21. Hukuk Dairesi 2016/4271 E. , 2017/3957 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, yurtdışı borçlanmasının 01/05/1980 tarihinde 01/06/2011 tarihinden itibaren yeniden hesaplanmasına, maaş fark aylıkların ödenmesine, aksi yöndeki Kurum işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin kabulüne karar vermiştir.
Hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okundu, işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının yurt dışındaki çalışmasına dair borçlanmasının 01.05.1980 tarihinden itibaren ileriye doğru 2660 gün olarak belirlenmesi ile yaşlılık aylığının da bu sürelere göre 01.06.2011 tarihinden itibaren yeniden hesaplanması ve bu tarihten itibaren maaş faklarının ödenmesi istemine ilişkindir.
Mahkemece davanın kabulü ile, "davacının yurtdışı borçlanmasının 01.05.1980 tarihinden başlamak üzere 2660 gün olarak tespitine; 01.05.1980 tarihinden itibaren 2630 günlük yurtdışı hizmetini borçlandığı kabul edilerek 01.06.2011 tarihi itibari ile yaşlılık aylığının yeniden hesaplanmasına ve bu tarihten itibaren yaşlılık aylığı farklarının ödenmesi ile yaşlılık aylığının yeniden hesaplanan miktar üzerinden ödenmesine; aksi kurum işleminin iptaline", karar verilmiştir.
Dosyadaki kayıt ve belgelerden, davacının 01.11.1963-28.10.1965 ve 30.05.1968-12.09.1969 tarihleri arasında 506 sayılı Yasa kapsamında sigortalı çalışması olduğu, 01.05.1980 tarihinden itibaren Hollanda"da geçen çalışmalarını borçlanmak için 18.10.2010 tarihinde davalı Kuruma müracaat ettiği, borçlanma talep dilekçesinde sadece borçlanmak istediği gün sayısını "2660 gün" olarak belirttiği ve "Türkiye"deki hizmetimle 3600 günü dolduracağım" açıklamasında bulunduğu, borçlanma yapmak istediği tarihleri belirtmediği, davalı Kurumun "13.06.2003-02.10.2010" tarihleri arasındaki 2630 günlük süre bakımından borçlanma tahakkuk cetveli düzenlediği, davacının herhangi bir ihtirazı kayıt koymadan 25.04.2011 tarihinde ödeme yaptığı, 25.04.2011 tarihli tahsis talebi üzerine 01.05.2011 tarihinden itibaren yaşlılık aylığı almaya başladığı, davalı Kuruma benzer şekilde aylık alanlara göre yaşlılık aylığının düşük hesaplandığını beyanla müracaat ettiği, davacıya aylığının hesaplanmasında hata bulunmadığının davalı Kurum tarafından bildirildiği anlaşılmaktadır.
3201 sayılı Yurt Dışında Bulunan Türk Vatandaşlarının Yurt Dışında Geçen Sürelerinin Sosyal Güvenlikleri Bakımından Değerlendirilmesi Hakkında Kanun"un 5.maddesine 17.04.2008 tarih ve 5754 sayılı Kanun"un 79.maddesi ile eklenen (yürürlük tarihi 08.05.2008) 1.fıkraya göre; "Yurt dışındaki sigortalılık sürelerinin tespitinde, bunu belirten ve istek sahibinin ibraz edeceği ispatlayıcı belgelerde kayıtlı bulunan tarihler arasındaki son tarihten geriye doğru olmak üzere gün sayıları esas alınır, bu tespitte 1 yıl 360 gün, 1 ay 30 gün hesaplanır."
Somut olayda, davacının yurt dışı borçlanması yapmak istediğine dair dilekçesinde borçlanmak istediği tarihleri belirtmediği, davalı Kurum tarafından düzenlenen tahakkuk cetvelinde borçlanmanın "13.06.2003-02.10.2010" tarihlerine ilişkin olacağının yazılı olduğu ve davacının bu tahakkuk cetveline göre Kuruma ödeme yaptığı, belirlenen tarihlere itiraz etmediği ve buna göre yaşlılık aylığının tahsis edildiği anlaşıldığından davacının artık yurt dışı borçlanma süresinin yeniden belirlenmesine ve buna göre aylığının yeniden hesaplanmasına dair talebinin kabul edilmesi mümkün değildir.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde tutulmaksızın eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davalı Kurumun bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.