(Kapatılan)16. Hukuk Dairesi 2020/58 E. , 2021/3321 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında, ... İlçesi çalışma alanında bulunan 118 ada 4,5, 119 ada 1, 10 121 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 125 ada 21, 22, 25, 26, 27, 28, 29, 136 ada 8, 10, 15, 137 ada 1, 2, 138 ada 1, 139 ada 1, 2, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 145 ada 1, 3; 152 ada 16 parsel sayılı muhtelif yüzölçümlü taşınmazlar köyden muhtelif kişiler adına; 151 ada 1 parsel sayılı taşınmaz 1/3’er paylarla ..., ... ile davacının babası ... adına ve 177 ada 1 parsel sayılı taşınmaz ise tarla vasfıyla Tüzelkişiliği adına tespit edilmiştir. Davacı ...; birleşen 2008/24 Esas numaralı dosyada, 1/3’er paylarla ..., ... ile davacının babası ... adına tespit edilen 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazda; tapu kaydı ve harici satın almaya dayanarak, diğer tespit malikleri ... ve ...’e hisse yazılmasının hatalı olduğu iddiasıyla; taşınmazın tamamının babası Efraim Medetoğulları adına tescili istemiyle ve ... ve ...’e husumet yönelterek; Ana dosyada ise temyize konu 121 ada 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19; 137 ada 1; 139 ada 1, 2, 9, 10, 11, 12; 145 ada 1,3; 138 ada 1; 136 ada 15; 125 ada 21, 22, 25, 26, 28, 29 ve 118 ada 4 ve 5 parsel sayılı gerçek kişi şahıslar adına tespit edilen taşınmazların kadastro tespitlerinde eksiklik ve yanlışlık yapıldığı; kadimden beri kullanılan ziraat yolları ile su kanallarının paftasında gösterilmediği iddiasıyla köy tüzel kişiliğine husumet yönelterek dava açmıştır. Mahkemece davalar birleştirilerek yapılan yargılama sonucunda 118 ada 4,5, 119 ada 1, 121 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19, 20, 125 ada 21, 22, 25, 26, 27, 28, 29, 136 ada 8, 10, 15, 137 ada 1,2, 138 ada 1, 139 ada 1, 2, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 145 ada 1,3 parsel sayılı taşınmazların tespit gibi tescillerine; 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile köy boşluğu vasfıyla Tüzelkişiliği adına tapuya tesciline; 177 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise çayır arazi vasfıyla Hazine adına tesciline; 152 ada 16 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile 17.02.2105 hakim havale tarihli fen bilirkişisi raporunun ekindeki krokide; (İ) ile gösterilen 8,68 metrekare miktarındaki alanın su kanalı olarak haritasında gösterilmesine, (X) ile gösterilen 6545,888 metrekare miktarındaki alanın tespit ediliği vasfıyla kayıt maliki (... oğlu) ... adına tapuya tesciline, 119 ada 10 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile 17.02.2105 hakim havale tarihli fen bilirkişisi raporunun ekindeki krokide (B, C, D) ile gösterilen 109,20 metrekare miktarındaki alanlar ifraz edildikten sonra (119/10/B-C-D) ile gösterilen kalan kısmın 4.297,61 metrekare yüzölçüm ve tespit ediliği vasfıyla kayıt maliki ( ... oğlu) ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm, davacı ile davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
1- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına ve 177 ada 1 parsel sayılı taşınmazın Hazine tarafından devletin hüküm ve tasarrufu altında bulunan yerlerden olduğu iddiasıyla Köy Tüzel Kişiliği aleyhine ... Kadastro Mahkemesi’nin 2008/14 Esas, 2014/40 Karar sayılı dosyasında görülen tespite itiraz davası sonucunda (eldeki davada dava konusu olduğu gözden kaçırılarak) Köy Tüzelkişiliği adına yapılan tespitinin iptali ile çayır vasfıyla Hazine adına tesciline karar verildiği ve verilen kararın 17.3.2014 tarihinde kesinleştiğinin anlaşılmasına göre yerinde olmayan temyiz itirazlarının reddiyle usul ve yasaya uygun olan hükmün 177 ada 1 parsel yönünden ONANMASINA,
2- Davacı tarafın 119 ada 1 parsele yönelen temyiz itirazlarının incelenmesine gelince; Davacı ...; birleşen 2008/24 Esas sayılı dosyada 1/3 er hisselerle davalılar ... ve ... ile babası ... adına tespit gören çekişmeli 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1289 tarih ve 850 nolu tapu kaydı kapsamında kalıp kayıt maliki ... mirasçısı ...’ten 1976 tarihinde harici senetle satın alındığı ve davalıların bu parselde hakları olmadığı iddiasına dayanarak taşınmazın tamamının babası ... adına tescili istemiyle dava açmış, 3.3.2008 tarihli celsede alınan beyanında da çekişmeli 151 ada 1 parselde davalıların hiç bir hakları olmadığı bu nedenle tespitin iptal edilerek 151 ada 1 parselin tamamının babası ... adına tescil edilmesini istediğini bildirmiştir. Davacının dava dilekçesi ve duruşma beyanı dikkate alındığında dava konusunun müstakilen 151 ada 1 parsel sayılı taşınmaz olduğunun kabulü zorunlu olup, davacı 21.03.2008 tarihli beyan dilekçesi ve 7.4.2008 tarihli duruşma beyanında 119 ada 1 parselin de (çekişmeli 151 ada 1 parsel ile olan ortak sınırının belirlenmesi için) davaya dahil edilmesini talep etmiş ve mahkemece de talep doğrultusunda tutanak aslı ve ekleri dosya arasına konulmuş ve 119 ada 1 parselde her ne kadar davalı olarak dava dilekçesinde yer alan ... adına tespit edilmiş ise de kendisi müstakilen ayrı bir dava konusu olan başka bir parselin ıslah veya başka bir şekilde davaya dahil edilmesi suretiyle dava konusu hale gelmeyeceği dikkate alınarak, askı ilan süresi içerisinde çekişmeli bu taşınmaza açılan bir dava olmadığı da gözetilerek Mahkemece, 119 ada 1 parsel yönünden tutanak ve eklerinin tapu müdürlüğüne iadesine karar verilmesi gerekirken, bu tutanak ve eklerin davalı hale getirilerek dosya arasına konulması ve davacı aleyhine kesin hüküm oluşturacak şekilde ret kararı verilmesi isabetsiz olup temyiz itirazları bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün anılan parsel yönünden bu nedenle BOZULMASINA;
3- Dosya içeriğine, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacının 151 ada 1 parsele yönelen sair temyiz itirazları yerinde değildir. Ne var ki; davacı ..., birleşen 2008/24 Esas sayılı dosyada 1/3 er hisselerle davalılar ... ve ... ile babası ... adına tespit gören çekişmeli 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 1289 tarih ve 850 nolu tapu kaydı kapsamında kalıp kayıt maliki ... mirasçısı ...’ten 1976 tarihinde harici senetle satın alındığı ve davalıların bu parselde hakları olmadığı iddiasına dayanarak taşınmazın tamamının babası ... adına tescili istemiyle askı ilan süresi içerisinde kadastro mahkemesinde dava açmış olup, somut olayda 3402 sayılı Kanun’un 30.maddesinin uygulanmasını ve re’sen malik tayinini gerektiren bir durum bulunmadığı halde ve davalı Köy Tüzelkişiliği’nce de çekişmeli taşınmazın köye ait olan/olması gereken yerlerden olduğu iddiasıyla açılan bir dava ya da açılmış olan davaya usulünce bir katılım bulunmamasına göre Mahkemece bu parsel yönünden ispatlanamayan davanın reddine karar verilmekle yetinilmesi gerekirken, 151 ada 1 parsel sayılı taşınmazın kadastro tespitinin iptali ile köy boşluğu vasfıyla Tüzelkişiliği adına tapuya tesciline karar verilmesi isabetsiz olup anılan parsele yönelen temyiz itirazları açıklanan bu nedenle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
4- Mahkemenin iş bu temyize konu 2008/23 Esasına kaydedilen 28.1.2008 tarihli dava dilekçesinin incelenmesinde; davacısının ..., davalısının Köy Tüzel Kişiliği olduğu, dava dilekçesinde gösterilen parseller arasında temyize konu 136 ada 8, 10; 121 ada 1, 2, 3, 4, 5, 6, 7, 20;125 ada 27; 137 ada 2; 139 ada 8; 139 ada 13 parsellere açmış olduğu bir dava bulunmamakta olup çekişmeli taşınmazların kendisine husumet yöneltilen Köy ile ilgisi olmayıp başkaca kişiler adına kayıtlı olduğu, dolayısıyla bu parsellerin dava dilekçesinde gösterilmemesinin maddi hataya dayalı olduğundan da bahsedilemeyeceği, yine yukarıda 119 ada 1 parsel için yapılan açıklamanın bu parseller yönünden de geçerli olup mahkemece davacının aşamalarda verdiği dilekçeler yahut yargılama sırasında ortaya çıkan sair nedenlerle (keşif vs.) bu parsellere ait tutanak asıllarının dosya arasına alınıp davalı hale getirilmek suretiyle işin esasına girilip davacı aleyhine maddi anlamda kesin hüküm oluşturacak şekilde ret kararı verilmesi isabetsiz olup açıklanan parsellere ilişkin temyiz itirazlarının bu nedenle kabulü ile hükmün anılan parseller yönünden BOZULMASINA,
5- Davacının 121 ada 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17, 18, 19; 137 ada 1; 139 ada 1, 2, 9, 10, 11, 12; 145 ada 1, 3; 138 ada 1; 136 ada 15; 125 ada 21, 22, 25, 26, 28, 29 ve 118 ada 4 ve 5 parsellere yönelen temyiz itirazlarının incelenmesinde ise; davacı 28.01.2008 tarihli dava dilekçesinde bu parseller yönünden Köy Tüzel Kişiliğine husumet yönelterek dava açmış olup, anılan parsellerin tespit malikinin Köy Tüzel Kişiliği olmadığı, köyden başkaca şahısların adına tespit edildikleri ve husumetin yanlış yönlendirilmesinin maddi hataya dayalı olduğuna dair dosyaya yansıyan bir belge ve bilgi bulunmadığı, bu hususta yapılan incelemede, davacının 03.03.2008 tarihli celse beyanında; dava açtığı parsellerin çok sayıda olması nedeniyle tespit maliklerinin adreslerini tespit edip mahkemeye bildireceğini beyan ettiği, bu beyanında köy tüzelkişiliğine husumet yöneltmesinin maddi hataya dayalı olduğuna dair bir belirtmede de bulunmadığı, kaldı ki; mahkemece davacıya aynı celse tespit maliklerini ve adreslerini bildirmek üzere süre verilip bunun üzerine davacının verdiği 21.03.2008 tarihli dilekçede dahi sadece dava ettiği parsellerde kimin tespit maliki olduğuna dair açıklama bulunduğu, ancak dilekçe içeriğinde bu tespit maliklerine husumeti yaygınlaştırdığına dair herhangi bir beyanı dahi bulunmadığı dikkate alındığında Mahkemece, anılan parseller yönünden husumet nedeniyle davanın reddine karar verilmesi gerekirken, bu husus dikkate alınmadan davacının 26.5.2008 tarihli celsede “tespit maliklerine tebligat yapılsın” şeklindeki beyanı nazara alınarak -hukukumuzda dahili dava yoluyla taraf teşkilinin sağlanamayacağı göz ardı edilerek-yargılamaya devam edilip davanın esası hakkında hüküm kurulması isabetsiz olup anılan parseller yönünden husumetten ret kararı verilmesi gerekirken esastan reddine karar verilmesi isabetsiz olup temyiz itirazlarının bu nedenle kabulü ile hükmün BOZULMASINA,
6- Mahkemece çekişmeli 152 ada 16 ve 119 ada 10 parseller yönünden yazılı şekilde hüküm kurulmuş ise de davacı tarafça bu parsellere veyahut parsel maliklerine husumet yöneltilmek suretiyle açılmış bir dava olmadığı gibi bu parsellerin tespit malikleri gerekçeli karar başlığında dahi davalı olarak yer almamaktadır. Bu parseller yönünden mahkemece yazılı şekilde kabul kararı verilip bu parsellerde (ve 177 ada 1 hariç diğer parsellerde) malik olmayan Hazine aleyhine de olacak şekilde yargılama giderine hükmedilmiş olması isabetsiz olup temyiz itirazları açıklanan bu nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davacıya iadesine, yasal koşullar gerçekleştiğinde kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 06.04.2021 gününde oybirliğiyle karar verildi.