihli ihtarnameleri ile kabul ettiklerini, belediyece taşınmaz üzerinde yapı tatil zaptının 15/03/1999 tarihinde düzenlendiğini, taşınmazda arsa sahiplerinin diledikleri gibi tasarrufta bulunduklarını,bir ara otopark olarak kiraya verdiklerini, ......... başkanı sıfatıyla da sorumluluğunun bulunmadığını belirterek asıl ve birleştirilen davaların reddini savunmuş ve davanın asıl yükleniciler ile önceki ......... yöneticilerine ihbarını talep etmiştir.
Davalı ......... davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece, davalı .........in dava konusu taşınmazda işgalci konumunda olduğu, davalı ..."ın da şahsen sorumluluğunun bulunduğu gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davaların kısmen kabulüne ve her iki davalının da müşterek müteselsil sorumluluğuna karar verilmiştir.
Dosya içeriği ve toplanan deliller ile çekişme konusu 938 ada 2 parsel (yenileme ile 2162 ada 1 parsel) sayılı taşınmaz, asıl ve birleştirilen davaların davacıları ve dava dışı kişiler adına kayıtlı iken davalı ......... tarafından hukuken haklı ve geçerli bir nedene dayanılmaksızın taşınmazda bina inşaa edildiği, ancak bir kısım paydaşlar tarafından açılan dava sonucunda davalı .........in el atmasının önlenmesine karar verildiği,yine bir kısım paydaşlar tarafından açılan ecrimisil davalarının kesinleştiği saptandığına göre ecrimisile hükmedilmesinde bir isabetsizlik yoktur. Asıl ve birleştirilen davalarda davalı .........in bu yöne değinen temyiz itirazları yerinde değildir, reddine.
Ayrıca birleştirilen davada davacı ... yönünden 1086 Sayılı HUMK’un 5219 sayılı Yasa ile değişik 427/2 maddesi uyarınca hükmedilen 870,68-Tl ecrimisil miktarı karar tarihi itibariyle kesinlik sınırının altında kaldığından davalı .........in birleştirilen bu dosya yönünden temyiz isteğinin reddine.
Asıl ve birleştirilen davalarda davalılar ... ile......... .........inin öteki temyiz itirazlarına gelince;
Bilindiği ve 1163 Sayılı .........ler Kanunu 59/3.maddesinde düzenlendiği üzere; yönetime veya temsile yetkili şahısların .........e ait görevlerini yürütmeleri esnasında meydana getirdikleri haksız fiillerden doğan zararlardan .........in sorumlu tutulacağı açıktır.
Somut olaya gelince; davalı ...’un bir dönem ......... yöneticiliği yaptığı dosya kapsamı ile sabit ise de yukarda açıklanan düzenleme karşısında ecrimisilden sorumlu tutulmasına olanak yoktur.
Her ne kadar birleştirilen davada davacı ... lehine hükmedilen 870,68-Tl ecrimisil miktarı karar tarihi itibariyle davalı ... bakımından da kesinlik sınırının altında kalmakta ise de davada davalı ...’un taraf sıfatı bulunmayıp,taraf sıfatı re’sen gözetilmesi gereken bir husus olduğundan davalı ... yönünden yapılan incelemede kesinlik sınırına itibar edilmemiştir.
Diğer taraftan, birleştirilen davada davacı ..., dava dilekçesinde 2007-2008-2009-2010 yılları için ecrimisil istediği halde mahkemece 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 26. maddesi gözardı edilerek 2011 yılını da kapsar şekilde davalı ......... aleyhine ecrimisile hükmedilmesi de doğru değildir.
Hal böyle olunca;birleştirilen davada davacı ... açısından ecrimisil istediği dönemler gözetilerek saptanacak ecrimisile hükmedilmesi gerekirken istek aşılmak suretiyle ecrimisile hükmedilmesi doğru olmadığı gibi asıl ve birleştirilen davalarda davalı ... hakkındaki davaların reddine karar verilmesi gerekirken Erol’un da ecrimisilden sorumlu tutulması isabetsizdir.
Asıl ve birleştirilen davalarda davalıların yerinde bulunan temyiz itirazlarının kabulüyle hükmün açıklanan nedenlerle (6100 sayılı Yasanın geçici 3.maddesi yollaması ile) 1086 sayılı HUMK"un 428.maddesi gereğince BOZULMASINA; ayrıca hüküm ihbar edilen ...,...,...,... tarafından temyiz edilmiş ise de 6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu 61 ve devamı maddeleri gereğince davada taraf sıfatları bulunmadığından temyiz dilekçelerinin REDDİNE, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz eden vekili için 1.630.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin temyiz edilenden alınmasına, alınan peşin harcın temyiz edene geri verilmesine, 07.03.2018 tarihinde oybirliği ile karar verildi.