Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/28987
Karar No: 2020/2092
Karar Tarihi: 10.02.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/28987 Esas 2020/2092 Karar Sayılı İlamı

Özet: (Bu özet Yapay Zeka tarafından yazılmıştır. Hukuki olarak geçerliliği yoktur.)


Davacı işçi, iş sözleşmesinin sona ermesinin ardından fazla çalışma ücreti, ulusal bayram genel tatil ücreti, hafta tatili ücreti ve yıllık izin ücreti alacakları ile birlikte kıdem tazminatı talep etmiştir. Mahkeme, yapılan delil incelemesi sonucunda asıl ve birleşen davalarda bazı talepleri kabul etmiştir. Ancak, bilirkişi raporunda yer alan çelişkiler ve hesaplama hataları nedeniyle kararın bozulması gerektiği hüküm altına alınmıştır.
Kanun Maddeleri: İş Kanunu, 4857 sayılı Kanun.
(Kapatılan)22. Hukuk Dairesi         2016/28987 E.  ,  2020/2092 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi asıl ve birleşen dosya davalısı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili, asıl dava dosyasında; müvekkilinin saat 08.00’de işe başladığını, kışın saat 18.30, yazın saat 18.30-19.00 a kadar çalıştığını, çoğu zaman haftanın 7 günü, resmi tatil günlerinde çalıştığını, izinlerini kullanmadığını ileri sürerek fazla çalışma ücret alacağı, ulusal bayram genel tatil ücret alacağı, hafta tatili ücret alacağı ile yıllık ücretli izin alacağını istemiştir.
    Birleşen davada, davacı iş sözleşmesinin emeklilik sebebi ile sona erdiğini ileri sürerek, kıdem tazminatı için Nazilli 1.İcra Müdürlüğü"nün 2015/452 esas sayılı dosyası ile icra takibi yaptığını, borca itiraz edilmesi üzerine takibin her iki davalı yönünden durduğunu, itirazın iptali ile takibin devamına yüzde 20 sinden az olmamak üzere icra inkar tazminatına karar verilmesini istemiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı ... vekili, davacı temizlik işlerini ihale ile alan şirket işçisi olduğunu, alacakların zamanaşımına uğradığını, hiçbir alacağı bulunmadığını, husumet yönünden davanın reddini istemiştir.
    Davalı şirket vekili, davacının asıl işvereninin belediye olduğunu, kısa süre yanlarında çalıştığını, alacakların zamanaşımına uğradığını ve tüm alacaklarının ödendiğini savunarak davanın reddini istemiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, yapılan yargılama sonucu toplanan deliller ve bilirkişi raporuna dayanılarak, asıl ve birleşen davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.

    Temyiz:
    Kararı asıl ve birleşen dosya davalısı ... vekili temyiz etmiştir.
    Gerekçe:
    Davacı işçinin ulusal bayram genel tatil ücret alacağına hak kazanıp kazanmadığı hususu taraflar arasında uyuşmazlık konusudur.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, iş yeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
    Ulusal bayram genel tatil ücret alacağı için de aynı ilkeler geçerlidir.
    Somut olayda; mahkemece asıl davada; 1.727,84 TL net yıllık izin alacağı ile 311,81 TL net genel tatil alacağının kabulüne, birleşen davada ise 4.341,76 TL kıdem tazminatına ilişkin itirazın iptali ve takibin devamına, diğer taleplerin reddine ilişkin hüküm kurulmuştur. Ne var ki, hükme esas alınan bilirkişi raporunda davacının genel tatil günlerinde çavuşun belirlediği kişilerin nöbet tutuğu, ne kadar sıklıkla çalışma yapıldığına dair belirleme yapılmasının tanık beyanları ile mümkün olmadığı, fazla çalışma ve tatil ücreti bulunmadığı belirtildiği halde raporun sonuç kısmında nasıl hesaplandığı anlaşılamayan 311,81 TL ulusal bayram genel tatil ücret alacağının mahkemece hüküm altına alınması doğru olmamıştır. Öte yandan 23.03.2016 tarihli bilirkişi raporunun sonuç kısmında 5.759.44 TL net kıdem tazminatı ile 1.727,84 TL net yıllık izin ücret alacağı hesaplandığı halde raporun sonuna eklenen hesaplama tablosunda 4.199,41 TL net kıdem tazminatı ile 1.135,01 TL net izin ücret alacağı hesaplanmıştır. Raporun sonuna eklenen hesaplama tablosunun rapor içeriği ile örtüşmediği farklı olduğu anlaşılmaktadır. Denetime elverişli olmayan çelişkili hesaplama içeren bilirkişi raporu doğrultusunda karar verilmesi hatalı olmuştur. Mahkemece sözkonusu çelişkiler giderilerek denetime elverişli bilirkişi raporu alınarak dosya içeriği ile dayanakları değerlendirilmek sureti ile alacaklar hakkında karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde kabulü bozmayı gerektirmiştir.
    SONUÇ:Temyiz olunan kararın, yukarıda yazılı sebeplerle BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine 10.02.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.





    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi