3. Hukuk Dairesi 2019/3855 E. , 2019/8978 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında itirazın iptali davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kısmen kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, dava dilekçesinde özetle; davalı ile tüzel kişiliği sona eren ve kendisine bağlanan Tekeli Belediyesi arasında 2007 yılında kira sözleşmesi imzalandığını, davalı tarafın 2009 yılında kira bedelini kendisine ödediğini, 2010 yılında kira sözleşmesinin yenilenmesini talep ettiğini, 15000 TL kira bedelinin encümen tarafından belirlenerek kira sözleşmesinin bu bedel üzerinden bir yıl uzamasına karar verildiğini, davalıya yapılan tebliğin iade edildiğini, davalının kira bedelini ödemediğini ancak kullanmaya devam ettiğini belirterek davalı aleyhine kira alacağının tahsili amacıyla başlatılan takibe itirazın iptaline karar verilmesini talep etmiştir.
Davalı, cevap dilekçesinde özetle; Tekeli belediyesi ile kira sözleşmesi yapıldığını ve bu belediyenin davacıya bağlandığını, davacının bölge rayicinin üzerinde kira bedeli talep ettiğini, encümen kararının kira prosedürüne uygun olmadığını, kira bedelinin tarafların anlaşmasıyla belirlenebileceğini belirterek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, mali müşavir bilirkişiden rapor aldırılarak kira sözleşmesi ve davalının ödemeleri doğrultusunda hesap yapılmış ve ödenmediği tespit edilen 2.839,94 TL üzerinden davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, taraflarca temyiz edilmiştir.
1-)Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik görülmemesine göre; davacının tüm, davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddi gerekir.
2)Davalının vekalet ücretine yönelik temyiz itirazı incelendiğinde;
Karar tarihinde yürürlükte olan A.A.Ü.T.’nin 13. maddesinde "Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, davanın görüldüğü mahkeme için Tarifenin İkinci Kısmında belirtilen maktu ücretlerin altında kalmamak kaydıyla (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Ancak hükmedilen ücret kabul veya reddedilen miktarı geçemez" düzenlemesi yer almaktadır.
Davanın kısmen kabul edilmiş olmasına rağmen, davada kendisini vekille temsil ettiren davalı taraf yararına reddedilen kısım üzerinden 4.455,21 TL vekalet ücreti takdiri gerekirken, eksik hesaplama yapılarak 4.405,20 TL vekalet ücretine hükmedilmesi doğru görülmemiştir.
Ne var ki, bu yanlışlıkların giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden hükmün düzeltilerek onanması HUMK"nun 438/7 maddesi hükmü gereğidir.
SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle davacının tüm, davalının sair temyiz itirazlarının REDDİNE, ikinci bentte açıklanan nedenlerle hüküm fıkrasının 5. bendinde yer alan “5-Davalı kendini bir vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 4.405,20 TL vekalet ücretinin davalıdan tahsili ile davacı tarafa ödenmesine,” ifadelerinin hükümden çıkarılarak yerine “5-Davalı kendini bir vekille temsil ettirdiğinden yürürlükte bulunan AAÜT gereğince 4.455,21 TL vekalet ücretinin davacıdan tahsili ile davalı tarafa ödenmesine,” ifadesi yazılmak suretiyle hükmün düzeltilmesine ve düzeltilmiş bu şekliyle ONANMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nın geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK"un 440. maddesi gereğince davacı bakımından kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık, davalı bakımından karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11.11.2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.