Abaküs Yazılım
20. Hukuk Dairesi
Esas No: 2015/10594
Karar No: 2017/747
Karar Tarihi: 02.02.2017

Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2015/10594 Esas 2017/747 Karar Sayılı İlamı

20. Hukuk Dairesi         2015/10594 E.  ,  2017/747 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi

    Taraflar arasındaki davasının yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacılar, davalılar ... ve ... Yönetimi vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçelerinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
    K A R A R

    Kadastro tespiti sırasında ... ilçesi ... köyü 169 ada 1 ve 14 nolu parseller çamlık vasfıyla davalı ... adına tespit edilmiştir. Davacılar vekili, taşınmazın müvekkillerine murislerinden intikal ettiğini ve murislerine ait Teşrin-i Sani ... tarih ... nolu ve Mayıs 327 tarih 382 nolu tapu kayıtlarının bulunduğunu, söz konusu tapu kayıtlarının ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1949/1393 Esas 1951/1147 Karar sayılı kararına da dayanak teşkil ettiğini ileri sürerek tapu kaydına dayalı olarak kadastro tespitine itiraz etmiştir.
    Mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulü ile dava konusu 169 ada 1 nolu parselin kadastro tespitinin iptali ile fen bilirkişisinin 20.07.2012 tarihli rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 4.000,00 m2"lik kısmın parselden ifraz edilerek aynı ada içinde son parsel numarası verilmek suretiyle davacıların veraset ilamındaki payları oranında tarla vasfıyla tapuya tesciline, parselden geriye kalan 6.873,95 m2"lik kısmın ise çamlık vasfıyla ... adına tapuya tesciline; 169 ada 14 nolu parselin kadastro tespitinin iptali ile fen bilirkişisinin 20.07.2012 tarihli rapor ve krokisinde (D) harfi ile gösterilen 3.000,05 m2"lik kısmın parselden ifraz edilerek aynı ada içinde son parsel numarası verilmek suretiyle davacıların veraset ilamındaki payları oranında tarla vasfıyla tapuya tesciline, parselden geriye kalan 41.725,12 m2"lik kısmın ise çamlık vasfıyla ... adına tapuya tesciline karar verilmiş, hüküm davacılar, davalı ... ve ... Yönetimi vekilleri tarafından temyiz edilmiştir.
    Dava, kadastro tespitine itiraz davasıdır.
    Çekişmeli taşınmazın bulunduğu yerde ... kadastrosu 1949 yılında 3116 sayılı Kanun hükümlerine göre yapılmış, 02/11/1949 tarihinde ilan edilerek kesinleşmiştir. Genel arazi kadastrosu ise 2009 yılında yapılmış ve davaya konu taşınmazlar için askı ilanı süresinde eldeki dava açıldığından kesinleşmemiştir.
    Mahkemece yapılan araştırma ve inceleme hüküm kurmaya elverişli değildir.
    Şöyle ki; öncelikle davacılar tarafından delil olarak gösterilen ve dava konusu edilen taşınmazları kapsadığı iddia edilen Teşrin-i Sani 312 tarih 922 nolu tapu kaydı ile Mayıs 327 tarih 382 nolu tapu kaydının revizyon görüp görmediğinin, kadastro tespiti sırasında herhangi bir taşınmaza uygulanıp uygulanmadığının, uygulanmış ise ada ve parsel numarasının, uygulanmamış ise uygulanmama nedeninin tapu müdürlüğü ile kadastro müdürlüğünden sorulması ve alınacak cevapların dosya arasına konulması gerekmektedir.
    Dava konusu taşınmazların bulunduğu yörede 1949 yılında yapılan ... kadastrosu sırasında, temyize konu eldeki dava dosyasında davalı bulunan yerlerin de aralarında bulunduğu iddia edilen on altı parça taşınmazın, ... sahası içerisinde bırakıldığı ancak bu yerlerin tapulu malları olduğu iddiasıyla davacılar murisi ... ve ... ... tarafından ... Yönetimine karşı açılan ... Tahdit Komisyon kararının iptaline ilişkin ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1949/1393 E- 1951/1147 K sayılı dosyasında görülen davada, davacıların dayandığı yukarda bahsedilen Teşrin-i Sani 312 tarih 922 nolu tapu kaydının 8 dönüm olup 4 dönümünün tarla 4 dönümünün ... olduğu; Mayıs 327 tarih 382 nolu tapu kaydının ise 30 dönüm olup 3 dönümünün tarla 27 dönümünün ... olduğuna ilişkin karar verildiği anlaşılmıştır. Bu mahkeme kararında tarla olarak davacılara ait olduğu belirlenen 7 dönümlük taşınmaz ile temyize konu eldeki dava dosyasında davalı olan taşınmazların aynı olduğu iddia edilmiş ise de bu konuda tereddüt bulunmaktadır. Zira, ... tahdidi dışına çıkartılan toplam 7 dönümlük alanın tarım arazisi olduğu belirtildiği halde eldeki dosyada yapılan keşif sonucu düzenlenen ve hükme esas alınan ziraat bilirkişi raporuna göre davalı taşınmazlardan krokide 14-D harfiyle gösterilen 3.000,05 m²"lik alan üzerinde 100-120 yaşlarında çam ağaçlarının, 1-A harfiyle gösterilen 4.000,00 m²"lik alan üzerinde ise 75-100 yaşlarında çam ağaçlarının bulunduğu belirtilmiştir. Ağaçların yaşı dikkate alındığında, taşınmazların ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1949/1393 E. - 1951/1147 K. sayılı dosyasında tarla olarak değerlendirilmeleri nedeniyle çelişki meydana geleceği kuşkusuzdur.
    O halde, ... 1. Asliye Hukuk Mahkemesinin 1949/1393 E- 1951/1147 K. sayılı dosyasında dava konusu yapılan ve tarla olarak ... tahdit sınırları dışına çıkartılan yerler ile eldeki dosyada dava konusu yapılan yerlerin aynı olup olmadığının kesin olarak belirlenmesi gerekmektedir. Bu nedenle öncelikle ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1949/1393 E- 1951/1147 K. sayılı dosyasının veya dosya içerisinde bulunan fen ya da harita mühendisi bilirkişi tarafından hazırlanan dava konusu taşınmazları gösterir krokinin ilgili yerlerden sorulmak ve hakim denetiminde titizlikle yapılacak arşiv incelemesi neticesinde bulunarak dosya arasına konulması ve akabinde mahallinde daha yaşlı ve yansız mahalli bilirkişiler ile ... ve ... Bakanlığı ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman ... yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir mühendis ve bir harita mühendisinden veya olmadığı takdirde bir tapu fen memurundan oluşturulacak bilirkişi kurulu aracılığıyla yeniden yapılacak keşifte, temyize konu eldeki davada çekişmeli taşınmazları kapsayan zemine uygulanarak, zeminde ilgili krokinin kapsamı kesin ve net bir şekilde belirlenmelidir.
    Şayet; ... 1.Asliye Hukuk Mahkemesinin 1949/1393 E- 1951/1147 K sayılı dosyası ve veya dosya içerisinde taşınmazları gösterir kroki bulunamaz ise bu sefer davacıların dayandığı eski tapu kayıtlarının sınırları mahalli bilirkişiler yardımıyla zeminde tek tek bulunarak, bilinemeyen hudutların ayrıca tanıklardan sorularak fen bilirkişi krokisi üzerine işaretlenmeli, tapu kayıtları 3402 sayılı Kanunun 20. maddesi gereğince zemine uygulanarak, zeminde tam ve kesin kapsamı belirlenmeli, sınırında ... olduğundan, aynı Kanunun 20/c maddesi gereğince miktarı ile geçerli kapsamı belirlenmeli, miktar fazlasının sınırdaki ormandan açıldığı kabul edilmeli, sınırlarda adları okunan komşular çizilecek kroki üzerine kadastro tespit malikleri ile bağ kurularak yazılıp, keşfi izleme olanağı saptanmalı, tapu kayıtlarının uymadığının anlaşılması halinde davanın tapuya dayalı olarak açılmış olması gözetilerek reddine karar verilmeli, tapu kayıtlarının taşınmaza uyduğunun saptanması halinde ise; çekişmeli taşınmazın bulunduğu yörede 1949 yılında yapıldığı anlaşılan ... tahdidi çalışmalarında, kesinleşmiş ... kadastrosu haritası ile tapulama paftası ölçekleri denkleştirilip birbiri üzerine aplike edilerek değişik açı ve uzaklıklarda olan, en az 4 ya da 5 ... tahdit sınır (...) noktası görülecek biçimde dava konusu taşınmazın ve komşu taşınmazların konumu, ... kadastro haritasındaki sınır noktaları kadastro paftası üzerinde
    çizilmek suretiyle kendilerinden müşterek imzalı krokili rapor alınmalı ve ayrıca taşınmazın eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğraflarındaki konumu gözetilerek 4785 sayılı Kanun kapsamında hukuki değer taşıyıp taşımadığı tartışılıp dosyadaki tüm deliller birlikte değerlendirilerek oluşacak sonuca göre bir karar verilmelidir.
    SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; davacılar, davalı ... ve ... Yönetimi vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 02/02/2017 gününde oybirliği ile karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi