Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2017/2374
Karar No: 2017/4249
Karar Tarihi: 22.05.2017

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2017/2374 Esas 2017/4249 Karar Sayılı İlamı

21. Hukuk Dairesi         2017/2374 E.  ,  2017/4249 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    Asıl ve Birleşen....1.İş Mahkemesinin 2012/366 Esas sayılı davası bakımından;




    Davacı, malullük aylığı talebini içeren birleşen dosya yönünden mahkemenin kesinleşen gerekçeli kararında herhangi bir hüküm kurulmamış olmasının açık bir maddi hata olduğunu belirterek, tavzih talebinin kabulüne, malullük aylığı taleplerine yönelik birleşen dosyaya ilişkin hükmün de gerekçeli karara ilave edilerek kurum için işleme haiz hale getirilmesini talep etmiştir.
    Mahkeme, 24/03/2017 tarihli ek kararıyla tavzih isteminin kabulüne karar vermiştir.
    Ek kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.



    KARAR

    Dava, Kurum işleminin iptali ile davacının sigortalılık başlangıç tarihinin Almanya"da sigorta kapsamına alındığı 27.09.1976 tarihi olduğunun tespiti istemine ilişkindir.
    Birleşen .... 1. İş Mahkemesi 2012/366 Esas sayılı dosyası ile davacı,asıl dosyada sigortalılık başlangıcının 27.09.1976 olduğunun tespitine karar verilmesi halinde 05.06.2012 tarihli tahsis talebini takip eden ay başından itibaren malullük aylığına hak kazandığının tespiti ile tahsis talep tarihinden itibaren ödenmeyen aylıkların faizi ile ödenmesini talep etmiştir.
    Mahkemece, davanın kabulü ile davacının yurt dışında sigortalı olarak çalışmaya başladığı 27.09.1976 tarihinin Türkiye"de sigortalılık başlangıcı olarak tespitine,aksi Kurum işleminin iptaline karar verilmiş,hükmün davalı ... vekili tarafından temyizi üzerine mahkemece verilen bu karar, Dairemizin 03/10/2016 tarih ve 2016/14217 E.-2016/12015 K. sayılı ilamı ile temyiz edenin sıfatına ve temyiz kapsam ve nedenlerine göre onanmak suretiyle kesinleşmiştir. Davacının, verilen kararda malullük aylığı talebini içeren birleşen dosya yönünden hüküm kurulmadığı,bu hususun kendilerince gözden kaçırılarak temyiz edilmediği,ancak açık maddi yanılgı olduğunu belirterek tavzih talebinde bulunması üzerine, Mahkemece 24.03.2017 tarihli ek karar ile hükmün tavzihine karar verilmiştir.
    Mahkeme, söz konusu tavzih kararında; ""Mahkeme hükmünün üçüncü fıkrasındaki aksine Kurum işleminin iptaline fıkrasının Mahkeme dosyası ile birleşen... 1.İş Mahkemesinin 2012/366 Esas-2012/702 Karar sayılı dosyasındaki tahsis talebinin reddine ilişkin olduğunun Kurum tarafından kararın infazı aşamasında dikkate alınabileceğinin anlaşılmasına " şeklinde hüküm tesis etmiştir.
    6100 sayılı HMK"nın 297 ve 298.maddelerine göre yasanın aradığı anlamda oluşturulacak kararların hüküm fıkralarının açık, anlaşılır, çelişkisiz, uygulanabilir olması; kararın gerekçesinin de, sonucu ile tam bir uyum içinde, o davaya konu maddi olguların mahkemece nasıl nitelendirildiğini, kurulan hükmün hangi nedenlere ve hukuksal düzenlemelere dayandırıldığını ortaya koyacak; kısaca, maddi olgular ile hüküm arasındaki mantıksal bağlantıyı gösterecek nitelikte olması gerekir.
    Zira tarafların o dava yönünden, hukuk düzenince hangi nedenle haklı veya haksız görüldüklerini anlayıp değerlendirebilmeleri ve Yargıtay’ın hukuka uygunluk denetimini yapabilmesi için, ortada, usulüne uygun şekilde oluşturulmuş; hükmün hangi nedenle o içerik ve kapsamda verildiğini ayrıntılarıyla gösteren, ifadeleri özenle seçilmiş ve kuşkuya yer vermeyecek açıklıktaki bir gerekçe bölümünün ve buna uyumlu hüküm fıkralarının bulunması zorunludur.
    Hükmün tavzihi HMK 305. (HUMK.nun 455.) maddesinde düzenlenmiş olup, tavzih , bir hükmün anlaşılamayacak biçimde bulunması veya açıklıkla anlaşılamaz ve çelişik fıkralar taşıması durumunda, hükümdeki gerçek anlamı meydana çıkarmak amacıyla başvurulan yasal bir yoldur. Hükmün tavzihi yoluyla, hükümle tanınmış haklar sınırlandırılamayacağı gibi genişletilmesi ve değiştirilmesi de olanaksızdır.
    Hakim hükmü vermekle o davadan elini çekmiş olur ve yargılamanın iadesine karar verilmedikçe veya hüküm temyiz edilip bozulmadıkça verilen hükmü hiçbir biçimde değiştiremez. Tavzih gerekçesiyle verilen hüküm fıkrasında değişiklik yapamaz ve daha önce verilen kararın dışına çıkılacak biçimde, taraflardan birinin sorumluluğunu azaltamaz veya artıramaz.
    Mahkemece, aksi Kurum işleminin iptali cümlesi açıklanmak suretiyle davacının birleşen dosyaya konu malullük aylığına hak kazandığının tespiti ile tahsis talep tarihinden itibaren ödenmeyen aylıkların faizi ile ödenmesine ilişkin talebi tavzih yolu ile açıklığa kavuşturulmak istenilmişse de;anılan yanlışlığın maddi hata niteliğinde olmadığı,mahkemece davacının birleşen dosyadaki talebi konusunda karar verilmediği, hükmün esasına ilişkin düzeltme yapılarak, hükmün genişletildiği, bu nedenle de düzeltmenin tashihe ve tavzihe konu edilemeyeceği belirgin olup, mahkemece tavzih yolu ile hükümde düzeltme yapılması usul ve aykırı olup bozma sebebidir.
    Öte yandan, Mahkemece verilen 24.02.2016 tarihli kararın süresi içinde davacı tarafından temyiz edilmediği açıktır.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözetilmeksizin yazılı biçimde karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 22.05.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi