Abaküs Yazılım
3. Hukuk Dairesi
Esas No: 2019/2489
Karar No: 2019/9580
Karar Tarihi: 02.12.2019

Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2019/2489 Esas 2019/9580 Karar Sayılı İlamı

3. Hukuk Dairesi         2019/2489 E.  ,  2019/9580 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

    Taraflar arasındaki vasiyetnamenin iptali ve tenkis davasının mahkemece yapılan yargılaması sonucunda, davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün, süresi içinde davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine; temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra, dosya içerisindeki kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacılar; murisin sahip olduğu tek taşınmazı Adana 3. Noterliği"nin 28/05/2007 tarih ve ... sayılı vasiyetnamesi ile davalı ..."e vasiyet ettiğini, murisin vasiyetnameyi etki altında kalarak, davacıların yasal miras haklarını almalarına engel olmak ve davalının torunlarını göstermeyeceği korku ve baskısıyla tanzim ettiğini, murisin vasiyetnamedeki davalının kendisine baktığı beyanının gerçek olmadığını, vasiyetname düzenlendiğinde murisin 78 yaşında olduğunu, kolaylıkla etki altında kalabileceğini, murisin ölen oğluna ve torunlarına olan düşkünlüğü kullanılarak kandırıldığını ileri sürerek, vasiyetnamenin iptaline, olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
    Davalı; murisin davacı ...’den şikayetçi olduğunu, davacının murisi vesayet altına almaya çalıştığını, davacının murisi ölümle tehdit ettiğini, vasiyetnamenin baskı altında düzenlenmediğini, davalının murise baktığını, vasiyetnamenin ölene kadar bakım sözleşmesi niteliğinde olduğunu, tenkis istenemeyeceğini savunarak, davanın reddini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne yönelik olarak verilen kararın davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine Dairemizin 22.11.2017 tarih ve 2016/13913 E.- 2017/16368 K. sayılı ilamı ile ""...somut olayda; davacıların vasiyetnamenin iptali olmadığı takdirde tenkise karar verilmesini talep ettikleri ve mahkemece düzenlenen vasiyetnamenin mirasçı davacıların miras haklarından mahrum etmek maksadı taşıdığı gerekçesi ile vasiyetnamenin iptaline karar verilmiş ise de,gerekçeli kararda davacının iddiaları kapsamında Türk Medeni Kanunu"nda düzenlenen vasiyetnamenin iptali şartlarının tartışılmadığı ve miras haklarından mahrum etmek maksadı sonucuna nasıl varıldığı konusunda herhangi bir açıklama yapılmadığı,bu bakımdan; yasanın aradığı anlamda davacının iddiaları kapsamında vasiyetnamenin iptali şartlarının tartışıldığı gerekçeli bir hükmün mevcut olmaması ve ortada denetlenebilecek gerekçeli bir karar bulunmaması nedeniyle mahkemece verilen kararın usul ve yasaya uygun olmadığı..."" gerekçesiyle hükmün bozulmasına karar verilmiştir.
    Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonucunda ise,düzenlenen vasiyetnamenin mirasçı davacıların miras haklarından mahrum etmek maksadı taşıdığı, murisin etki altında kalarak vasiyetnameyi düzenlediği, vasiyetnamenin iptalinin gerektiği gerekçesi ile davanın kabulü ile, ... tarafından düzenlenen Adana 3. Noterliği"nin 28/05/2007 tarih ... yevmiye no"lu düzenleme şeklindeki vasiyetnamesinin iptaline karar verilmiş,hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Dava;vasiyetnamenin iptali;olmaz ise tenkis istemine ilişkindir.
    Kural olarak bozma kararına uyan mahkeme, bozma kararı gereğince işlem yapmak ve hüküm vermek zorundadır. Çünkü, mahkemenin bozma kararına uyması ile bozma kararı lehine olan taraf yararına bir usuli müktesep (kazanılmış) hak doğmuştur. Bu kazanılmış hak yeni bir hükümle ortadan kaldırılamaz. Bir mahkemenin Yargıtay Dairesince verilen bozma kararına uyması sonunda, kendisi için o kararda gösterilen biçimde inceleme ve araştırma yapmak ve yine o kararda belirtilen hukuksal esaslar gereğince karar vermek yükümlülüğü oluşur. Bu itibarla mahkemenin sonraki hükmünün bozmada gösterilen ilkelere aykırı bulunması, usule uygun olmadığından bir bozma nedenidir. Bozma kararı ile dava, usul ve yasaya uygun bir hale sokulmuş demektir. Bozmaya uyulduktan sonra buna aykırı karar verilmesi usul ve yasaya uygunluktan uzaklaşılması anlamına gelir ki, böyle bir sonuç kamu düzenine açıkça aykırılık oluşturur. Buna göre, Yargıtay’ın bozma kararına uymuş olan mahkeme, bu uyma kararı ile bağlıdır. Bozma kararında gösterilen biçimde inceleme yapmak, yada gösterilen biçimde yeni bir hüküm vermek zorundadır.
    Somut olayda;mahkemece bozma ilamına uyularak yargılama devam edilmiş ise de,bozma gereğinin yerine getirilmediği anlaşılmaktadır. Nitekim, Dairemizin 22.11.2017 tarih ve 2016/13913 E.- 2017/16368 K. sayılı bozma ilamı incelendiğinde,mahkeme kararının davacının iddiaları kapsamında vasiyetnamenin iptali şartlarının tartışıldığı gerekçeli bir hükmün mevcut olmaması ve ortada denetlenebilecek gerekçeli bir karar bulunmaması gerekçesi ile bozulmasına rağmen,mahkemece bozma ilamı sonrası kurulan hükümde de önceki hükmün gerekçesinden farklı olarak ""...murisin etki kalarak vasiyetnameyi düzenlediği"" ifadesinin eklendiği,bu şekli ile yine önceki bozma ilamımızda açıkça ifade edildiği üzere yasanın aradığı anlamda davacının iddiaları kapsamında vasiyetnamenin iptali şartlarının tartışıldığı gerekçeli bir hükmün mevcut olmadığı ve ortada denetlenebilecek gerekçeli bir karar bulunmadığı anlaşılmaktadır.Zira,eldeki davada davacı iddiasının dosya kapsamında tarafların sunduğu tüm delillerin(dosya kapsamına temin edilen dosya ve belgeler) kapsamlı şekilde irdelenmesi,hangi tanık ya da tanıklara neden üstünlük tanındığının net bir şekilde açıklanması, Türk Medeni Kanunu"nda düzenlenen vasiyetnamenin iptali şartlarının tartışılması ve miras haklarından mahrum etmek maksadı sonucuna nasıl varıldığının da açıklanması ile mahkeme gerekçesinin oluşturulması, bu şekilde taraf ve Yargıtay denetimine elverişli bir ""gerekçeli karar"" ın tesis edilmesi suretiyle hüküm tesisi yoluna gidilmesi gerekirken,eksik ve yanılgılı değerlendirme ile yazılı şekilde karar verilmesi doğru görülmemiş,bozmayı gerektirmiştir.
    2-Bozma nedenine göre davalı vekilinin sair temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda birinci bentte açıklanan nedenlerle hükmün HUMK.nun 428. maddesi gereğince davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenle davalı tarafın diğer temyiz itirazlarının incelenmesine şimdilik yer olmadığına ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 6100 sayılı HMK"nun geçici madde 3 atfıyla 1086 sayılı HUMK.nun 440.maddesi gereğince kararın tebliğinden itibaren 15 günlük süre içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 02.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi