Esas No: 2019/6654
Karar No: 2022/2252
Karar Tarihi: 30.05.2022
Danıştay 9. Daire 2019/6654 Esas 2022/2252 Karar Sayılı İlamı
Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)
Danıştay Dokuzuncu Dairesi'nin 2022/2252 sayılı kararına göre, işletmesinin vergi borçlarının tahsil edilememesi nedeniyle borcun kanuni temsilcisi olan davacı adına ödeme emri düzenlendi. Ancak davacının şirkete olan bağı sona erdiği için ödeme emrinin hukuka uygun olmadığına karar verildi. Temyiz istemi reddedildi ve Bölge İdare Mahkemesi'nin kararı onandı. Kararda, 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35. maddesi uyarınca kanuni temsilcinin sorumluluğunun kusursuz sorumluluğa dayandığı, ancak mal varlığı bulunmadığı durumlarda sorumluluğun bulunmadığı ve ödeme emri düzenlenemeyeceği belirtilmiştir.
"İçtihat Metni"
T.C.
D A N I Ş T A Y
DOKUZUNCU DAİRE
Esas No : 2019/6654
Karar No : 2022/2252
TEMYİZ EDEN (DAVALI) : … Vergi Dairesi Müdürlüğü-…
KARŞI TARAF (DAVACI) : …
VEKİLİ : Av. …
İSTEMİN KONUSU : … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının, temyizen incelenerek bozulması istenilmektedir.
YARGILAMA SÜRECİ:
Dava konusu istem: Asıl borçlu … Kimya Petrol Ürünleri Temiz. İnş. Taah. Tic. Ltd. Şti (nevi değişikliği suretiyle … Kimya Petrol Ürünleri San. Tic. A.Ş.)'ye ait vergi borçlarının tahsili amacıyla kanuni temsilci sıfatıyla davacı adına düzenlenen … tarih ve … sayılı ödeme emrinin iptali istemine ilişkindir.
İlk Derece Mahkemesi kararının özeti: … Vergi Mahkemesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararıyla; 18/12/2013 tarih ve 8467 sayılı Türkiye Ticaret Sicili Gazetesi incelendiğinde, asıl amme borçlusu şirketin nevi değişikliği suretiyle Anonim Şirket olarak ilan edildiği, davacının ise 3 yıl süre şirketi temsile yetkili yönetim kurulu başkanı olarak seçildiği ancak savunma dilekçesi ekinde sunulan 25/12/2013 tarihli olağan üstü genel kurul toplantı tutanağı ile asıl amme borçlusu şirkete ilişkin olarak davacıya ait olan tüm hisselerin devredildiği ve davacının yönetim kurulu başkanlığı görevine son verildiği, … isimli kişinin 3 yıl süre ile şirketi temsile yetkili olarak atandığı, … tarih ve … sayılı defter belge isteme yazısının 28/09/2017 tarihinde davacı şirket yetkilisi …'ya tebliğ edildiği göz önünde bulundurulduğunda söz konusu yazının tebliğ edildiği tarihte davacının şirketi temsile yetkili olmadığı ve şirketle bir bağının kalmadığı, dava konusu ödeme emrinin defter/belge ibraz edilmemesi nedeniyle yapılan tarhiyat üzerine düzenlendiği, ibraz etmeme fiilinin davacı tarafından işlenmediği dolayısıyla ibraz edilmemesinde davacıya bir kusur atfedilemeyeceğinden asıl borçlu şirketten tahsil edilemeyen amme alacağının kanuni temsilci sıfatıyla davacıdan tahsili amacıyla tesis edilen … tarih ve … sayılı ödeme emrinde hukuka uyarlık bulunmadığı gerekçesiyle davanın kabulüne dava konusu ödeme emrinin iptaline karar verilmiştir.
Bölge İdare Mahkemesi kararının özeti: İstinaf başvurusuna konu Vergi Mahkemesi kararının hukuka ve usule uygun olduğu ve davalı idare tarafından ileri sürülen iddiaların söz konusu kararın kaldırılmasını sağlayacak nitelikte görülmediği belirtilerek 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanun'nun 45. maddesinin 3. fıkrası uyarınca istinaf başvurusunun reddine karar verilmiştir.
TEMYİZ EDENİN İDDİALARI: 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35. maddesinin lafzına bakıldığında kanuni temsilcinin sorumluluğunun kusursuz sorumluluğa dayandığı, bu halde asıl amme borçlusu şirketin borcunu karşılayacak mal varlığının bulunmadığının anlaşılması üzerine ödeme emri içeriği amme alacaklarının ait olduğu dönemde şirketin kanuni temsilcisi olarak 6183 sayılı Kanun'un mükerrer 35'inci maddesi uyarınca amme alacağının ödenmesinde sorumluluğu bulunan davacı adına ödeme emri düzenlenmesinde hukuka aykırılık bulunmadığı iddiasıyla kararın bozulması istenilmektedir.
KARŞI TARAFIN SAVUNMASI: Savunma verilmemiştir.
DANIŞTAY TETKİK HÂKİMİ …'NİN DÜŞÜNCESİ: Temyiz isteminin reddi ile usul ve yasaya uygun olan Bölge İdare Mahkemesi kararının onanması gerektiği düşünülmektedir.
TÜRK MİLLETİ ADINA
Karar veren Danıştay Dokuzuncu Dairesince, Tetkik Hâkiminin açıklamaları dinlendikten ve dosyadaki belgeler incelendikten sonra gereği görüşüldü:
HUKUKİ DEĞERLENDİRME:
Bölge idare mahkemelerinin nihai kararlarının temyizen bozulması, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 49. maddesinde yer alan sebeplerden birinin varlığı hâlinde mümkündür.
Temyizen incelenen karar usul ve hukuka uygun olup, dilekçede ileri sürülen temyiz nedenleri kararın bozulmasını gerektirecek nitelikte görülmemiştir.
KARAR SONUCU:
Açıklanan nedenlerle;
1.Davalının temyiz isteminin reddine,
2…. Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesinin … tarih ve E:…, K:… sayılı kararının ONANMASINA,
3.2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu'nun 50. maddesi uyarınca, onama kararının taraflara tebliğini ve bir örneğinin de … Bölge İdare Mahkemesi ... Vergi Dava Dairesine gönderilmesini teminen dosyanın … Vergi Mahkemesine gönderilmesine, 30/05/2022 tarihinde kesin olarak oybirliğiyle karar verildi.
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.