21. Hukuk Dairesi 2016/63 E. , 2017/3759 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Davacı, davalılardan işverene ait işyerinde geçen çalışmalarının tespitiyle, işçilik alacaklarının tahsiline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
K A R A R
Dava, davacının .... .... Otelinde 1998 yılından itibaren geçen ve davalı Kuruma bildirilmeyen çalışmalarının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davanın reddine karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının .... .... Otelinde 1998-2004 yılları arasında geçen ve .... Kurumu"na bildirilmeyen çalışmalarının tespiti için açtığı .... Asliye Hukuk Mahkemesi"nin 2008/200 E. Sayılı dosyasında 31/03/2011 tarihli kararda "davacı vekili her ne kadar 01/12/2010 tarihinde ... Enerji Turizim Seracılık ve Ticaret A.ş"yi davaya dahil ettirme yönünde beyanda bulunmuş ise de; yapılan araştırmalarda ... ile .... .... A.ş arasında akdi bir ilişkinin bulunmadığı tespit edildiğinden ... yönünden hizmet tespiti davasının tefrikine, ... A.ş bakımından yargılamanın yeni bir esas üzerinden yürütülmesine, açılan davanın kısmen kabul ve kısmen reddine, davacının iddia ettiği 01/09/1998-03/03/2000 tarihleri arasındaki talebinin hak düşürücü süreye tabi olması nedeniyle reddine, 04/03/2000-09/06/2000 tarihleri arasındaki talebinin zaman aşımı nedeniyle reddine, 10/06/2000-01/07/2002 tarihleri arasında .... Otel"de .... iş verenliğinde 506 sayılı yasa kapsamında askari ücret üzerinden sigortalı olarak çalıştığının tespitine, davacının 02/07/2002-15/11/2002 tarihleri arasındaki talebinin reddine, 16/11/2002-31/12/2002 tarihleri arasındaki talebinin reddine, davacının 01/01/2003-15/05/2004 tarihleri arasında .... .... Otel"de .... Belediyesi işverenliğinde 506 sayılı yasa kapsamında askari ücret üzerinden sigortalı olarak çalıştığının tespitine" karar verildiği, ... yönünden açılan davanın Mahkemenin 2011/77 Esas numarasına kaydedildiği, Mahkemece .... Asliye Hukuk Mahkemesinin 2008/200 E ve 2011/78 K sayılı ilamı ile davacının Doğan ....de çalıştığı 01/06/1999 - 31/03/2000 arası hak düşürücü süre kapsamında kaldığını, bu kararında Yargıtay tarafından onandığı gerekçesiyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
.../...
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/8. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/8. maddelerine göre Yönetmelikle tespit edilen belgeleri işveren tarafından verilmeyen veya çalıştıkları Kurumca tespit edilemeyen sigortalılar, çalıştıklarını hizmetlerinin geçtiği yılın sonundan başlayarak 5 yıl içerisinde mahkemeye başvurarak alacakları ilam ile ispatlayabilirlerse, bunların mahkeme kararında belirtilen aylık kazanç toplamları ile prim ödeme gün sayıları nazara alınır. Yasada yer alan 5 yıllık süre hak düşürücü olup mahkeme tarafından kendiliğinden nazara alınması gerektiği gibi davacının aynı işyerinde çalışmasını sürdürmesinin veya 5 yıllık hak düşürücü süre içerisinde tekrar aynı işyerine girerek çalışmasının, hak düşürücü sürenin işlemesine engel olmayacağı ve hak düşürücü sürenin, kesilmesi ve durmasının mümkün bulunmadığı hukuksal gerçeği de ortadadır.
İşverenin, çalıştırmış olduğu sigortalılara ait hangi belgeleri Kuruma vermesi gerektiği Kanun"un 79/1.maddesinde açıkça ifade edildiği üzere yönetmeliğe bırakılmıştır. Atıf yapılan Sosyal Sigorta İşlemleri Yönetmeliği"nin dördüncü kısmında işverence verilecek belgeler düzenlenmiştir. Bunlar, aylık sigorta primleri bildirgesi (SSİYön.Madde16) , dört aylık sigorta primleri bordrosu (SSİYön. Madde 17), sigortalı hesap fişi (SSİY. Yön. Madde 18) vs.dir. Yönetmelikte sayılan bu belgelerden birisinin dahi verilmiş olması halinde artık Kanun"un 79/10 (eski 8) maddesinde yer alan hak düşürücü süreden söz edilemez. Yargıtay uygulamasında anılan maddenin yorumu geniş tutulmakta; eğer sayılan belgelerden birisi işveren tarafından verilmişse burada Kurumun işçinin çalışmasından haberdar olduğu ve artık hizmet tespiti davası için hak düşürücü sürenin varlığından söz edilemeyeceği kabul edilmektedir.
Maddede belirtildiği üzere yönetmelikle tespit edilen belgelerin (işe giriş bildirgesi) verilmesi durumunda hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceği gibi çalışmaların sigorta müfettiş raporu ile saptanması durumunda da hak düşürücü sürenin geçtiğinden sözedilemeyeceği açıktır.
Davacının sigortalı çalışmalarının Kuruma kısmen bildirildiği hallerde, eksik bildirimlere yönelik olarak açılan davada hak düşürücü süre işlemeyecektir. (Hukuk Genel Kurulunun 23.06.2004 gün ve 2004/21-369 E, 2004/371 K. sayılı kararı )
Çalışmanın blok çalışma niteliğinde olması yani kesintisiz devam etmesi halinde hak düşürücü süreden bahsedilemez.
Öte yandan, hizmet tespiti davalarında, davacının tespitini istediği çalışmanın geçtiği işyerinin sahibi olan gerçek ya da tüzel kişi işveren, .... Kurumu ile zorunlu dava arkadaşıdır.
Somut olayda, .... Kurumunca davacının 01/06/1999-31/03/2000 tarihleri arasında geçen çalışmasının ... Ltd. Şti."ne ait 1001469 sicil sayılı işyerinde geçtiğinin bildirildiği anlaşılmış olmakla, davacının talep ettiği tarihler arasındaki çalışmasının kesintisiz olması halinde hak düşürücü süreden bahsedilemez. Ayrıca Mahkemece ... Ltd. Şti. hakkında hiç bir araştırma yapılmamış, dava dilekçesi tebliğ edilmemiş ve .... Kurumu davaya dahil edilmemiştir.
Yapılacak iş, .... Kurumu"nu davaya dahil etmek, 1001469 sicil sayılı işyerine ait işyeri sicil dosyasını Kurumdan istemek ve bu işyerinin kimin adına tescilli olduğu tespit edildikten sonra usulünce taraf teşkilini sağlamak, davacının çalışmalarının kesintisiz olduğunun anlaşılması halinde hak düşürücü süreden bahsedilemeyeceği dikkate alınarak, tüm dönem bordrolarını getirtmek, bu işyerlerinin Yasa kapsamına alınma tarihleri ile bu işyerlerinde tespiti istenen dönem içerisinde Kurumun denetim ve kontrol ile görevlendirilmiş memurlarınca yapılan bir denetim olup olmadığını sormak, öncelikle dava konusu dönemi kapsar biçimde tüm işyerlerine ait bordro tanıklarını dinlemek, gerek görüldüğünde talep edilen dönemde çalışması bulunan komşu işyeri çalışanlarını zabıta marifetiyle veya Kurum"dan sorarak belirlemek ve bu kişilerin de beyanlarını almak, tüm delilleri birlikte değerlendirmek, böylece ihtilaflı dönemde davacının davalı işyerlerinde geçen çalışmalarını, kesintisiz olup olmadığını tereddüte yer vermeyecek şekilde belirlemek, davanın nitelikçe kamu düzenini ilgilendirdiğini de nazara alarak gerektiğinde araştırmayı genişleterek çıkacak sonuca göre karar vermekten ibarettir.
Mahkemece bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde karar verilmesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 09/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.