3. Ceza Dairesi 2019/7753 E. , 2019/18611 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü;
Sanık ... hakkında hükmedilen cezanın türüne ve miktarına göre, sanığın duruşmalı inceleme talebinin 5271 sayılı CMK’nin 299. maddesi ve 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 318. maddesine göre reddine karar verilerek yapılan incelemede;
Sanık ..."in katılanlar Seçil ve Rasim"e karşı kasten yaralama eylemlerinde mahkemece 5237 sayılı TCK"nin 86/2. maddesindeki seçimlik cezalardan adli para cezası tercih edilmesi nedeni ile yasanın TCK"nin 50/2. maddesinde aykırılık oluşmadığı anlaşılmakla tebliğnamenin (2) numaralı görüşüne iştirak olunmamıştır.
1) Sanık ... hakkında katılanlar Rasim ve Seçil"i kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
Sanık hakkında hükmolunan adli para cezalarının miktarına ve karar tarihinde yürürlükte olan 6217 sayılı Kanun’un geçici 2. maddesi ile değişik CMUK"un 305. maddesine göre, hükümler kesin nitelikte olup temyizleri olanaklı olmadığından temyiz isteminin 5320 sayılı Kanun’un 8/1. maddesi ve CMUK"un 315/1. maddesi gereğince reddine dair ek kararda bir isabetsizlik bulunmadığı anlaşıldığından; redde ilişkin 26.01.2016 tarihli ek kararın isteme aykırı olarak ONANMASINA,
2) Sanıklar Mehmet, İsmail ve İsa hakkında katılan ..."i kasten yaralama suçundan kurulan mahkumiyet hükümlerine yönelik temyiz sebeplerinin incelenmesinde;
a) Katılan hakkında Çankırı Devlet Hastanesi tarafından tanzim edilen 08.01.2014 tarihli raporda "sağ gözde %15 işlevin sürekli zayıflaması mevcuttur" tespitinde bulunulmasına rağmen, Ankara Adli Tıp Kurumu tarafından tanzim edilen 30.01.2015 tarihli raporda yaralanmanın "duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması ve yitirmesi niteliğinde olmadığı" belirtildiğinden, katılan hakkında verilen adli raporların çelişkili olup, denetime ve hüküm kurmaya elverişli bulunmadığının anlaşılması karşısında, tüm doktor raporları ve tedavi evraklarının varsa grafilerinin temin edilerek Adli Tıp Kurumu ilgili ihtisas dairesine gönderilerek, özellikle yaralanmasının duyularından veya organlarından birinin işlevinin sürekli zayıflaması yada yitirilmesi niteliğinde olup olmadığı ve 5237 sayılı TCK’nin 86 ve 87. maddesindeki ölçütlere göre yaralanmasının niteliği konusunda duraksamaya yer vermeyecek şekilde kati raporu alındıktan sonra, sanıkların hukuki durumun tespit ve tayini gerektiği gözetilmeksizin eksik inceleme ile yazılı şekilde karar verilmesi,
b) Sanıklar hakkında TCK"nin 86/1 ve 86/3-e maddeleri uygulanarak verilen 1 yıl 6 ay hapis cezasının TCK"nin 87/1-c maddesi gereğince bir kat artırılması ile 2 yıl 12 ay hapis cezasına çıkartılması, ardından TCK"nin 87/1-son fıkrası uygulanarak 5 yıl hapis cezasına hükmedilmesi gerekirken, arttırım nedeni gözetilmeksizin doğrudan 5 yıl hapis cezasına karar verilmesi,
c) Oluş, tüm dosya içeriği ve kabule göre, karşılıklı kavga şeklinde gerçekleşen olayda; tarafların farklı anlatımlarının olması karşısında; olayın çıkış sebebi ve gelişimi üzerinde durularak ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespitine çalışılması; bunun mümkün olmaması halinde, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 sayılı Kararı uyarınca ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren kararlarında kabul edildiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığı şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediğinde, şüpheli kalan bu halin sanıklar lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükümlerinin asgari oranda uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanıkların ve katılan vekilinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükümlerin bu nedenlerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme uygun olarak BOZULMASINA, 15.10.2019 gününde oy birliğiyle karar verildi.