1. Ceza Dairesi 2017/143 E. , 2017/2077 K.
"İçtihat Metni"
Yağma suçundan hükümlü ..."ın, cezalarının 6 yıl 8 ay hapis cezası olarak toplanmasına ilişkin İzmir 2. Çocuk Ağır Ceza Mahkemesinin 17/06/2015 tarihli ve 2015/252 değişik iş sayılı Kararının infazı sırasında, hükümlü hakkında şartla tahliye tarihine kadar olan cezasının denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak infazına ilişkin İzmir 1. İnfaz Hâkimliğinin 24/08/2016 tarihli ve 2016/6441 esas, 2016/6363 sayılı Kararını müteakip, İzmir Cumhuriyet Başsavcılığının, hükümlünün başka suçtan tutuklanarak İzmir Kapalı Ceza İnfaz Kurumuna alındığından bahisle şartla tahliye tarihine kadar olan cezanın denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak infazına dair kararın geri alınması talebinin reddine dair İzmir 1. İnfaz Hâkimliğinin 01/11/2016 tarihli ve 2016/6441 esas, 2016/6363 sayılı ek Kararına karşı yapılan itirazın reddine ilişkin İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/11/2016 tarihli ve 2016/1741 değişik iş sayılı Kararı ile ilgili olarak;
İzmir 1. İnfaz Hâkimliğince hükümlünün denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak infazına dair kararın geri alınması talebinin reddine karar verilmiş ise de;
Bilindiği üzere ceza infaz kurumlarında hapis cezasına mahkumiyet hükmü infaz edilirken kişinin başka suçtan tutuklanması halinde, öncelikle hükümlünün lehine kesinleşen hapis cezası hükümlerinin infaz edilmesi gerektiği, Denetimli Serbestlik Hizmetleri Yönetmeliğinin "Denetimli serbestlik kararlarının değiştirilmesi, durdurulması veya kaldırılması" başlıklı 45. maddesindeki "(3) Bu Yönetmeliğin dördüncü kısmının ikinci ve dördüncü bölümü ile beşinci kısmının üçüncü ve dördüncü bölümünde yer alan yükümlülüklerin yerine getirilmesi sırasında yükümlünün işlediği bir suç nedeniyle; tutuklanması veya mahkûm olduğu hapis cezasının infazına başlanması ya da askere alınması durumunda mahkemece aksine bir hüküm de verilmez ise yükümlülüğün yerine getirilmesi durdurulur. Yükümlü denetim süresi içerisinde serbest bırakılır veya askerlik hizmeti sona ererse yükümlülüğün yerine getirilmesine devam edilir. Denetim süresinin sonunda yükümlünün mahpusluk halinin veya askerlik durumunun devam etmesi durumunda dosya kapatılarak mahkemesine gönderilir. Ceza infaz kurumunda veya askerlikte geçirilen süreler denetim süresinden sayılır. Bu süre içinde rehberlik kapsamında verilen yükümlülüğün yerine getirilmesinde mahkemeye verilecek raporlar ceza infaz kurumu ile işbirliği içerisinde hazırlanır. Hâkime gönderilecek rapora esas olmak üzere üç ayda bir kişinin gelişimi ve davranışları hakkında ceza infaz kurumu idaresinden bilgi istenir." şeklindeki amir hüküm uyarınca da yükümlülüklerin yerine getirilmesi sırasında yükümlünün işlediği bir suç nedeniyle tutuklanması durumunda
yükümlülüğün yerine getirilmesinin durdurulacağı ancak ceza infaz kurumunda geçirilen sürelerin denetim süresinden sayılacağının belirtildiği, burada tutuklanma halinde hem yükümlülüğün yerine getirilmesinin durdurulması hem de ceza infaz kurumunda geçirilen sürelerin denetim süresinden sayılacağının belirtilmesinin çelişki içerdiği düşünülse de, kanun koyucunun yukarıda da belirtildiği üzere hapis cezasına mahkumiyet hükmü infaz edilirken kişinin başka suçtan tutuklanması halinde, öncelikle hükümlünün lehine kesinleşen hapis cezasının infaz edilmesinin amaçlandığı, diğer bir deyişle tutuklama kararının infaz edilmeyip, tutuklama kararı kaldırılıncaya kadar denetimli serbestlik şeklinde infaz edilen kesinleşmiş hükmün kapalı ceza infaz kurumunda infazına devam edilmesi gerektiği cihetle, anılan kararda denetimli serbestlik tedbiri uygulanarak infazına dair kararın geri alınması talebinin reddine karar verildiği gözetilmeksizin, itirazın bu yönden kabulü yerine, yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi uyarınca anılan kararın bozulması lüzumu Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğü"nün 26.12.2016 gün ve 94660652-105-35-14672-2016-Kyb sayılı yazılı istemlerine müsteniden Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının tebliğnamesi ile Dairemize ihbar ve dava evrakı gönderilmekle, incelenerek gereği düşünüldü;
TÜRK MİLLETİ ADINA
Kanun yararına bozma talebine dayanılarak Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığınca düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına göre yerinde görüldüğünden, İzmir 2. Ağır Ceza Mahkemesinin 08/11/2016 tarihli ve 2016/1741 değişik iş sayılı Kararının 5271 sayılı CMK"nun 309. maddesi uyarınca KANUN YARARINA BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın Mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 05/06/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.