MAHKEMESİ:Asliye Hukuk Mahkemesi

Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.
K A R A R
Davacı, davalının kendisine 07.01.2012 tarihinde 311 ada 3 parseldeki 3 numaralı inşaat halindeki dairesini sattığını, bu hususta aralarında sözleşme imzalandığını, kendisinin davalıya 20.000 € peşinat ödediğini, davalının taşınmazın mülkiyetini devretmediğini, peşinatında 18.000 €’yu ihtarname gönderdikten sonra kendisine iade ettiğini, geriye kalan 2.000 €"yu iade etmemesi üzerine, davalı hakkında ... 2. İcra Müdürlüğü"nün 2012/8392 Esas sayılı dosyasıyla takip yaptıklarını, davalının haksız ve kötüniyetli olarak takibe itiraz etmesi üzerine, takibin durmasına karar verildiğini belirterek itirazın iptali ile takibin devamına, davalının % 20 icra inkar tazminatına mahkum edilmesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı, davanın reddini dilemiştir.Mahkemece, davanın ve davalı tarafın icra inkar tazminatı talebinin reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. Dava, kaporanın iadesine ilişkin takibe vaki itirazın iptali istemine ilişkindir. Davacı, davaya konu taşınmazın satımı hususunda anlaşıldığını, davalının söz konusu taşınmazın mülkiyetini davalının devretmediğini, ödenen 20.000 € peşinatın 18.000 €’yu ihtarname gönderildikten sonra iade ettiğini, geriye kalan 2.000 €"yu iade etmemesi üzerine başlattığı takibe yapılan itirazın iptalini istemiştir. Davalı ise, davacı ile arasında tellallık sözleşmesi bulunduğunu sözleşmenin 10. ve 11. maddesi gereği vazgeçen alıcı % 4 + KDV komisyon bedeli ödemekle yükümlü olduğu bu nedenle tellaliye ücretinin mahsup edildiğini savunarak davanın reddini dilemiştir. Mahkemece, sözleşmede aynı zamanda komisyon ücretinin belirlendiği buna göre davacının ayrıca komisyon ücreti ödediği iddiası olmadığı, 2.000 €"nun iadesini talep edemeyeceği gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Ne var ki, taraflar arasındaki alım-satım protokolünde 20.000 €’nun satış bedelinden mahsup edilmek üzere peşinat olarak verildiği açıktır. Hal böyle olunca mahkemece, kaporanın iadesinin haklı nedene dayandığı dikkate alınarak davanın kabulü yönünde hüküm tesisi gerekirken, yanılgılı gerekçe ile davanın reddi usul ve yasaya aykırı olup, bozma sebebidir.SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-1 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 03/10/2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.