Abaküs Yazılım
16. Hukuk Dairesi
Esas No: 2018/1115
Karar No: 2021/3316
Karar Tarihi: 06.04.2021

Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2018/1115 Esas 2021/3316 Karar Sayılı İlamı

16. Hukuk Dairesi         2018/1115 E.  ,  2021/3316 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
    Kadastro sırasında, ... İlçesi ... Köyü çalışma alanında bulunan 383 ve 1008 parsel sayılı 11.126,00 ve 29.432,00 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar, kamu orta malı mera vasfıyla sınırlandırılmıştır. İtirazı kadastro komisyonunca reddedilen davacı ..., tapu ve vergi kayıtları ile miras yoluyla gelen hak ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak her iki parsel hakkında; davacı ..., ırsen intikal ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak 1008 parsel hakkında; davacı ... aynı nedene dayanarak 383 parsel hakkında ayrı ayrı dava açmışlardır. Yargılama sırasında müdahiller ... ve ... ile ... ve arkadaşları davacı ... yanında aynı nedene dayanarak davaya katılmışlardır. Mahkemece, davaların birleştirilmesi suretiyle yapılan yargılama sonunda; davacı ..."un davasının ve davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ..." nün 383 parsel sayılı taşınmaza yönelik açmış oldukları davalarının reddi ile çekişmeli 383 parsel sayılı taşınmazın tespit gibi tapuya tesciline; davacılar ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..."nün 1008 parsele yönelen davalarının ise kısmen kabulü ile 1008 parsel sayılı taşınmazın 10.08.2015 tarihli fen bilirkişilerinin raporunun ekinde (A) harfi ile gösterilen 9.759,44 metrekarelik kısmının tespiti iptal edilerek, bu kısmın hükümde gösterilen paylarla ..., ..., ..., ..., ..., ..., ..., ... ve ... adlarına tesciline, taşınmazın kalan kısmı için açmış oldukları davanın ise reddi ile tespit gibi tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm; davacı ... ve arkadaşları vekili ile davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
    Mahkemece, davacı ... ve arkadaşlarının 1008 nolu parsele yönelik açmış oldukları davalarında 1936-37 tarih, 38 tahrir nolu vergi kaydına ve zilyetliğe dayandıkları, vergi kaydının 1008 nolu parselin fen bilirkişi raporunda A harfi ile gösterilen yeri kapsadığı, 1008 nolu parselin A harfi ile gösterilen kısmı çıkartıldıktan sonra geriye kalan kısma yönelik olarak toplanan deliller doğrultusunda zilyetliklerin bulunmadığı ve uzman bilirkişiden alınan raporda mera vasfı taşıdığının anlaşıldığı; 383 nolu parsele yönelik açmış oldukları dava yönünden ise dava konusu taşınmazların ..."ın zilyetliğinde olduğu, ..."ın 1968 yılında ölümünden sonra mirasçıları ... ve müşterekleri tarafından zilyet edildiği, dava konusu taşınmazların bulunduğu çalışma bölgesinde 1978 yılında kadastro çalışmalarının başlaması sebebiyle ... mirasçıları için tek başlarına zilyetlik hükümlerine göre taşınmaz edinme koşullarının oluşmayacağı, bu nedenle ... adına ve mirasçıları adına yapılan belgesiz zilyetlik araştırması sonucunda ... mirasçıları ..., ... ve ... adlarına belgesiz zilyetlik yoluyla tescil edilen taşınmazların toplam miktarının diğer mirasçılar için zilyetlik araştırmasına yer bırakmayacak şekilde Kadastro Kanununun öngörmüş olduğu sınırları aştığı ve dava konusu 383 nolu parselin mera vasfında olduğu gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur.
    Davacılar ... ve arkadaşlarını temyizi, çekişmeli 383 parselin tamamı ile 1008 parselin (A) harfi ile gösterilen bölümü dışında kalan bölümüne; davalı Hazinenin temyizi ise, 1008 parselin (A) harfi ile gösterilen bölümüne ilişkin hükme yöneliktir. Buna göre;
    1- Davacı ... ve arkadaşlarının çekişmeli 383 parselin tamamı ile 1008 parselin (A) harfi ile gösterilen bölümü dışında kalan kısma ilişkin hükme yönelik temyiz itirazlarının incelenmesinde; dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına, çekişmeli taşınmaz bölümlerinin mera niteliğinde bulunduğunun anlaşılmasına ve mera nitelikli yerlerde sürdürülen zilyetliğin hukukça değer taşınmadığının belirlenmesine ve ayrıca usulünce belgesiz araştırması yapılmamış ise de taşınmazın belirlenen niteliği dikkate alındığında, sonuca etkisi olmayacağının anlaşılmış olmasına göre, yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddi ile usul ve yasaya uygun olan hükmün bu taşınmaz ve taşınmaz bölümleri yönünden ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye temyiz karar harcının temyiz edenlerden alınmasına,
    2- Davalı Hazine temsilcisinin, çekişmeli 1008 parselin (A) harfi ile gösterilen bölümü hakkındaki hükme yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Mahkemece, davacı ... ve arkadaşlarının 1936-37 tarih, 38 tahrir nolu vergi kaydına ve zilyetliğe dayandıkları, vergi kaydının 1008 nolu parselin fen bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen yeri kapsadığı gerekçesiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Mahkemece taşınmazın bu bölümüne uyduğu kabul edilen vergi kaydının cinsi tarla, miktarı 40"ar (4000 metrekare) olup, hudutları ise dere, çayır, yol ve mera okumaktadır. Buna göre, söz konusu vergi kaydı hudutları itibariyle miktarı ile geçerli olup, miktarından fazla şekilde (A) harfi ile gösterilen 9.759,44 metrekarelik bölümü kapsadığının kabulü hatalı olduğu gibi; keşif sonucu düzenlenen ziraatçi bilirkişi raporunda, vergi kaydının kapsadığı bildirilen (A) bölümünün tarıma elverişli olup çayır niteliğinde olduğu, kalan kısmın ise mera özelliğini taşıdığı bildirilmiş; 1008 parselin mera özelliği taşıyan (A dışında kalan) kısmının VI. sınıf tarım arazisi olup tarım yapmaya elverişli olmayan doğal mera görünümünde olduğu belirtilmiştir. Ancak zirai bilirkişi raporuna ekli 1008 parselin (A) bölümünü gösterir ekli fotoğraflar ile mera olan kısmını gösterir fotoğrafların birlikte incelenmesinde, mera olan bölüm ile (A) bölümü arasında nitelik itibariyle fark bulunmadığı, aynı görünümde ve bir bütün olduğu gözlemlenmiş olup, bu haliyle (A) ile gösterilen bölümün de, mera bölümünün devamı ve uzantısı olduğunun, bir başka ifade ile mera olduğunun kabulü gerektiği anlaşılmaktadır. Bir an için davacı tarafın dayandığı vergi kayıt miktarı kadar yerin bu vergi kaydı kapsamında kaldığı düşünülse dahi, zilyetlikle birleşmeyen vergi kaydına itibar edilemeyeceğine ve meralar üzerinde sürdürülen zilyetliğin yukarıda da açıklandığı gibi hukukça bir değer taşımayacağına göre, Mahkemece, çekişmeli 1008 parselin (A) harfi ile gösterilen bölümüne yönelik davanın reddine ve bu bölüm yönünden de tespit gibi mera vasfıyla sınırlandırılmasına karar verilmesi gerekirken, hatalı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi