3. Hukuk Dairesi 2019/4324 E. , 2019/8809 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasındaki kira bedelinin tespiti davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın açılmamış sayılmasına yönelik olarak verilen hükmün süresi içerisinde davacı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı ile aralarında 01/07/1994 başlangıç tarihli kira sözleşmesi bulunduğunu, halen ödenen brüt 25.000TL kira bedelinin emsaller karşısında düşük kaldığını belirterek 01/07/2014 tarihinden itibaren aylık kira bedelinin brüt 100.000TL olarak tespitine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.
Mahkemece, davanın kısmen kabulüne, dava konusu taşınmazın aylık kira bedelinin 01/07/2014 tarihinden itibaren brüt 67.500TL olarak tespitine dair veilen hükmün davacı ve davalı tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay 6. Hukuk Dairesi"nin 07/12/2015 tarih 2015/7651 Esas, 2015/10732 Karar sayılı ilamı ile " ...Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 9. maddesinde yer alan, kira bedelinin tespiti davalarında mahkemece tespit olunan kira bedeli farkının bir yıllık tutarı üzerinden tarifenin üçüncü kısmı gereğince hesaplanacak nispi vekâlet ücretine hükmedileceği düzenlemesine göre, tespit edilen yıllık brüt kira bedelinden davalı tarafından ödenen yıllık brüt kira bedeli çıkartılarak, aradaki fark üzerinden davacı yararına vekalet ücreti ve reddedilen kısım üzerinden davalı yararına vekalet ücreti takdir edilmesi gerekir." gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
Bozma üzerine yeniden yapılan yargılama neticesinde, davanın HMK"nun 150/5 maddesi gereğince açılmamış sayılmasına karar verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosyadaki yazılara, kararın bozmaya uygun olmasına ve delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacının sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2- Hüküm tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin "davanın açılmamış sayılması başlıklı" 7/1. maddesine göre; “Görevsizlik, yetkisizlik nedeniyle dava dilekçesinin reddine, davanın nakline veya davanın açılmamış sayılmasına; delillerin toplanmasına ilişkin ara kararı gereğinin yerine getirilmesinden önce karar verilmesi durumunda, tarifede yazılı ücretin yarısına, karar gereğinin yerine getirilmesinden sonraki aşamada ise, tamamına hükmolunur. Şu kadar ki, davanın görüldüğü mahkemeye göre, hükmolunacak avukatlık ücreti ikinci kısmın ikinci bölümünde yazılı miktarları geçemez.”
Mahkemece, anılan madde hükmü uyarınca kendisini vekille temsil ettiren davalı yararına maktu vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, nispi 8.600TL vekalet ücretine hükmedilmek suretiyle davalı yararına fazla miktarda vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değildir.
Ne var ki, bu yanlışlığın düzeltilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, hükmün düzeltilerek onanması HUMK 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, ikinci bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan kararın hüküm fıkrasının 3. bendinde yer alan " Davalı vekili için takdir olunan 8.600TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalıya ödenmesine" söz ve rakamlarının çıkarılmasına, yerine " Davalı taraf kendisini vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 900TL maktu vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalıya verilmesine," ifadesinin yazılması suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"nun 440.maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 06/11/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.