Abaküs Yazılım
1. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/8050
Karar No: 2018/2038
Karar Tarihi: 07.03.2018

Yargıtay 1. Hukuk Dairesi 2015/8050 Esas 2018/2038 Karar Sayılı İlamı

1. Hukuk Dairesi         2015/8050 E.  ,  2018/2038 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : ...ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasında birleştirilerek görülen davada;
    Asıl ve birleştirilen davada davacı, maliki olduğu 5389 ada 6 parsel sayılı taşınmazdaki 3 nolu bağımsız bölüm ile 686 ada 1 parsel sayılı taşınmazdaki 7 nolu bağımsız bölümü, davalının dava dışı eşi ..."ün, kendisini ve borçlandırdığı oğlu ... Erez"i tehdit etmesi ve korkutması neticesinde hiçbir bedel ödenmeksizin davalıya devretmek zorunda kaldığını, davalının ve dava dışı eşinin çeşitli hile ve tehditlerle taşınmazlarını alması nedeniyle haklarında şikayetçi olduğunu ileri sürerek davalı adına olan tapu kayıtlarının iptali ile adına tesciline karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, çekişme konusu taşınmazları bedelini ödemek suretiyle satın aldığını, taşınmazların devri konusunda davacıya baskı yapılmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur.
    Mahkemece; dava konusu taşınmazların davalıya temlikinin davacının korkutulması ve iradesinin sakatlanması neticesinde gerçekleştiği gerekçesiyle asıl ve birleştirilen davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Karar, asıl ve birleştirilen davada davalı vekilil tarafından süresinde duruşma istekli temyiz edilmiş olmakla, duruşma günü olarak saptanan 01.03.2018 Perşembe günü için yapılan tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Avukat ... ile temyiz edilen davacı vekili Avukat ... geldiler duruşmaya başlandı, süresinde verildiği ve kayıt olunduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra gelen vekillerin sözlü açıklamaları dinlendi, duruşmanın bittiği bildirildi, iş karara bırakıldı. Bilahare Tetkik Hakimi ..."un tarafından düzenlenen rapor okundu, düşüncesi alındı. Dosya incelenerek gereği görüşülüp düşünüldü:

    -KARAR-

    Dosya içeriğine, toplanan delillere, hükmün dayandığı yasal ve hukuksal gerekçeye, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve özellikle ikrah (korkutma) hukuksal nedenine dayalı iddianın kanıtlandığı gözetilerek yazılı şekilde karar verilmesi doğru olduğuna göre; asıl ve birleştirlien davada davalının yerinde bulunmayan temyiz itirazının reddiyle, usul ve yasaya uygun olan hükmün ONANMASINA, 30.12.2017 tarihinde yürürlüğe giren Avukatlık Ücret Tarifesi gereğince gelen temyiz edilen vekili için 1.680.00.-TL. duruşma vekâlet ücretinin ve aşağıda yazılı 7.941.04.TL. bakiye onama harcının temyiz eden davalı ve birleştirilen davada davalıdan alınmasına, 07.03.2018 tarihinde oyçokluğuyla karar verildi.

    (Muhalif

    -KARŞI OY-

    Dava, ikrah hukuksal nedenine dayalı tapu iptali tescil isteğine ilişkindir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiştir.
    1 nolu parseldeki 7 nolu bağımsız bölüm davacıya aitken 05.02.2010 tarihinde, 6 nolu parseldeki 3 nolu bağımsız bölüm davacıya aitken 30.03.2010 tarihinde satış suretiyle davalıya temlik edildiği kayden sabittir.
    Borçlar Kanunu"nun 29 ve 30. TBK"nun 37 ve 38. maddelerinde düzenlenmiş olan ikrahın varlığını ve ikrah nedeniyle bir sözleşmenin geçersizliğini ileri sürebilmek için, bazı koşulların gerçekleşmesi zorunludur.
    Bu koşullar;
    1.Tehdit (korkutma) ciddi olmalı ve korkutulan kişinin irade ve kararına etki yapmak amacına yönelmelidir.
    2. Tehdit hukuka aykırı bulunmalıdır.
    3. Tehdit, korkutulan kişinin karar vermesine esaslı biçimde etki yapmış olmalıdır.
    4. Tehdit, karşı tarafta esaslı bir korku uyandırmalıdır. Korkunun esaslı sayılabilmesi için; korkutulan kişinin kendisinin yahut yakın akrabasından birinin hayat ya da namus yahut mallarına yönelik tehlikenin önemli (ağır) ve yakın olması gerekir şeklinde sıralanabilir.
    Öte yandan, kural olarak yasal bir hakkın kullanılacağını bildirmek dava açılacağı, icra takibi yapılacağı, iflasın isteneceği tehditlerini ileri sürmek, yada yasal bir hakkı kullanmak ikrah sayılamaz.
    Somut olaya gelince çekişme konusu taşınmazların davacıya ait olduğu davacının oğlu ... Erez"in dava dışı kişilere borcunun bulunduğu bu nedenle icra takibi başlatıldığı, ... Erez"in ödeme şartını ihlalden 25.09.2009 tarihinde üç aya kadar tazyik hapsi ile cezalandırıldığı, ... Erez ile davalının eşi arasında alacak-borç ilişkisi olduğu hatta borçlusu ... Erez alacaklısı davalının eşi ... olan 22.01.2010 vade tarihli bono düzenlendiği yine borçlusu davacı olan 05.02.2010 ödeme günlü bir senet daha olduğu davacının, taşınmazlarının tehdit ile elinden alındığı iddiası ile şikayetçi olduğu ve takipsizlik kararının kesinleştiği, ... adresindeki dava konusu taşınmazda davacının bir süre daha oturmak istemesi üzerine oğlu ... Erez tarafından kira sözleşmesi düzenlenerek (annesi imzalamış gibi tarafından imzalanarak) davalıyı verildiği, davacının şikayeti üzerine özel belgede sahtecilik suçundan cezalandırıldığı hususları sabittir.
    Davacı tanıkları çoğunlukla davacının eşi oğlu ve olayların merkezindeki diğer oğlu ... Erez olup, eşi ve diğer oğlu davacıdan duyduklarını aktarmışlardır.
    Öte yandan 30.03.2010 ve 05.02.2010 tarihlerinde iki ayrı temlik yapılmış olup, ilk temlik ikrah altında yapıldı ise Büyükşehirde yaşayan bir kimsenin kolluk güçlerine başvurmadan ikinci temliki yapması da hayatın olağan akışına aykırıdır.
    Tüm bu maddi olgular yukardaki ilkelerle birlikte değerlendirildiğinde, temlikin borç içindeki oğlunu kurtarmak amacı ile iradi olarak yapıldığı, ikrahın koşullarının gerçekleşmediği sonucuna varılmaktadır.
    Bu durumda davanın reddine karar verilmesi için hükmün bozulması düşüncesinde olduğumdan sayın çoğunluğun onama görüşüne katılamıyorum.






    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi