21. Hukuk Dairesi 2016/1614 E. , 2017/3871 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, davalı işverene ait işyerinde 15/08/2006-20/06/2008 tarihleri arasında geçen çalışmalarının tespitine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kısmen kabulüne karar vermiştir.
Hükmün Feri Müdahil Kurum vekilince ve ... Temsilcisi ... tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının davalıya ait işyerinde 15/08/2006-20/06/2008 tarihleri arasında sürekli ve kesintisiz çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece; davanın kısmen kabulüne, “davacının 15/08/2006-15/11/2006 tarihleri arasında 90 gün, 11/06/2008-20/06/2008 tarihleri arasında 9 gün süreyle ve asgari ücretli olarak davalı şirkette çalışmış olduğunun tespiti” ile yazıldığı şekilde karar verilmiştir.
Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı Yasa"nın 79/10. ve 5510 sayılı Yasa"nın 86/9. maddeleri bu tip hizmet tespiti davaları için özel bir ispat yöntemi öngörmemiş ise de, davanın niteliği kamu düzenini ilgilendirdiği ve bu nedenle özel bir duyarlılık ve özenle yürütülmesi gerektiği Yargıtay"ın ve giderek Dairemizin yerleşmiş içtihadı gereğidir.
Bu tür davalarda öncelikle davacının çalışmasına ilişkin belgelerin işveren tarafından verilip verilmediği yöntemince araştırılmalıdır. Bu koşul oluşmuşsa işyerinin gerçekten var olup olmadığı kanun kapsamında veya kapsama alınacak nitelikte bulunup bulunmadığı eksiksiz bir şekilde belirlenmeli, daha sonra çalışma olgusunun varlığı özel bir duyarlılıkla araştırılmalıdır.
Çalışma olgusu her türlü delille ispat edilebilirse de çalışmanın konusu niteliği başlangıç ve bitiş tarihleri hususlarında tanık sözleri değerlendirilmeli, dinlenen tanıkların davacı ile aynı dönemlerde işyerinde çalışmış ve işverenin resmi kayıtlara geçmiş bordro tanıkları yada komşu işverenlerin aynı nitelikte işi yapan ve bordrolarına resmi kayıtlarına geçmiş çalışanlardan seçilmesine özen gösterilmelidir. Bu tanıkların ifadeleri ile çalışma olgusu hiçbir kuşku ve duraksamaya yer vermeyecek şekilde belirlenmelidir. Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 16.9.1999 gün 1999/21-510-527, 30.6.1999 gün 1999/21-549-555- 3.11.2004 gün 2004/21- 480-579 sayılı kararları da bu doğrultudadır.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden; davacının 15/11/2006-11/06/2008 tarihleri arasında geçen hizmetlerinin davalı işyerince Kurum"a bildirilmiş olduğu, 15/11/2006 tarihli davalı işyerince düzenlenmiş olan ilk işe giriş bildirgesinin Kurum kayıtlarına intikal ettiği, davalı işyerinin 01/05/1996 tarihinde Kanun kapsamına alınmış olup Dershane İşletmeciliği faaliyetinde bulunduğu, davacının 27/10/2006 tarihinde aday öğretmenliğinin kalktığı, 11/06/2008 tarihli istifa dilekçesine istinaden düzenlenen görevden ayrılma uygunluk yazısının Valilik olurundan geçmek suretiyle uygun görüldüğü, ihtilaf konusu dönem aylık prim ve hizmet bildirgelerinin, ücret bordrolarının, iş-kur işgücü çizelgelerinin dosyaya sunulduğu, duruşmalarda davacı- davalı tanıkları ile bordrolu tanıkların dinlendiği, alınan bilirkişi raporunun dosyaya sunulduğu anlaşılmaktadır.
Somut olayda, resmi makamca da onaylanmış davacının imzasını havi 11/06/2008 tarihli istifa dilekçesi var iken Mahkemece tanık beyanları doğrultusunda davacının 11/06/2008-20/06/2008 tarihleri arasında çalıştığının kabulü ile yazılı şekilde kurulan hüküm hatalı olmuştur.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın hatalı değerlendirme ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurum ve davalı işyeri vekillerinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalılardan ... Temsilcisi ..." a iadesine
11/05/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi