Abaküs Yazılım
2. Daire
Esas No: 2021/5144
Karar No: 2022/3198
Karar Tarihi: 01.06.2022

Danıştay 2. Daire 2021/5144 Esas 2022/3198 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Dava, bir şirket ortağı olarak ecrimisil alacağının tahsili amacıyla düzenlenen ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılmıştır. İlk Derece Mahkemesi başvuruyu reddederken, Bölge İdare Mahkemesi de istinaf başvurusunu reddetmiştir. Ancak, Danıştay İkinci Dairesi, ödeme emirlerine dayanak teşkil eden ecrimisil alacağının doğru yargılama yapılmadan kesinleşmiş alacak olarak kabul edildiği gerekçesiyle, Bölge İdare Mahkemesi kararını bozmuştur. Kanun maddeleri olarak da, Davalı İdare’nin ödeme emrinin tebliği sonrası verilen 7 günlük sürede borçlarını ödemeyenlere ödeme emri tebliğ edileceği ve tebliğ edilen şahsın, sadece borcu olmadığında dava açabileceği 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un 55. ve 58. maddeleri ile, tüzel kişilerin mal varlığından tahsil edilemeyen kamu alacaklarının, kanuni temsilcilerinin kişisel mal varlığından alınabilmesine olanak tanıyan 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun’un Mükerrer 35. maddesi gösterilmiştir.
Danıştay 2. Daire Başkanlığı         2021/5144 E.  ,  2022/3198 K.

    "İçtihat Metni"

    T.C.
    D A N I Ş T A Y
    İKİNCİ DAİRE
    Esas No : 2021/5144
    Karar No : 2022/3198

    TEMYİZ EDEN (DAVACI) : …
    VEKİLİ : Av. …

    KARŞI TARAF (DAVALI) : … Vergi Dairesi Başkanlığı
    VEKİLİ : Av. …

    İSTEMİN KONUSU : ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, dilekçede yazılı nedenlerle 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması isteminden ibarettir.

    YARGILAMA SÜRECİ :
    Dava Konusu İstem : Dava; davacı adına, şirket ortağı sıfatıyla, 6183 sayılı Kanunun 35. maddesi gereğince, ecrimisil alacağının tahsili amacıyla düzenlenen 184.014,05 TL tutarlı … günlü, … sayılı ve 18.680,11 TL tutarlı … günlü, … sayılı ödeme emirlerinin iptali istemiyle açılmıştır.
    İlk Derece Mahkemesi Kararının Özeti : … İdare Mahkemesinin … günlü, E:…, K:… sayılı kararıyla; davacı şirket adına mal varlığı araştırması yapıldığı, şirket adına gayrimenkul kaydına rastlanmadığı, menkul mal olarak şirket üzerine araçlar olduğu fakat araçlar kaydı üzerinde haciz ve/veya İhtiyati hacizler olduğu, şirketin borcuna yetecek miktarda mal varlığı bulunmaması nedeniyle borcun şirketten tahsil edilemeyeceğinin ortaya konulduğunun dosya kapsamından anlaşıldığı, bu durumda, usulüne uygun olarak kesinleşen ve şirketten tahsil imkanı kalmadığı idarece ortaya konulan borçların tahsili amacıyla, dava konusu dönemlerde ortağı olması nedeniyle sorumluluğu bulunan davacı adına hissesi oranında ödeme emri düzenlenmesinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
    Bölge İdare Mahkemesi Kararının Özeti: ... Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesinin temyize konu kararıyla; istinaf başvurusuna konu kararda, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 45. maddesinde düzenlenen kararın kaldırılması sebeplerinin bulunmadığı belirtilerek davalı idarenin istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.

    TEMYİZ EDENİN İDDİALARI : Davacı tarafından; ödeme emirlerinin dayanağı tahakkuk işlemlerine bakıldığında borç döneminin 2008 tarihli olduğu, ticaret sicil kayıtlarına bakıldığında ise şirketin kuruluş tarihinin 25/03/2009 olduğu görüleceği, şirketin henüz kurulmadığı dönemde doğan borçtan sorumlu tutulamayacağı ileri sürülmektedir.

    KARŞI TARAFIN CEVABI : Cevap verilmemiştir.

    DANIŞTAY TETKİK HAKİMİ : …
    DÜŞÜNCESİ : Temyiz isteminin kabulü ile Bölge İdare Mahkemesi kararının bozulması gerektiği düşünülmektedir.

    TÜRK MİLLETİ ADINA

    Karar veren Danıştay İkinci Dairesince, Danıştay Onuncu Dairesi tarafından, Danıştay Başkanlık Kurulunun 18/12/2020 günlü, K:2020/62 sayılı kararının "Ortak Hükümler" kısmının 6. fıkrası uyarınca, ayrıca bir gönderme kararı verilmeksizin Dairemize iletilen dosyada, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:

    İNCELEME VE GEREKÇE :
    MADDİ OLAY :
    … Tur. ve Taş. Tic. Ltd. Şti.'nin ödenmeyen ve şirket mal varlığından da tahsil edilemediği belirtilen 2008-2011 takvim yıllarına ilişkin ecrimisil borçlarının anılan dönemlerde şirketin %50 hissesine sahip ortağından tahsili amacıyla adına 213 sayılı VUK'nun 10. ve 6183 sayılı AATUHK'nun Mükerrer 35. maddeleri uyarınca düzenlenen ve tebliğ edilen dava konusu 184.014,05 TL tutarlı, … günlü, … sayılı ve 18.680,11 TL tutarlı, … günlü, … sayılı ödeme emirlerinin iptali istemiyle bakılan davanın açıldığı anlaşılmaktadır

    İLGİLİ MEVZUAT:
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanunu'nun dava konusu işlemin tesis edildiği tarihte yürürlükte olan haliyle 55. maddesinde; kamu alacağını vadesinde ödemeyenlere 7 gün içerisinde borçlarını ödemeleri veya mal bildiriminde bulunmaları hususunda bir ödeme emri tebliğ olunacağı, 58. maddesinde ise; kendisine ödeme emri tebliğ olunan şahsın, böyle bir borcu olmadığı veya kısmen ödediği ya da zaman aşımına uğradığı hakkında tebliğ tarihinden itibaren 7 gün içerisinde dava açabileceği hükmü yer almaktadır.
    6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanununun dava konusu işleme dayanak sağlayan mükerrer 35. maddesiyle, tüzel kişilerin mal varlığından tahsil edilemeyen veya tahsil edilemeyeceği anlaşılan kamu alacaklarının, bu tüzel kişilerin kanuni temsilcilerinin kişisel mal varlığından alınmasına olanak tanınmıştır. Ancak kanuni temsilcinin tüzel kişinin kamu borcundan sorumlu tutulabilmesi için, bu alacağın doğduğu veya ödenmesi gerektiği tarihte kanuni temsilcisi olması gerektiği ortadadır. Nitekim, 5766 sayılı Kanunla bu maddeye eklenen beşinci fıkrada, "Amme alacağının doğduğu ve ödenmesi gerektiği zamanlarda kanuni temsilci veya teşekkülü idare edenlerin farklı şahıslar olmaları halinde, bu şahıslar, amme alacağının ödenmesinden müteselsilen sorumlu tutulur." denilmektedir.

    HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
    Dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ecrimisil ihbarnamesine karşı dava açılmamış ya da ecrimisil bedelinin verilen sürede ödenmemiş olması, ödeme emri safhasında böyle bir borcu olmadığı veya zaman aşımına uğradığı yolundaki davacı iddialarının incelenmesine engel teşkil etmemektedir.
    Ödeme emirleri için Kanun'da sınırlı olarak sayılan dava açma nedenlerinden "borcun bulunmaması", borcun ya hiç doğmamış olması yahut da ödenerek veya başka bir sebeple ortadan kalkmış bulunmasını ifade etmektedir.
    Bakılmakta olan davada davacı tarafından, ödeme emirlerinin dayanağı tahakkuk işlemlerine bakıldığında borçların döneminin 2008 olduğu, ticaret sicil kayıtlarına bakıldığında ise şirketin kuruluş tarihinin 25/03/2009 olduğu, şirketin henüz kurulmadığı dönemin borcundan sorumlu tutulamayacağı iddia edilmektedir.
    Uyuşmazlık konusu olayda her ne kadar dava konusu ödeme emrinin dayanağı olan ecrimisil ihbarnamelerine karşı bir dava açılmamış olsa da ortada yargı denetiminden geçmeden kesinleşmiş ihbarnamelerin olması, alacağın da kesinleştiği manasına gelmeyip mahkemece davacının iddialarının yukarıda anılan mevzuatta yer alan "borcum yoktur" kapsamında değerlendirilip işin esasına girilmesi ve davacının bu miktarda borcu olup olmadığının araştırılarak bir karar verilmesi gerekirken, bu yolda bir inceleme ve değerlendirme yapılmaksızın ödeme emrine konu ecrimisil alacağının usulüne uygun olarak kesinleşmiş bir alacak olduğu ve asıl borçlu şirketten tahsil imkanının kalmadığının idarece ortaya konulduğu gerekçesiyle davanın reddi yolunda verilen İdare Mahkemesi kararına ilişkin istinaf isteminin reddine dair Bölge İdare Mahkemesi kararında ise hukuki isabet görülmemiştir.

    KARAR SONUCU :
    Açıklanan nedenlerle;
    1. DAVACININ TEMYİZ İSTEMİNİN KABULÜNE,
    2…. Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesince verilen … günlü, E:…, K:… sayılı kararın, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun temyize konu kararın verildiği tarih itibarıyla yürürlükte olan haliyle 49. maddesinin 2/b fıkrası uyarınca BOZULMASINA,
    3. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 6545 sayılı Kanun'la değişik 50. maddesinin 2. fıkrası gereğince ve yukarıda belirtilen hususlar da gözetilerek yeniden bir karar verilmek üzere dosyanın, kararı veren … Bölge İdare Mahkemesi ... İdari Dava Dairesine gönderilmesine,
    4. 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'na 6545 sayılı Kanun'un 27. maddesi ile eklenen Geçici 8. maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 01/06/2022 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi