3. Hukuk Dairesi 2018/4742 E. , 2019/9663 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : İZMİR BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 6. HUKUK DAİRESİ
MAHKEMESİ : BODRUM 2. SULH HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen alacak davasının kabulüne dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelenmesi sonucunda; kararın kaldırılması ve davanın yeniden görülmesi için Mahkemesi"ne iadesi hakkında verilen karar, süresi içinde duruşmalı olarak incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmekle; daha önceden belirlenen 03.12.2019 duruşma günü için tebligat üzerine temyiz eden davalı vekili Av. ... geldi. Karşı taraf davacı vekili Av. ... geldi. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunanların sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için saat 14.00"e bırakılması uygun görüldüğünden, belli gün ve saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalının 01.11.2013 başlangıç tarihli ve 4 yıl süreli kira sözleşmesi ile KDV dahil yıllık peşin 84.960TL bedelle kiraya verdiğini, davalı kiracının 30.09.2014 tarihi itibariyle kira sözleşmesini feshettiğini bildirdiğini, fiilen mecuru 01.01.2015 tarihinde tahliye ettiğini, davaya konu taşınmazın üçüncü bir şirkete 01.04.2015 tarihinde aylık 4.500TL+KDV bedelle kiraya verildiğini, davalının kendilerini zarara uğrattığını, taşınmazın beş ay boş kaldığını, taşınmazın beş ay boş kalmasından ve yeni kiracı ile yapılan kira sözleşmesi arasındaki 31 aydan oluşan fark kadar zarara uğradıklarını belirterek, fazlaya ilişkin hakları saklı olmak üzere, taraflar arasındaki sözleşmeye aykırı olarak, tek taraflı kira sözleşmesini fesih etmesinden şimdilik 50.000TL"nin, davalının yıllık peşin ödeme borcu dikkate alınarak temerrüt tarihi olan 06.11.2014 tarihinden itibaren başlayacak aylık %5 sözleşme faizi ile birlikte tahsilini talep etmiştir.
Davalı; davacının kira gelirinden mahrum kalmaması adına önceden davacıya ihtarda bulunduklarını, taşınmazın üçüncü bir kişi tarafından kiralandığını, kira sözleşmesinin birinci kira yılı sona ermeden feshedildiği ve birinci yıla ilişkin kira ücreti peşin olarak ödendiğinden davalının davacıya herhangi bir borcunun bulunmadığını savunarak davanın reddini dilemiştir.
İlk derece mahkemesinde, davanın kabulü ile 147.506TL"nin tahsiline dair verilen kararın davalı vekilince istinaf edilmesi üzerine, İzmir Bölge Adliye Mahkemesi 6. Hukuk Dairesi"nce, davalı vekilinin istinaf talebinin kabulü ile 6100 sayılı HMK 353/1-a-6 Maddesi uyarınca ilk derece Mahkemesinin kararının kaldırılmasına, davanın yeniden görülmesi için dosyanın ilk derece Mahkemesine iadesine kesin olarak karar verilmiş, hüküm davalı vekilince temyiz edilmiştir.
1-)HMK 353/l-a-6. Maddesinde, ilk derece mahkemesince, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbiri toplanmadan veya gösterilen deliller hiç değerlendirilmeden karar verilmiş olması halinde, esasa ilişkin inceleme yapılmadan kararın kaldırılmasına kesin olarak karar verileceği düzenlenmiştir. İş bu dosyada, ilk derece mahkemesince tarafların gösterdikleri deliller toplanmış, davaya dayanak yapılan kira sözleşmesi dosya kapsamına alınmış, bilirkişi incelemesi yaptırılmış, tarafların delil olarak dayandıkları belgeler sunulmuş veya ilgili yerlere müzekkere yazılarak dosyaya kazandırılmıştır. Bu durumda ilk derece mahkemesince, tarafların davanın esasıyla ilgili olarak gösterdikleri delillerin hiçbirinin toplanmamış veya gösterilen delillerin hiç değerlendirilmemiş olmasından söz edilemez. Hukuk Muhakemeleri Kanunun 353. maddesinde, bölge adliye mahkemesinin dosyayı ilk derece mahkemesine geri gönderme sebepleri tahdidi olarak sayılmıştır. Buna göre Kanunda sayılan geri gönderme sebepleri gerçekleşmediğinden dava dosyasının kararda belirtildiği üzere inceleme yapılarak karar verilmesi için ilk derece mahkemesine iadesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu durumda, istinaf başvurusu kabul edilmiş olmakla gerekirse Kanunun 353/1-b-3 maddesi uyarınca işin esasının, Bölge Adliye Mahkemesince, varsa eksik delillerin toplanması ile dava dosyası incelenip karara bağlanması gerekirken, yanılgılı değerlendirme ile dosyanın ilk derece mahkemesine iadesine karar verilmiş olması doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
2-)Bozma nedenine göre davalı vekilinin diğer temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine gerek görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle temyiz edilen bölge adliye mahkemesi kararının birinci bentte açıklanan nedenlerle davalı yararına BOZULMASINA, ikinci bentte açıklanan nedenler ile davalının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, 2.037TL Yargıtay duruşması vekalet ücretinin davacıdan alınarak davalı tarafa verilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, HMK’nın 373/2. maddesi uyarınca dava dosyasının kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 03.12.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.