Abaküs Yazılım
22. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/29062
Karar No: 2020/2114
Karar Tarihi: 10.02.2020

Yargıtay 22. Hukuk Dairesi 2016/29062 Esas 2020/2114 Karar Sayılı İlamı

22. Hukuk Dairesi         2016/29062 E.  ,  2020/2114 K.

    "İçtihat Metni"



    MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
    AVUKAT ...
    DAVA TÜRÜ : ALACAK

    Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

    Y A R G I T A Y K A R A R I

    Davacı İsteminin Özeti:
    Davacı vekili; davacının iş sözleşmesinin davalı işveren tarafından haksız ve gerekçesiz olarak feshedildiğini beyanla kıdem tazminatı, ihbar tazminatı ve bir kısım işçilik alacaklarının ödenmesini talep etmiştir.
    Davalı Cevabının Özeti:
    Davalı vekili, davanın reddini talep etmiştir.
    Mahkeme Kararının Özeti:
    Mahkemece, toplanan deliller ve bilirkişi raporu doğrultusunda, davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    Temyiz:
    Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Gerekçe:
    1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre davacı vekilinin aşağıda bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazlarının reddine karar verilmiştir.
    2-Taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu davacının fazla mesai yapıp yapmadığı noktasındadır.
    Fazla çalışma yaptığını iddia eden işçi bu iddiasını ispatla yükümlüdür. İşçinin imzasını taşıyan bordro sahteliği ispat edilinceye kadar kesin delil niteliğindedir. Bir başka anlatımla bordronun sahteliği ileri sürülüp ispatlanmadıkça, imzalı bordroda görünen fazla çalışma alacağının ödendiği varsayılır.
    Fazla çalışmanın ispatı konusunda iş yeri kayıtları, özellikle işyerine giriş çıkışı gösteren belgeler, işyeri iç yazışmaları, delil niteliğindedir. Ancak, fazla çalışmanın bu tür yazılı belgelerle ispatlanamaması durumunda tarafların dinletmiş oldukları şahit beyanları ile sonuca gidilmesi gerekir. Bunun dışında herkesçe bilinen genel bazı vakıalar da bu noktada gözönüne alınabilir. İşçinin fiilen yaptığı işin niteliği ve yoğunluğuna göre de fazla çalışma olup olmadığı araştırılmalıdır.
    İmzalı ücret bordrolarında fazla çalışma ücreti ödendiği anlaşılıyorsa, işçi tarafından gerçekte daha fazla çalışma yaptığının ileri sürülmesi mümkün değildir. Ancak, işçinin fazla çalışma alacağının daha fazla olduğu yönündeki ihtirazi kaydının bulunması halinde, bordroda görünenden daha fazla çalışmanın ispatı her türlü delille söz konusu olabilir. Buna karşın, bordroların imzalı ve ihtirazi kayıtsız olması durumunda dahi, işçinin geçerli bir yazılı belge ile bordroda yazılı olandan daha fazla çalışmayı yazılı delille ispatlaması gerekir. Bordrolarda tahakkuk bulunmasına rağmen bordroların imzasız olması halinde ise, varsa ilgili dönem banka ve tüm ödeme kayıtları celp edilmeli ve ödendiği tespit edilen miktarlar yapılan hesaplamadan mahsup edilmelidir.
    Fazla çalışmanın yazılı delil ya da tanıkla ispatı imkan dahilindedir. İşyerinde çalışma düzenini bilmeyen ve bilmesi mümkün olmayan tanıkların anlatımlarına değer verilemez.
    Fazla çalışmanın belirlenmesinde 4857 sayılı İş Kanunu"nun 68. maddesi uyarınca ara dinlenme sürelerinin dikkate alınması gerekir.
    Aynı ilkeler ulusal bayram ve genel tatil çalışmaları için de geçerlidir.
    Somut uyuşmazlıkta; davacı çalışma süresince sadece üç ay gündüz vardiyasında kalan sürede gece vardiyasında çalıştığını, haftanın yedi günü çalıştığını, gündüz vardiyasının 07.00-19:00 saatleri arası, gece vardiyasının 19:00 – 07:00 saatleri arası olduğunu beyan etmektedir. Davalı vekili ise işyerinde haftanın altı günü çalışma yapıldığını, fazla çalışma yapılması durumunda ücretinin ödendiğini beyan etmiş ve bir kısım takograf kayıtları sunmuştur. Davacı tanığı ... beyanında, haftanın yedi günü 07:00-19:00 saatleri arasında çalışıldığını, kendisinin çalışma döneminde sadece altı ay vardiyalı sistem olduğunu, vardiya olmasına rağmen kendilerinin 07:00-19:00 saatleri arasında çalışmaya devan ettiklerini ifade etmiştir. Davacı tanığı ... beyanında, haftanın yedi günü çalıştıklarını, vardiyaların 07.00-19:00 ve 19:00 – 07:00 saatleri arası olduğunu, kendisinin onyedi aylık çalışma süresinin on ayında gece vardiyasında çalıştığını ifade etmiştir. Davalı tanığı ... beyanında; haftanın altı günü 08:00-17:00 saatleri arasında gündüz ve 19:00-04:00 saatleri arasında çalışma olduğunu beyan etmiştir. Hükme esas alınan bilirkişi raporunda takograf kayıtlarının incelendiği ve haftalık 45 saati, günlük 11 saati ve gece 7,5 saati aşan çalışması bulunmadığını, davacı tanığı Mehmet Çalışkan’ın davalıya karşı davası bulunması nedeniyle beyanlarına itibar edilemeyeceğini, incelenen takograf kayıtlarının davalı tanığının beyanı ile uyumlu olduğunu, buna göre davacının haftanın altı günü, 1 saat ara dinlenme ile günde 8 saat çalıştığı, haftalık çalışma süresinin 48 saat olduğu ve davacının haftada 3 saat fazla çalışma yaptığını belirtmiştir. Mahkemece, “davacının ibraz ettiği takoğraf kayıtlarında yer alan fazla çalışmalarının işveren tarafından ödendiği takoğraf ve hesap bilirkişi raporundan anlaşılmıştır. Yazılı kayıtlarda yer alandan daha fazla, fazla çalışma yaptığını iddia eden davacı bunu yazılı deliller ile kanıtlamak zorundadır. Ancak davacı tarafından bu konuda yazılı bir delil ibraz edilmiş değildir”, gerekçesi ile davacının fazla çalışma isteminin reddine karar verilmiştir.
    Davacının uzun yol şöförü olmadığı, iş makinası şöförü olduğu sabittir. Her ne kadar Mahkemece karar içeriğinde takograf kayıtlarının davacı tarafından sunulduğu belirtilmiş ise de, söz konusu kayıtlar davalı işveren tarafından sunulmuştur. Davacının görevi itibariyle takograf kayıtlarına ihtiyatlı yaklaşılması gerekmektedir. Bu bağlamda, davalıya karşı davası olduğu anlaşılan ...’ın husumet nedeniyle beyanına itibar edilmemesi yerinde olmakla beraber, davacı tanığı ...’nun belirlenecek çalışma süresi ile sınırlı olarak beyanı uyarınca davacının çalışma saatleri belirlenerek davacının fazla çalışma alacağı bulunup bulunmadığı değerlendirilmeli ve yapılacak hesaplamadan, dosyada mevcut bordroların bir kısmının imzalı bir kısmının ise imzasız olduğu göz önüne alınarak, imzalı bordrolarda tahakkuk bulunan aylar dışlanarak, imzasız bordrolarda tahakkuk bulunan aylardaki ödemelerin mahsubu ile sonucuna göre davacının fazla çalışma talebi hakkında karar verilmelidir. Açıklanan nedenlerle yazılı şekilde karar verilmesi hatalıdır.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgilisine iadesine, 10.02.2020 gününde oybirliği ile karar verildi.



    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi